19-22 Aralık Katliamı'nda yaşamını yitirenler İzmir'de anıldı: Unutmadık, belleğimizde

19-22 Aralık Katliamı'nda yaşamını yitirenleri anan insan hakları savunucuları ve hukukçular, "Suçlular en küçük infaz memurundan en yüksek bürokrata kadar hepsidir. Devlet teşkilatıdır" dedi.

Google Haberlere Abone ol

Cihan Başakçıoğlu

İZMİR - İnsan Hakları Derneği (İHD), Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) ve Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İzmir Şubeleri, 19-22 Aralık Katliamı'nın yıldönümü dolayısıyla basın açıklaması düzenledi. Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesi'nde düzenlenen açıklamada "19-22 Aralık katliamını unutmadık unutturmayacağız" yazılı pankart taşınarak, sık sık "Faşizme karşı omuz omuza", "Katil devlet hesap verecek" ve "Hasta mahpuslara özgürlük" sloganları atıldı. Grup adına açıklama yapan ÇHD üyesi avukat Erdoğan Akdoğdu, "Kavga edenler ölür, tutsak düşer ama hatırlanır. Bugün biraz daha hatırlamak için buradayız. Bugün geçmişteki belleğe, gelecekteki belleğe, şimdiki belleğe seslenmek için buradayız. Bugün sadece bir vefa borcu için değil, aynı zamanda şimdi yaşananları anlatmak için buradayız" diye konuştu.

'BUGÜN AK PARTİ'NİN GÜÇLENMESİNDE O GÜN DEVRİMCİLERİN KATLEDİLMESİNİN PAYI VAR'

19-22 Aralık Katliamı'nı anlatan avukat Akdoğdu, "Adına 'Hayata Dönüş' operasyonu denilen operasyon 200 yılında 20 cezaevinde eş zamanlı başlatıldı. Yakıcı yok edici kimyasal silahlarla başlatıldı. Ölüm oruçlarının sürdüğü bir süreçte başlatıldı. Birden bire gelmedi. Burdur'da, Bergama'da, Ulucanlar'da devrimci tutsakları katlettiler. Adım adım geldiler. Bunlar 19-22 Aralık Katliamı'nın provasıydı. Sonuçta 20 cezaevinde 30 tutsak katledildi. 237 tutuklu ve hükümlü yaralı olarak teslim alınmaya çalışdı ama teslim olmadılar" diye konuştu.

Hayata Dönüş operasyonunun yalnızca hapishaneleri hedef almadığını ve devletin resmi, özel kanallarından özel spikerlerin savaş ajitasyonu ile tüm topluma canlı izlettirildiğini söyleyen Akdoğdu, "Demek istedikleri şuydu; Yaşamak için başınızı kaldırmak istiyorsanız karşınızda bulacağınız şey sizin katlinizdir. Bu 2000 yılı krizinde, krizle baş başa kalan emekçileri korkutmak sindirmek için yapılmış bir operasyondu. Onların yarın başlayacak olan eylemlerinde, protestolarında devrimcilerden kopuk ve başsız bırakmak için yapılmış bir operasyondur" dedi. Akdoğdu, AK Parti'nin bugün güçlenmesinde o gün devrimcilerin katledilmesinin payı olduğunu da belirtti.

'BUGÜN DE TUTSAKLAR HAK İHLALLERİ İLE TESLİM ALINMAK İSTENİYOR'

Bugün de cezaevlerinde hak ihlallerinin sürdüğünü söyleyen Akdoğdu, son olarak şunları kaydetti;

"Tıpkı bir ülkenin sokaklarında yürüyen insanların gülümsemesi gibi bir ülkenin zindanları da o ülkenin yüz şeklini verir. Bizim zindanlarımız bizim hapishanelerimizin geçmişi mücadele, katliamla, direnişle dolu. Dün böyleydi bugün de böyle. Bugün de zindanlarda tutsaklar hak ihlalleri ile teslim alınmak isteniyor. Daha dün Garibe Gezer'i kaybettik. Daha dün Tekirdağ'da bir devrimci tutsağı şaibeli bir şekilde kaybettik. Hasta tutsaklar her gün adına ATK denilen ama içinde siyasilerin, infaz hakiminin, ağır ceza hakiminin olduğu bir kurul ile yok ediliyorlar. Kanser oldukları halde, hasta oldukları halde serbest bırakılmıyorlar. Suçlular en küçük infaz memurundan en yüksek bürokrata kadar hepsidir. Devlet teşkilatıdır. Bunların bilincindeyiz ve avukatlar olarak tek tek not ediyoruz. Unutmadık, belleğimizde. Buradayız, burada olacağız."