2024 Cevdet Kudret Edebiyat Ödülü Tayfun Pirselimoğlu'na verildi

Tayfun Pirselimoğlu, Cevdet Kudret Edebiyat Ödülü'nü TÜYAP Kitap Fuarı'nda düzenlenen törenle aldı.

Fotoğraf: Anadolu Ajansı
Google Haberlere Abone ol

DUVAR - 'Cerrah' adlı romanıyla bu yılki Cevdet Kudret Edebiyat Ödülü'ne değer bulunan yazar, yönetmen ve senarist Tayfun Pirselimoğlu, ödülünü TÜYAP Kitap Fuarı Heybeliada Salonu'nda düzenlenen törenle aldı.

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi ve Cevdet Kudret ailesinin düzenlediği, TÜYAP işbirliğinde yürütülen ödül töreninde, Cevdet Kudret'in hayatıyla ilgili kısa film gösterildi.

'YAPTIĞI KATKIYI ANLAMLI BULDUK'

Asuman Kafaoğlu-Büke, Fatih Altuğ, Handan İnci, İbrahim Yıldırım ve Ömer Türkeş'ten oluşan seçici kurul, "çağın akıl dışı durumlarını, kimlik bunalımlarını yenilikçi arayışlar ve görsel bir anlatı diliyle sunduğu" için 'Cerrah' romanını ödüle değer buldu. Ödül gerekçesini açıklamak için sahneye çıkan Fatih Altuğ, ödül için 72 romanla başvurulduğunu belirterek, özenle değerlendirme yapmaya çalıştıklarını söyledi.

Bu romanın kıymetli olduğunu belirten Altuğ, "Bu ödülde Cevdet Kudret'in edebiyat anlayışı ve edebiyatımıza yaptığı katkıyla Tayfun Pirselimoğlu'nun hem genel olarak edebiyata ve sinemaya hem de özel olarak bu romanda yaptığı katkıyı anlamlı bulduk. Bir başka açıdan bir günlük hikayede, bir ana karakterin başından geçen karşılaştığı absürt ya da gerçek çeşitli olayların bir gün içerisinde yoğunlaştırılarak bize sunulmasıyla öne çıktı. Oy birliğiyle karar verdik" ifadelerini kullandı.

Altuğ, bu yıl "roman" dalında ödül kazanan Pirselimoğlu'na ödülünü takdim etti.

'ARTIK TUHAF BİR ZAMANIN İÇERİSİNDEYİZ'

Tayfun Pirselimoğlu ise ödül haberini çocukluğunun geçtiği Trabzon'da aldığına dikkati çekerek, şu ifadeleri kullandı:

"Yürek kabartan bir iştirakle doğmuş Cumhuriyet'te çağdaşlarıyla birlikte heyecan dolu bir tasavvurla yazan Cevdet Kudret adına ödül şu anın ve muhtemel geleceğin yarattığı huzursuzlukla kalem oynatan bir yazara veriliyordu. Samimiyet ve şevkle tasarlanan bir geleceğin huzur bozucu bir süratle dönüştüğü başka bir yerdeyiz. Pervasızca anlamlarını yitiren kelimelerin, içleri boşalan kavramların eşliğinde sürüklendiğimiz tuhaf bir zaman içerisindeyiz artık."

(ANADOLU AJANSI)