65+ Yaşlı Hakları Derneği: Nefret ve ayrımcılık suçuna 'yaş' da eklensin

65+ Yaşlı Hakları Derneği Meclis’e önerilerini sundu: Bazı suçlar için mağdurun yaşlılık durumu cezayı ağırlaştırıcı sebep olsun, Medeni Kanun’daki toptancı vesayet düzenlemesi değişsin.

Google Haberlere Abone ol

ANKARA - TBMM Yaşlıların Sorunlarını Araştırma Komisyonu, 65+ Yaşlı Hakları Derneği’nin görüş ve önerilerini dinledi.

65+ Yaşlı Hakları Derneği Başkanı Prof. Dr. Rümeyza Kazancıoğlu kadın, çocuk ve engelli gibi kırılgan gruplara ilişkin uluslararası sözleşmeler bulunmasına rağmen yaşlı haklarına ilişkin bir sözleşmenin henüz olmadığına dikkat çekti. Kazancıoğlu “Yaşlı haklarına ilişkin devletleri bağlayıcı, denetleme mekanizmaları olan uluslararası bir sözleşme ortaya çıkarılması için Birleşmiş Milletler düzeyinde sürdürülen çalışmaları yakından izliyoruz. Türkiye’nin bu çalışmalara, en üst düzeyde öncülük etmesini talep ediyoruz” dedi.

Yaşlıların karşılaştığı çeşitli eşitsizlikleri giderme konusunda devlete görev verildiğini hatırlatan Kazancıoğlu, buna karşılık yaşlılarla ilgili özel hukuki düzenlemelerin eksiklik olduğunu ve düzeltilmesi gerektiğini belirtti.

'YAŞLILAR İÇİN AYRI GENEL MÜDÜRLÜK OLUŞTURULMALI'

65+ Yaşlı Hakları Derneği Başkanı Prof. Dr. Rümeyza Kazancıoğlu

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bünyesinde Engelli ve Yaşlı Hizmetleri’nin tek bir Genel Müdürlüğü çatısı altında yürütülmesini eleştiren Kazancıoğlu, “Engellilik ve yaşlılığın bir arada zikredilmesi hem engelliler hem de yaşlılar açısından doğru değildir. Her engelli, yaşlı olmadığı gibi her yaşlı da engelli değildir. Dolayısıyla Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü gibi yaşlılar için de ayrı bir genel müdürlük oluşturulmalıdır. En tepede yapılacak bu düzeltme, kademe kademe bütün idari yapıya yansıyacak bir iyi örnek oluşturacaktır” dedi.

'BAZI SUÇLARDA MAĞDURUN YAŞLILIK HALİ AĞIRLAŞTIRICI UNSUR OLMALI'

Prof. Kazancıoğlu, yaşlılara yönelik, zaman zaman ölümle sonuçlanan şiddet olaylarının arttığına, hatta zayıf ve korumasız addedilen yaşlıların aile içi şiddet ve suistimal hedefi olduğuna, organize suç oluşumlarının, yaşlıları hedef alan finansal suistimal girişimlerinin sık rastlanan olaylar haline geldiğine dikkat çekerek, “Türk Ceza Kanunu’nda, yaşlıların sıkça mağdur olduğu belli suçlar için, tıpkı bazı suçlarda mağdurun kadın veya çocuk olmasının, cezayı ağırlaştırıcı sebep sayılması gibi, yaşlılık halinin ağırlaştırıcı sebep olarak eklenmesinin, cezanın 'caydırıcı' olma özelliğini pekiştireceğini savunuyoruz.” dedi.

65+ YAŞLI HAKLARI DERNEĞİNİN ÖNERİLERİ

65+ Yaşlı Hakları Derneği TBMM Araştırma Komisyonuna Medeni Kanun, Ceza Kanunu ve İş Kanunu’nda bir dizi değişiklik önerisinde bulundu. Bu önerilerden öne çıkan başlıklar şunlar oldu:

-İş Kanunu’nda işçinin dört aylık ücretiyle sınırlanan “ayırımcılık tazminatı”nda, üst sınır kaldırılmalı. Hakime, ayırımcılık halini ve sonuçlarını, mağdurun uğradığı zarar ile çektiği acıyı dikkate alarak tazminata karar verebilme olanağı verilmeli.

-Yaş ayırımcılığının tespiti halinde, ihlalden sorumlu olanlara uygulanan 1.000 TL’den 15.000 TL’ye kadar idari para cezası caydırıcı olacak şekilde artırılmalı.

-İş Kanunu, sadece “iş ilişkisinde” değil, “işle ilgili duyurularda” ve “İş sözleşmesinin yapılmasında” da yaş ayırımcılığının yasak olduğunu açıkça ifade edecek şekilde değiştirilmeli.

-Medeni Kanun’un kabulünden bu yana ortalama yaşam süresi uzadı. Kanundaki vesayet düzenlemesi bu gerçekle uyum içinde değil, gözden geçirilmeli.

-Öldürme, yaralama, eziyet, tehdit-santaj-cebir, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, konut dokunulmazlığının ihlali, verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme, güveni kötüye kullanma, dolandırıcılık, kötü muamele, banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması gibi yaşlıların sıkça mağdur olduğu belli suçlarda, yaşlılık hali ağırlaştırıcı sebep sayılmalı.

-“Nefret ve ayrımcılık” suçunda “Dil, ırk, milliyet, renk, cinsiyet, engellilik, siyasi düşünce, felsefi inanç, din veya mezhep farklılığından kaynaklanan nefret” ifadesine “yaş” da eklenmeli.

-Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, "Evde Bakım Yardımı" kapsamında, 130 binden yaşlının ailesine nakdi destek sağlamıştır. Bu nedenle, “Aile hukukundan doğan yükümlülükler” aile içindeki yaşlılara bakımı da kapsayacak şekilde düzenlenmelidir.

-Dünya Sağlık Örgütü’nün, 2006’dan bu yana yaygınlaştırmaya çalıştığı “Yaşlı Dostu Kent Ağı” kavramını hayata geçirecek bir “Yaşlı Dostu Kentler Birliği” kurulmalı. (DUVAR)