68 yaşındaki mahkum Yunus Nisgavlioğlu kansere yakalandı: Lütfen sesimizi duyun
12 yıldır tutuklu olan 68 yaşındaki Yunus Nisgavlioğlu'na kanser teşhisi konuldu. Nisgavlioğlu'nun kızı, “İşlemediği bir suçtan tutuklu. Durumu daha da kötüye gidiyor. Lütfen sesimizi duyun” dedi.
İZMİR - İnsan Hakları Derneği'nin (İHD) verilerine göre Türkiye cezaevlerinde 651'i ağır olmak üzere bin 517 hasta mahpus bulunuyor. Bu yılki 10-17 Aralık İnsan Hakları Haftası'nın son gününde bu listeye eklenen isimlerden biri de Yunus Nisgavlioğlu oldu. 12 yıldır tutuklu olan 68 yaşındaki Nisgavlioğlu, son olarak kaldığı Afyon 2 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevi’nde 26 Ekim günü fenalaştı. Hastaneye sevk edilen Nisgavlioğlu, tansiyon ve şeker değerleri yüksek olmasına rağmen cezaevine geri gönderildi.
31 Ekim günü gece saatlerinde yeniden fenalaşan Nisgavlioğlu, kalp krizi geçirerek bilinci kapalı bir şekilde Afyonkarahisar Devlet Hastanesi'ne getirildi. Burada bir hafta yoğun bakımda kalan Nisgavlioğlu'na nöroloji doktoru tarafından verilen raporda beyin ve çevresinde aşırı sıvı birikmesi hastalığı (hidrosefali) tanısı konuldu. Nisgavlioğlu’nun bakıma ihtiyacı olduğu da belirtilen raporda acilen ameliyat olması gerektiğinin altı çizildi.
KANSER TEŞHİSİ KONULDU
Ayrıca yapılan incelemelerde Nisgavlioğlu'nun beyninin sol lobunda da açıklanamayan lezyon tespit edildi. Kanserden şüphelenilirken aileye hastanede PET çekimi yapılacak ekipman bulunmadığı söylendi. Ancak bir süre sonra Nisgavlioğlu'nun PET çekimi aynı hastanede yapıldı. Ailesinin mücadelesi sonucu İzmir Yeşilyurt Devlet Hastanesi'ne sevk edilen Nisgavlioğlu'nun PET sonucu da belli oldu. Nisgavlioğlu'na kanser teşhisi konulurken, hastalığın vücutta metastas yaparak yayıldığı belirtildi. Nisgavlioğlu vasisi olan eşi ile birlikte Yeşilyurt Devlet Hastanesi'nde tedavi görüyor.
ATK'DEN HALEN SONUÇ ÇIKMADI
Öte yandan Nisgavlioğlu'na Afyonkarahisar Devlet Hastanesi'ne verilen heyet raporunda ceza tehirinin uygun olacağı belirtildi. Raporda, Nisgavlioğlu'nda monoton konuşma, kognitif yıkım, oral alım azlığı, yürüyüşte dengesizlik, sürekli olan idrar inkontinansı mevcut olduğu belirtilerek, mutlaka üçüncü basamak sağlık kuruluşlarında tedavi edilmesi gerektiği belirtildi. Ayrıca öz bakım yapmakta zorlandığı ve cezaevi koşullarında öz bakımını tek başına yapamayacağı da ifade edildi. Heyet raporunun ardından aile Adli Tıp Kurumu'na (ATK) başvurdu. Ancak başvurudan halen daha bir sonuç çıkmadı.
DOLANDIRILDI, 'NİTELİKLİ DOLANDIRICILIK' SUÇUNDAN HÜKÜM GİYDİ
Nisgavlioğlu'nun tutuklanarak hüküm giydiği dosya da dikkat çekici. Fırıncı ustası olan Nisgavlioğlu, bir süre sonra bir şirket sahibinin yanında şoför olarak işe başladı. Nisgavlioğlu'nun yanında işe başladığı kişi Ali Aksoy'du. İddiaya göre, Aksoy, hiçbir sabıka kaydı bulunmayan Nisgavlioğlu üzerinden onlarca bankadan kredi çekti. Kurduğu paravan şirketlerin bazılarını da Nisgavlioğlu üzerine yapan Aksoy, Nisgavlioğlu'nun tutuklanmasına sebep oldu. Bu biçimde dolandırılan Nisgavlioğlu hakkında mahkeme “nitelikli dolandırıcılık” suçundan 33 yıl 85 ay 43 gün hapis cezasına hükmetti.
ALİ AKSOY CEZAEVİNDE KANSERDEN ÖLDÜ
Aksoy ise İzmir'in Çiğli ilçesinde bulunan Sasalı semtinde damadı Murat Osmanoğlu ile kızı Özlem Osmanoğlu'nu öldürdü. Yanında getirdiği benzinle damadı ve kızının arabasını da ateşe veren Aksoy, jandarma ekipleri tarafından yakalanarak tutuklandı. Müebbet ve 20 yıl hapis cezasına çarptırılan Aksoy, yakalandığı kanser nedeniyle 2018 yılında cezaevinde öldü.
'BABAMA YAŞAM HAKKI TANINSIN'
Hasta mahpus Nisgavlioğlu'nun kızı Seda Nisgavlioğlu, babasının durumu ile ilgili Gazete Duvar'a konuştu. Babasını bin bir zorlukla hastanede görebildiklerini belirten Seda Nisgavlioğlu, tekerlekli sandalye ile görüşmeye getirildiğini belirtti.
Babası Yunus Nisgavlioğlu'nun ciddi oranda kilo kaybı olduğunu ve ayakta duramadığını söyleyen Nisgavlioğlu, şunları kaydetti:
“Mahkum koğuşunda kalıyor. Haftada bir, sadece yarım saat görebiliyoruz. Tek başına yaşamını idame ettiremiyor. Annem yanında ve bakıma muhtaç durumda. Çok ağrısı olduğunu söyledi. Ağrılarını dindirmek için yeşil reçete ilaç veriyorlar. Beyindeki su birikiminden dolayı hafızası gidip geliyor. Zaten 12 yıldır hak etmediği şekilde cezaevinde yatıyor. Birilerinin kurbanı oldu. 33 yıl ceza aldı. Bizler evlatları olarak elimizden geleni yaptık ancak bir türlü sesimizi duyuramadık. Gelinen aşamada kanser teşhisi konuldu. Daha önce de cezaevinde kalamayacağına dair heyet raporu verilmişti. Sesimizin duyulmasını istiyoruz. Ceza tehiri uygulanarak tedavisine edilmesini istiyoruz. Babama yaşam hakkı tanınsın.”