7 Ekim’den bugüne Gazze: 3 ayda ne oldu?
İsrail’in Gazze Şeridi’ne saldırılarında 7 Ekim’den bu yana 21 bini aşkın kişi hayatını kaybetti. İsrail, ateşkes çağrılarına rağmen Gazze'ye havadan ve karadan saldırmayı sürdürüyor.
DUVAR - Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin El Kassam Tugayları, 7 Ekim Cumartesi sabahı İsrail’e yönelik ‘Aksa Tufanı’ isimli bir saldırı başlattı. İsrail, bu saldırı sırasında 1200 kişinin öldüğünü, 240’tan fazla kişinin rehin alınarak Gazze’ye götürüldüğünü açıklarken, İsrail’in o günden bu yana abluka altındaki Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda 21 bini aşkın kişi hayatını kaybetti. Katar ve Mısır’ın yeniden bir geçici ateşkes ve rehine takası anlaşmasına varılabilmesi arabuluculuk çabaları sürerken, İsrail’in Gazze’ye saldırıları da ateşkes çağrılarına rağmen havadan ve karadan devam ediyor.
Peki, 7 Ekim’den bu yana neler oldu? Yaklaşık 3 aydır devam eden saldırı ve çatışmalardan öne çıkanlar şöyle…
KASSAM TUGAYLARI: SALDIRI 5000 ROKET İLE BAŞLADI
Kassam Tugayları’nın İsrail’e yönelik ‘sürpriz’ saldırısı 7 Ekim sabahı başladı. Kassam Tugayları Komutanı Muhammed Deif, ilk gün yaptığı açıklamada, saldırıya 5000 roket atarak başladıklarını söyledi. Roketlerle karadan başlatılan saldırıya denizden silahlı teknelerle, havadan ise paramotorlarla gerçekleştirilen saldırılar eşlik etti. Hamas mensupları saldırılar sırasında Gazze ve İsrail arasındaki sınır duvarını aştı. Deif, Filistinlileri ‘her yerde savaşmaya’ çağırırken, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ‘savaş durumu’ ilan etti, İsrail ordusu Gazze’ye yönelik yoğun hava saldırısı başlattı ve 9 Ekim’de Gazze için ‘topyekûn abluka’ kararı aldı. Bu esnada İsrail kamuoyunda ‘Aksa Tufanı’nın nasıl mümkün olduğu, ordu ve istihbarat birimlerinde saldırıyı öngörme konusunda bir zafiyeti olup olmadığı tartışılmaya başladı.
İSRAİL’DEN GAZZELİLERE ‘GÜNEYE GİDİN’ TALİMATI
7 Ekim’in ertesi günü Lübnan Hizbullahı’nın İsrail’e yönelik saldırısıyla birlikte İsrail-Lübnan sınırında da çatışmalar yaşandı. 8 Ekim’den bu yana devam eden saldırılar hakkında 13 Ekim’de sosyal medyadan bir açıklama yapan İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) İsrail’in yasaklı bombalar kullandığına işaret ederek “İsrail, Gazze ve Lübnan'daki askeri operasyonlarında beyaz fosfor kullanarak sivilleri ciddi ve uzun süreli yaralanma riskiyle karşı karşıya bıraktı” dedi. Uluslararası Af Örgütü de Gazze'yi vuran İsrail askeri birliklerinin beyaz fosforlu top mermileriyle donatıldığını açıkladı. İsrail Meclisi (Knesset) ‘acil durum hükümeti’ kurulmasını onaylarken, İsrail ordusu Gazze’de yaşayan 2,3 milyon kişinin yarısının bölgenin kuzeyinden güneyine geçmesini talep etti. Fakat daha sonra İsrail, Gazze Şeridi’nin güneyine de saldırdı. Öte yandan, ABD, 11 Ekim’de açıklama yaparak Hamas'ın İsrail'e yönelik saldırılarından sonra Doğu Akdeniz'e yönlendirme kararı aldığı USS Gerald R. Ford uçak gemisi grubunun bölgeye ulaştığını duyurdu.
EL EHLİ BAPTİST HASTANESİNE SALDIRI: 471 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ
17 Ekim akşamı Gazze'deki El Ehli Baptist Hastanesi'nde büyük bir patlama meydana geldi. Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı, pek çok hastanın yanı sıra çatışmalardan kaçarak sığınacak yer arayan Filistinli sivillerin bulunduğu hastanede 471 kişinin hayatını kaybettiğini duyurdu. İsrail ise hem ölü sayısını hem de hastaneye kendilerinin hava saldırısı düzenlediğini reddetti. İsrail, hastanede yaşanan patlamanın İslami Cihad tarafından atılan roketin yanlış ateşlenmesi sebebiyle gerçekleştiğini iddia ederken, İslami Cihad, “Gazze'deki diğer direniş güçleri gibi ibadet yerlerini veya kamu tesislerini, özellikle de hastaneleri askeri merkezler, silah depoları veya roket fırlatmak için kullanmıyoruz” diyerek bu iddiayı reddetti. ABD istihbaratı tarafından hazırlanan bir raporda ise hastanedeki patlamada 100 ila 300 arasında kişinin yaşamını yitirdiği ileri sürüldü. Patlamanın yaşandığı gün Rusya'nın Gazze'de insani ateşkes çağrısı yapan ve her türlü sivil ölümü kınayan karar tasarısı, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) reddedildi.