76 yaşındaki hasta tutuklu Ahmet Sılık’ın durumu ağır
Adli Tıp raporuna rağmen serbest bırakılmayan 76 yaşındaki hasta tutuklu Ahmet Sılık’ın sağlı durumunun ağırlaştığı belirtildi. Oğlu Beşir Sılık, “Bir gün dahi geç kalmadan tahliye edilmeli” dedi.
DUVAR - İzmir Menemen R Tipi Kapalı Cezaevi'nde bulunan 76 yaşındaki hasta tutuklu Ahmet Sılık’ın sağlık durumunun kötüye gittiğini belirten ailesi, tahliye çağrısını yineledi.
Sılık, 4 Kasım 2011'de hakkında "ihbar” olduğu gerekçesiyle Bayraklı ilçesinde gözaltına alındıktan 4 gün sonra çıkarıldığı mahkemece, "örgüte yardım etmek" iddiasıyla tutuklandı. Bir yıla yakın tutukluluğunun ardından 19 Ekim 2012'de tahliye edilen Sılık’a, Diyarbakır 9'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın iki ay sonra görülen karar duruşmasında, 6 yıl 6 ay 22 gün hapis cezası verildi. Yargıtay tarafından 21 Şubat 2017’de cezası onanan Sılık, tekrar tutuklandı.
ADLİ TIP RAPORU: HAYATINI İDAME ETTİREMEZ
Daha önce prostat, şeker, kalp, yüksek tansiyon gibi hastalıkları bulunan ve beyne giden damarları tıkındığı için de 2 ayrı ameliyat geçiren Sılık, cezaevinde sağlık durumunun kötüleşmesi üzerine kısmi felç geçirdi. Unutkanlık yaşamaya başlayan ve ihtiyaçlarını karşılayamayan Sılık, Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) "hayatını yalnız idame ettiremez" raporuna rağmen tahliye edilmedi.
Sılık’ın durumun git gide kötüye gittiğini ve hayati riskinin bulunduğunu söyleyen oğlu Beşir Sılık, babasının serbest bırakılması çağrısında bulundu.
‘OTURUP KALKAMIYOR’
Babasının ATK raporuna rağmen tahliye edilmemesine tepki gösteren Sılık, “Vücudunun bir bölümü felçli, oturup, kalkamıyor. Sandalyeyle görüşe getiriyorlar. Yanına gittiğimizde, artık bizi bile tanımıyor. Düşünebiliyor musunuz, çocuklarını dahil tanıyamıyor! Durumu böyleyken, ATK raporuna rağmen, ‘Bırakırsak aynı suçu tekrar işleyebilir’ denilerek serbest bırakılmıyor” dedi.
İNFAZ ERTELENMESİ REDDEDİLİYOR
İnfazın ertelenmesine yönelik yapılan başvurunun da reddedildiğini aktaran Sılık, “Yürümekte bile zorluk çeken babamı, asılsız bir suçlamayla tutukladılar. Eminim ki cezaevinden tahliye edilmesini engelleyenler, babamı gidip yerinde görseler, azıcık vicdanları da kalmışsa derhal serbest bırakır. Çünkü bir deri bir kemik kalmış. Haftalık telefon görüş hakkını bile unutuyor. Kendisi arayamıyor bizi. Telefon görüşmesi olduğu günlerde kendimiz cezaevini arayarak, bin bir minnet ederek babamla görüşmeye çalışıyoruz. Ondan sonrası, onların vicdanına kalıyor. Çoğu zaman görüştürmüyorlar” diye konuştu.
‘BU VEBALİN ALTINA GİRMEYİN’
“Bir gün dahi geç kalmadan babam tahliye edilmeli. Cezaevinde yaşamını yitirmesinden endişe ediyoruz. Her gün kahroluyoruz. Ölecekse de bizim yanımızda ölsün” diyen Sılık, “Yaşamını yitirmesi halinde, vebali hükümetin, AKP’nin ve raporuna rağmen bırakırsak ‘Bu suçu tekrar işler’ diyenlerdedir. Bu vebalin altına girmesinler” ifadelerini kullandı. (MA)