ABB'ye ‘Avrupa Yönetişim Mükemmelliği Markası’ ödülü
Ankara Büyükşehir Belediyesi, Avrupa Konseyi tarafından ‘Avrupa Yönetişim Mükemmelliği Markası’ olmaya layık görüldü. Mansur Yavaş, "Halkın parasını ‘projem var’ diye boşa atamazsınız" dedi.
DUVAR - Ankara Büyükşehir Belediyesi, yerel yönetimlerde iyi ve demokratik yönetişimin bir standart haline gelmesini sağlamayı hedefleyen ve Avrupa Konseyi tarafından geliştirilen ‘Avrupa Yönetişim Mükemmelliği Markası (ELoGE-European Label of Governance Excellence)’nı ilk kez almaya hak kazandı.
‘Avrupa Yönetişim Mükemmelliği Markası Ödül Töreni’ne, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Avrupa Konseyi İyi Yönetişim Uzmanlık Merkezi Başkan Yardımcısı Niall Sheerin, Avrupa Yerel Demokrasi Derneği Genel Sekreteri Antonella Valmorbida, Altınbaş Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Çağrı Erhan, Argüden Yönetişim Akademisi Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Yılmaz Argüden ve davetliler katıldı.
Jüri temsilcilerinin konuşmalarıyla başlayan program, ödül töreninin ardından ilçe belediyeleri ve büyükşehir belediyelerinin düzenlediği panel oturumları ile devam etti.
'İNSANLAR İHALELERE GÜVENEREK GİRMEYE BAŞLADILAR'
İstanbul Altınbaş Üniversitesi'nde düzenlenen ödül töreninde konuşan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, kendisine yöneltilen “İyi yönetişim sizin için ne ifade ediyor?” sorusuna, şöyle yanıt verdi:
“Seçime girerken şunu söylüyordum herkes projen ne diye soruyordu hesap vermek, şeffaf olmak biz Ankara halkının parasını harcıyoruz. Paranın sahibine sormak lazım. Halkın parasını ‘projem var’ diye boşa atamazsınız. Bu kararı alırken katılıma açık olmanız lazım. STK'ler, üniversiteler, kent konseyleri... yaptığınız işin hesabını vermeniz lazım. İhaleleri canlı yapmaya başladık. Şu ana kadar 4 bin ihalemizi canlı yayınladık ve YouTube'da var sonsuza kadar orada duracak. Kent Konseyimizde her kesimden insan var. Artık bir kültür oluşmuş. Biz her görüşün burada temsil edilmesini istiyoruz dedik 5 binin üzerinde katılımcısı var. Kente dair fikri olan herkes orada konuşuyor. Orada konuşulan konular belediye meclisinde görüşülüyor. Veri paylaşım olarak en yüksek veri paylaşan biziz. Yaptığımız bir iş köprülü kavşak gibi bu kavşak şu kadar liraya mal oldu diye yazıyoruz. İhalelere katılım sayısını artırdık insanlar güvenerek ihalelere girmeye başladılar. Yaptığımız harcamaları insanlar kontrol ediyorlar. Biz ilk defa bütçe yaparken 550 kuruma yazı yazdık. Belediyenin yapması gereken sizi ilgilendiren talep ettiklerinizi yazın diyoruz bu şekilde bütçeyi oluşturmaya çalışıyoruz. Belediyenin iletişim numarası 153 olmasına rağmen herkesin elinde telefon olmasından dolayı sosyal medya üzerinden ulaşıyorlar. Anında soruna müdahale ediyoruz. Böyle olunca 6 milyon Ankaralı benim söylediğimi bu belediye yapıyor diye size dönmeye başlıyor. Aç açıkta kimseyi bırakmamak belediyenin asli görevi. Belediyeler neden var belediyeyi siz sadece asfalt ve yol yapıyor diye sayarsanız bunları yapan başka devlet kurumları da var belediyedeki hiçbir personelin vatandaşa olmaz deme hakkı yok. Belediyeler, vatandaşların açsa açlığını anlatabileceği insani ihtiyacını anlatabileceği vatandaşa hayır demeyen vatandaşlarla iletişim kuran iradelerdir. Nerede bu belediye diye haklı olarak soruyorlar. Vatandaş neyi nereye harcadığınızı bilirse vatandaşın size olan güveni artıyor bu da birebir iletişim ile oluyor. Topluma karşı şeffaf olmak... Bu tür davranışlar vatandaşın güvenini sağladığınız zaman gerçek yerel demokrasi ve aranan şeylerin bunlar olduğunu düşünüyorum. Bunları büyük ölçüde yerine getiriyoruz ve yerine getirmeye devam edeceğiz.”
'SORUMLULUKLARIMIZ BİR TIK ARTACAK'
“Marka size ne kazandıracak?” sorusunu ise Yavaş, şu sözlerle cevapladı:
“Bir dahaki yıllarda da aynı şekilde devam etmesi için daha hassas bir şekilde çalışmaya devam edeceğiz. İnsanlar bir karşılığını görünce ben de yapmalıyım bunu diyor. Hiçbir belediye başkanı Türkiye'nin neresinde olursa olsun belediyeyi arar bizim aramızda böyle bir dayanışma vardır. Şuna faydamız olacağını düşünüyorum biz bunu yayınlayacağız ve bunu görecek insanlar ve bu ne diye bakacaklar. Biz de aynı kriterlere sahip olmalıyız diye düşüneceklerini düşünüyorum. Bizim de sorumluluklarımız bir tık artacak hem bizim açımızdan prestij hem de duyulması açısından katkıda bulunacağımızı düşünüyoruz. Önümüzdeki yıl çok daha fazla katılım olacak böyle bir katkımız olacak. Tüm emeği geçenlere kazananlara saygılarımı sunuyorum.”