Acenteciler tepkili: ‘Side’yi gezmek, Roma’yı gezmekten pahalı’

SAYD Başkanı Mehmet Gem, “Efes’i ya da Side’yi gezmek, Roma’da Kolezyum’u gezmekten 2 kat pahalı” diyerek Türkiye’de kültür turizmi için uygulanan fiyat politikasına tepki gösterdi.

Google Haberlere Abone ol

ANTALYA - Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, 2024 sezonunda 12 ay turizm ve kültür turizminde yükseliş mesajları verirken acenteciler sektörde işlerin kamuoyuna yansıdığı kadar iyi gitmediğinden yakınıyor.

Kültür alanında rakamların büyümeden ziyade daralmaya işaret ettiğini söyleyen Seyahat Acentaları Yöneticileri Derneği (SAYD) Başkanı ve Tüketici Konfederasyonu (TÜKONFED) Turizm Komisyonu Başkanı Mehmet Gem’e göre; ‘gece müzeciliği’, ‘kültür festivalleri’ gibi önemli adımlara rağmen büyümenin önündeki en büyük engel, yüksek ve değişken fiyat politikası.

SAYD Başkanı ve TÜKONFED Turizm Komisyonu Başkanı Mehmet Gem

‘İSTATİSTİKLER KÜÇÜLMEYE İŞARET EDİYOR’

SAYD Başkanı ve TÜKONFED Turizm Komisyonu Başkanı Mehmet Gem, dünyadaki kültür turizmi pastasına ve Türkiye’nin payına ilişkin şu bilgi verdi: “Dünyada kültür turizminin bu yıl 6.9 milyar dolar büyüklüğüne ulaşması hedefleniyor. Türkiye bu hedefin neresinde? Bizde gelen turist sayısı, harcadığı para ve kredi kartlarıyla harcama istatistikleri var. Bunun yanında müze ve ören yerlerine giriş çıkışlar yıllık olarak tutulup bakanlık tarafından bizimle paylaşılıyor. Elimizdeki verilere göre yurt dışından gelen turist şu anda kültür turizmine çok rağbet etmiyor. Kültür turizminde daha çok iç pazardaki turiste hizmet veriyoruz.”

‘BÜYÜK DARALMAYI GÖRMEK ZORUNDAYIZ’

Kültür turizmi bakımından Türkiye bir açık hava müzesi olsa da bu potansiyelin iyi değerlendirilemediğini söyleyen Gem, “Şu anda sadece gece müzeciliğine, yurt dışından gelen müşteri sayılarına ve gelirlere odaklıyız. Ama yapılması gereken Türkiye'nin bütününde turizm potansiyelinin ortaya çıkarılması. Açık söylemek gerekirse bizim ölçümlerimize göre kültür turizminde yükselişin aksine gerilemeler mevcut. Kültür alanında yapılan çalışmalar, kazılar, gece müzeciliğine yönelik adımlar, bunların hepsi çok önemli ama yıllar içinde kültür turizminde yaşanan büyük daralmayı da görmek zorundayız” dedi.

Efes Antik Kenti

‘PAKET PROGRAMLAR 3-4 GÜNE DÜŞTÜ’

Mehmet Gem, bu daralmanın sebeplerini de anlattı: “Son dönemde özellikle ekonomik sebeplerle ciddi bir daralmaya doğru gidiyor bu pazar. Acenteler, yaptıkları anlaşmalarda önceki yıllara göre daha yüksek fiyat artışlarıyla karşılaştıkları için paket programları eskiden 6-7 günlük yaparlarken şu anda 3-4 günlere düşürmeye başladılar. Bu da tabii bu alandaki konaklama sayılarında düşüşe sebebiyet verdi.

Antalya yılda 14 milyon turist alırken, Side Antik Kenti’ni yılda sadece 70-80 bin kişi ziyaret ediyor. İtalya'da Roma'daki Kolezyum’la karşılaştırdığınızda oradaki yoğunlukla bizdeki rakamları kıyaslayamıyoruz bile. Antalya’ya gelen turistin otelin dışına çıkıp bu tür faaliyetlerde bulunmadığını gözlemliyoruz. İtalya'da günlük turlardaki müze ve ören yerleri fiyatlarıyla Türkiye karşılaştırmalarında da bizim ciddi bir fiyat farkımız ortaya çıkıyor. Roma’da gezen bir turist böyle bir tur için 230 Euro öderken, burada bir turda Efes’i ya da Side’yi müze ve ören yerlerini görerek dolaşmanın bedeli 400 Euro oluyor. Buradaki kültür turlarında bu kadar yüksek müze ve ören yeri fiyatlarının çıkması açık söylemek gerekirse kültür turizminin gelişmemesine sebep oluyor.”

Side Antik Kenti
‘SABAHTAN AKŞAMA FİYAT ATRIŞI OLUYOR’

Bu alanda karşılaştıkları diğer bir engelin de fiyat istikrarını yakalayamamak olduğunu belirten Gem, bunun sebebini şöyle açıkladı:

“Biz turizm seyahat acenteleri olarak anlık değil sezonluk iş yapıyoruz. Önceden sadece mart ayında yayınlanan listeyle tüm müze ve ören yeri fiyatları fiks edilirdi, tur operatörleri ve acenteler bu fiyatları yurt dışındaki partnerlerine bildirirlerdi. Ama şimdi maalesef bir bakıyorsunuz sabahtan akşama müze ve ören yeri fiyatları arttırılıyor. Biz bu durumda çalıştığımız partner şirketlerimize, tur operatörlerine ve acentelere güncelleme gönderip bu fiyatları revize etmek durumunda kalıyoruz. Dolayısıyla kültür turizmi ile ilgili gelen taleplerin de önüne set çekmiş oluyoruz. Bakanlığımızın bu fiyatları belirlerken hem yurt dışında rekabet ettiğimiz pazarlardaki müze ve ören yeri fiyatlarını hem de Türkiye'deki ekonomik durumu göz önüne alması gerektiğini düşünüyoruz.”

‘FİYAT BASKISINI ÖNLEYEREK BÜYÜYEBİLİRİZ’

Türkiye’nin kültür turizmi için potansiyelinin çok yüksek olduğunun altını çizen Gem, “Bundan 30- 40 yıl evvel büyük Anadolu turları yapılırdı. İstanbul'dan başlayıp 30 güne kadar süren bu turlarda ekonomik refahı yüksek turisti ağırlardık ve o dönemde kayda değer gelir sağlardık ama son 10 - 15 yılda kitle turizmi yaptığımız için sadece deniz kum güneşe doğru kaydık.

Pazarı büyütme, destinasyon geliştirme imkanı var. Sadece Akdeniz ve Ege kıyılarının değil, Elazığ'ın, Tunceli’nin, Uşak’ın, Aksaray’ın, kısacası Türkiye’nin her yerinin çok büyük turizm potansiyeli var. Ama ortaya çıkartılması için bakanlığın yönlendirici olması lazım. Kültür turizminin payı seyahat acenteleri üzerinden teşviklerle artırılabilir. Maliyetleri turiste yansıtmadan, fiyat baskısı yaratmadan kültür ağırlıklı bir dönüşüm yakalayabiliriz.”