YAZARLAR

Acının paylaşımı da eşit olmayacaktı!

Geçmiş olsun, arada neler oldu ve olmadıysa, doları bir gecede bir sene öncesinin iki katına düşürebilen Türkiye!

“Başkan’ın popülaritesi yüksekti ama…
Hepsi yalan olduğu için çok sürmedi.
Ekonomik sıkıntının işaretleri vardı. Bir hafta sonra her şey çökmeye başladı.
Umut dolu bir rüya ile başlayan şey, gerçek sorunlara uyanmayla bitti.

Paranın ani değer kaybı yeni bir gerçeği önümüze getirdi. Bir gecede neredeyse yarı yarıya değer kaybetti.
1 milyon kişi işinden oldu.
Koca bir neslin birikimleri eriyip gitti.
Bunu zenginler bile hissetti.
Orta sınıf için bu bir hayalin sonu demekti.
Fakirler için daha da kötüydü.
Hepimiz yeni gerçeklikle yüzleştik.
Ama her zamanki gibi, acının paylaşımı da eşit olmayacaktı!

(Bir mafya patronu ile kirli bir siyasetçi şöyle konuşuyordu:)
-Ortalık boka battı!
-Öyle mi? Bizim işimiz Amerikan dolarıyla. Değerimiz ikiye katlandı. Bu iş bizi büyütecek.
-Haberin var mıydı?
-Kötü olduğunu biliyorduk ama bu kadar da değil. Nakit piyasada olmak için iyi bir zaman. Uyuşturucuyu hep alırlar. Bu kadar kargaşa varken dolarların akmaya devam etmesi önemli. Elindeki dolarlarla ülke tarihinin en zengin uyuşturucu tacirisin. Belki de dünyanın!”

Belki de aşina olduğunuz bu akış, “Meksika Ekonomi Modeli”ni, 1994’ü, Türkiye’nin de yüzde 400 gecelik faizler ve deliren kurlarla idrak ettiği o meşum seneyi anlatıyor.

Bir kitaptan değil, bir diziden aldım. Dizi kurgu ama olan biten gerçek. Satır satır altyazılarını aktarıyorum.
Altyazısız izlemek isterseniz, zaten Türkçesi de bir ileri bir geri oynuyor Türkiye’nin dört köşesinde!
Netflix’te, gerçek olaylara dayanan “Narcos Mexico” dizisi, 3’üncü sezon 8’inci bölüm.
Aynen böyle aktı iki gözüm.
Dışarıda dolar patlarken, içeride dizi dizini dövüyordu.
Dizi çırpınıyordu adeta; herkese, (tabii Meksika’da) dolar uçtuğunda kimin düştüğünü, kimin hopladığını, kimin zıpladığını anlatabilmek için.

Ben şunu anladım:
Meksika’da bazı zenginler bile şey oluyordu ki nitekim örgütleri “bilimsel milimsel” çağrılar yapıyordu; o güne kadar açıktan gık demeden, guk diye yutkunmadan bile sinmişken.
(Tabii Meksika’da) Orta sınıf için hayallerin sonu geliyordu, kime oy vermiş olursa olsun.
Fakirler için, tabii Meksika’da, Juarez’de, Sinaloa’da, Mazatlan’da durum çok kötüydü.

Fakat dizi bu ya, orası da Meksika ya; herkes de kaybetmez ki bir dizide.
Kaybedenler kazananların kazancıdır Meksika’da!
Kim onlar, peki onlar kim?

Orası Meksika olduğu için, şahıslar uyuşturucu taciri ile onun kankası, yolsuzluğa bulaşmış politikacıydı.
Ne diyorlardı?
“Ortalık boka battı” diyordu biri…
Ve diğeri o bokun manasını, ona batanı batmayanı, ülkenin içine edenleri biz değerli dizi dizi dizilenlere açıklıyordu:
Orta sınıfın hayalleri çökerken, fakirler biterken, diyorlardı ki: “İşimiz dolarla. Değerimiz ikiye katlandı. Elindeki dolarlarla ülkenin…”

Şimdi insan, Meksikalı olmadığına şükrediyor.
Şimdi insan, Meksikalı zengin olmadığına, Meksikalı hayalci orta sınıfta bulunmadığına, hele hele Meksika’da fakir kalmadığına şükrediyor.
Çünkü diziden anladığım kadarıyla…
Meksika’da acının paylaşımı eşit olmuyor!

Nasıl başlamıştı uzun süren dizimizin son bölümleri:
“Hepsi yalan olduğu için… Umut dolu bir rüyayla başlayan şey, gerçek sorunlara uyanmayla bitti!”

Günaydın Meksika!
Gözün aydın Şili!

Geçmiş olsun, arada neler oldu ve olmadıysa, doları bir gecede bir sene öncesinin iki katına düşürebilen Türkiye!

Derseniz ki, sen Türkiye’yi değil Meksika’yı yazmışsın, kimse kusura bakmasın ama, ben yoktum!
Siz VAR’a gidin.


Umur Talu Kimdir?

Galatasaray Lisesi ve Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü mezunu olan Talu, genç yaşında Günaydın, Güneş, Cumhuriyet, Milliyet ve Hürriyet gazetelerinde önemli görevlerde bulundu. Milliyet Gazetesi’nde Genel Yayın Yönetmenliği yaptı. Milliyet, Star, Sabah ve Habertürk gazetelerinde yıllarca köşe yazıları yazdı. 1996’da Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin (TGC) Türkiye Basın Özgürlüğü ödülünü aldı. 1998 ve 2000 yıllarında TGC Yönetim Kurulu’na seçildi, 2001 yılında TGC Başkan Yardımcısı oldu. 2004 ve 2005 yıllarında yılın köşe yazarı seçildi.