Adıyaman'daki depremzedelerin 'kalıcı konut' şüphesi

6 Şubat depremlerinde büyük bir yıkım yaşayan Adıyaman'da binlerce kişi hala konteynerde yaşıyor. Kış mevsiminin yaklaşmasıyla depremzedeler, kalıcı konutların zamanında teslim edileceğinden şüpheli.

Fotoğraf: Bahri Uçar
Google Haberlere Abone ol

ADIYAMAN - 6 Şubat depremleri nedeniyle Adıyaman’da resmi rakamlara göre 8 bin 387 kişi öldü, 30 binden fazla bina da yerle bir oldu. Büyük yıkıma uğrayan Adıyaman’da, depremin üzerinden yaklaşık iki yıl geçmesine rağmen barınamadan işsizliğe kadar pek çok sorun giderilmiş değil. Kentte ne yaşanan acılar hafiflemiş ne de yaralar sarılabilmiş durumda. Barınma ve işsizlik başlıca sorunların başında geliyor.

Kentin pek çok noktasında enkaz kaldırma çalışmaları sürerken, bir yandan da inşaatlar devam ediyor. Adeta şantiye dönen kent merkezinin büyük bir bölümü toz, toprak içinde.

Depremzedelerin bir kısmı konteyner kentlerde, bir kısmı da kiraladıkları evlerde barınıyor ancak kentte artan kiralar barınma sorununu daha da derinleştiriyor. Kiraların 15 bin liraya çıktığı kentte, kiralık konut bulmak oldukça zor.

Kentteki avukatlar, basın mensupları gibi farklı sektörde çalışanlar da şehrin merkezinde kurulan prefabrik yapılarda hizmet veriyor

Mehmet Koçer, konteyner kent içinde yer alan fırına ekmek almaya geliyor. 

72 BİN KİŞİ KONTEYNER KENTLERDE KALIYOR

Kalıcı konut yapımının sürdüğü kentte, 72 bin kişi halen konteyner kentlerde yaşıyor. Adıyamanlı depremzedelere göre depremin üzerinden yaklaşık 2 yıl geçmesine rağmen hala çözülmeyen barınma ve işsizlik sorunu, kısa sürede çözülecek gibi görünmüyor.

Adıyaman’da şehri gezdikten sonra VARTANA Konteyner Kenti'ni ziyaret ediyoruz. Konteyner kentte girdiğimizde Ahmet Doğan ile karşılaşıyoruz. Konteyner kentte eşiyle birlikte yaşadığını söyleyen Doğan, en çok içme suyundan şikayetçi olduklarını söylüyor. Konuştuğumuz birçok depremzede de benzer durumu dile getiriyor. Sularda kurtçuk çıktığını belirten depremzedeler, verilen su arıtma cihazların bozulduğunu, bezle suyu arıtmaya çalıştıklarını söylüyor. 

Konteyner kentin içerisinde yer alan fırına ekmek almaya gelen depremzede Mehmet Koçer, “En büyük sorunumuz su. Su çok kötü olduğu için mecburen şehir merkezinden şebeke suyu veya hazır su getiriyoruz” diyor. Durumu yetkililere bildirdiklerini söyleyen depremzedeler, su sorunun biran önce çözülmesini istiyor.

Mehmet Küçükel, sorunlarının çözümü için muhatap bulamadıklarını anlattı. 

'SORUNLAR İÇİN MUHATAP BULAMIYORUZ'

Konteyner kent içindeki fırına yemek veren Mehmet Küçükel, konteyner kentte yaşanan sorunları yetkililere iletmelerine rağmen çözüm bulunmamasından şikayetçi.

Küçükel, geçen kış yaşadığı sorunu şöyle anlatıyor: “Yan konteyner su alınca, bizim konteynerimize de su sızdı. Durumu defalarca ilettim, ‘geleceğiz’ dediler ama gelmediler. Dört gün boyunca mücadele ettim. Bağırıp çağırınca nihayet gelip tamir ettiler. Bu sorun sürekli yaşanıyor. Bu kış da su sızıntısı sorunu yaşamaktan endişe duyuyoruz çünkü sorunlarımıza çözüm bulacak bir muhatap bulamıyoruz."

Ahmet Doğan da konteynerin bazı bölümlerinde yağmurlu havalarda su sızıntıları yaşandığını, bu durumun özellikle kış aylarında yaşamı daha da zorlaştırdığını dile getiriyor.  

GIDA YARDIMLARI KESİLDİ

Konteyner kenti dolaşmaya devam edip depremzedeler ile konuştuğumuzda şimdiye kadar verilen gıda yardım kartların da kesilmeye başladığını öğreniyoruz. Depremzedeler için AFAD ve Türk Kızılay iş birliğiyle sağlanan Esenkart yardımlarının üç aydır kesildiğini söyleyen Koçer, “Esenkart ile 4 bin 500 TL’lik gıda yardımı alıyorduk ama üç aydır bu yardımı alamıyoruz” diyor.

Konteyner kentte yaşayan depremzedelerin en çok endişeli oldukları sorunlardan birisi de kalıcı konutlar. Kalıcı konutların tesliminin sürekli ertelenmesinden şikayetçi olan Küçükel, “Bize konut çıktı ama her gittiğimizde ‘2 aya kadar anahtarları teslim edeceğiz’ diyorlar. Ancak bir türlü teslim edilmiyor" diye konuşuyor.

'KONUTLARIN SÖYLENEN TARİHTE TESLİM EDİLECEĞİNE İNANCIM YOK'

İsmini vermek istemeyen bir depremzede de “Bize 25 Nisan’da konut teslim edileceği söylendi. Ancak bu tarihte teslim edileceğine dair inancım yok" diyor.

Gecekondudaki evin yıkıldığını söyleyen Koçer de, “Evimiz depremde yıkıldı ancak hala yeni bir ev verilmedi. Bize hiçbir tarih verilmiyor. Ne zaman ev yapılırsa o zaman gideriz; çünkü başka gidecek bir yerimiz yok” ifadelerini kullanıyor.

'KİRADA OTURANLAR GÖRMEZDEN GELİNİYOR'

Başka bir depremzede de kiracı olduğu için kendilerine konut çıkmadığını söyleyerek şu ifadeleri kullanıyor: “Ben kiracı olduğum için bana ev çıkmadı. Ev sahipleri için konutlar yapılıyor ancak kirada oturanlar görmezden geliniyor. Bizim gibi kiracı olan çok fazla insan var. Ne zamana kadar burada kalacağımızı bilmiyoruz. Yarın çıkmamız söylense, nereye gideceğimizi bilmiyoruz. Şehirde kiralık ev yok, olanlar da fahiş fiyatlarda. Kiralar 15-20 bin TL’ye çıktı. Bu belirsizlik içinde yaşamaya devam ediyoruz. Kiracılar için de bir hak tanınmasını istiyoruz.”