AK Parti Sözcüsü Çelik: Elazığ da afet bölgesi ilan edildi

DUVAR - AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında parti genel merkezinde yapıldı.

Toplantının ardından basın açıklaması yapan AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, toplantıda merkez üssü Maraş olan 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin ardından yürütülen çalışmaları ele aldıklarını söyledi.

Elazığ'ın da afet bölgesi ilan edileceğini belirten Çelik, "10 il olarak zikrediyorduk. Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla Elazığ, depremden etkilenmesi bakımından 11'inci il olarak afet bölgesi olarak değerlendirilecektir. O sebeple bundan sonrasında 11 il olarak zikredeceğiz" dedi.

"Depremin meydana geldiği ilk andan itibaren devlet, vatandaşımız bütün imkanlarıyla bu mücadelenin verilemesi için o günden bugüne üstün bir gayret sarf ediyor" diyen Çelik, "Şimdiye kadar 3 binden fazla artçı deprem gerçekleşti. İkinci depremin olduğu sırada biz Adana'ydık. Adana'da bile çok bir şekilde hissettik ki, merkez üssünün ne kadar kuvvetli olduğunu gösteren bir şey" ifadelerini kullandı.

Depremlerde 35 binden fazla kişinin vefat ettiğini söyleyen Çelik, "Hepsine Allah'tan rahmet diliyoruz. Cumhurbaşkanımızın talimatıyla 1 hafta milli yas ilan edildi. Ama yas sonsuza dek kalbimizde olacak. Sadece Türkiye'deki kurumların değerlendirmesi değil dünyadaki önemli kurumların da değerlendirmesi bölgede son 100 yılda yaşanan en büyük doğal afetle karşı karşıyayız" diye konuştu

200 binden fazla kişinin deprem bölgesinden başka illere tahliye edildiğini aktaran Çelik, "Genel afet bölgesi olarak ilan edilen illerimizde, canları kurtarma çabası başta olmak üzere yoğun bir faaliyet icra ediliyor. Neredeyse 200 binden fazla vatandaşımız başka yerlere tahliye edilmiş oldu. Yiyecek, içecek, barınma, güvenlik ihtiyaçların karşılanması bakımından bu mücadele çok büyük bir şekilde veriliyor" dedi.

Ömer Çelik'in açıklamasından başlıklar şu şekilde:

'YIKIM SİYASETİ YAPANLARI NOT EDİYORUZ'

"Pek çok tartışma da yaşanıyor. Hepimiz afet bölgelerinde vatandaşlarımızla beraber olmak için bu siyasi tartışmaların parçası olmadık, hâlâ da olmayacağız. Her ne kadar siyaset yapılmasın diyerek o bölgeye gidenler neredeyse miting yaparcasına yıkım siyaseti gerçekleştirseler de bunların hepsine cevap vereceğimiz bir zaman var, bunlar not ediyoruz. Ama önceliğimiz canlarımızı enkaz altından kurtarmak, yaralarımızı sarmak ve dışarıda kalan vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını karşılamaya çalışmak."

'100 ÜLKEDEN YARDIM GELDİ'

"Pek çok propaganda da yapılıyor. Bu kadar büyük afet karşısında ki uluslararası yardım faaliyetinde bulunduğumuz afettir. Dünyanın her tarafından yaklaşık 100 ülkeden yardım talebimize cevap verilmiştir. 10 bine yakın yakın uluslararası arama kurtarma ekibi buraya gelmiştir. Diğer maddi ve ayni yardımları saymıyorum bile. Herkesin üzerinde mutabık olduğu konu devleti değil devletlerin gücünü kapasitesini aşan bir afet olduğu. Burada tabii ki ulaşılamayan yerler, sıkıntılar, aksaklıklar söz konusu olmuştur. Bunlarla ilgili arkadaşları çalışmalarını sürdürüyor. Ama sahaya hakim olan asli şey dayanışma, kardeşlik, koordinasyondur."

'YABANCI EKİPLERİN AĞZINDAN OLMAYAN BEYANLAR YAYILDI'

"Kuşkusuz içerideki kahramanlarımızın gayretlerini, adanmışlıklarını, milletimizin yaralarını sarmak için nasıl çırpındıklarını görerek içimizden şükran duygusuyla onları selamladık. Çeşitli ülkelerden gelen ve bir insanlık dayanışması gösteren bütün milletlerin arama kurtarma ekiplerine ve diğer ekiplerine de bir kere daha teşekkürlerimizi iletmek isteriz. Bu yabancı arama kurtarma ekiplerinin ağzından gerçek olmayan pek çok olmayan beyan da yayıldı. Birtakım yayınlar sosyal medyada söz konusu oldu."

'YIKIMIN ÜSTÜNE YALAN HABERLERLE YIKICI ETKİLER EKLENMEYE ÇALIŞILDI'

"Deprem yardımlarıyla ilgili Cumhurbaşkanımız kapsamlı bir açıklama yaptı, kabine toplantısından sonrasında. 10 bin liralık yardımlar vatandaşlarımızın hesaplarına yatırılmaya başlandı. Depremin yıkıcı etkilerinin üzerine birtakım yıkıcı etkiler de yalan haberlerle eklenmeye çalışıldı. Örneği Hatay'da baraj yıkıldı gibi. Bunların hepsiyle mücadele ediyoruz."

'HIRSIZLIK OLAYLARINA VATANDAŞLARIMIZ MÜDAHALE ETMESİN'

"Vatandaşımızın dayanışması bütün dünyanın hayranlıkla izlediği çabaların, kardeşliğin, dayanışmanın ortaya çıkmasına vesile oldu. Devlet kurumları, belediyeler, sivil toplum kuruluşlarının çalışmaları AFAD koordinasyonunda yürütülüyor. Her kesimden katkı veren arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz. Hırsızlık ve yağma gibi olayların münferit olduğunu ifade etmek gerekiyor. Vatandaşlarımız istirhamımız kendileri müdahale etmesin güvenlik güçlerine haber versin."

'FAHİŞ FİYATLARA MÜSAADE ETMEYİZ'

"Vatandaşlarımız çeşitli bölgelerde kiralara, yiyeceklere, ihtiyaç malzemelerine fahiş fiyatlarla zam yapıldığını söylüyor. Bunların hiçbirisine müsaade etmeyiz. Daha etkili cezalar verecek şekilde mekanizmalarımızı işletiriz."

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN, YENİDEN DEPREM BÖLGESİNE GİDECEK

"Bu toplantıdan sonra arkadaşlarımız afet bölgelerine dönecekler. Sayın Cumhurbaşkanımızın da afet bölgelerine ikinci kez ziyaretleri söz konusu olacak. Milletimizin hiçbir ferdi yalnız kalmayacak."

'SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI ARASINDA AYRIMCILIK OLMAZ'

("Yardım toplayan kuruluşlar zaman zaman devletle karşı karşıya geliyor" iddiası ve yardımların sadece AFAD ve Kızılay'la mı götürüleceğine dair soru üzerine) "Vatandaşımız sivil toplum örgütlerine yardım yapmak arzusundalarsa onlara kimsenin diyeceği bir şey yok. Ama zaman zaman sivil toplum örgütlerinin meşrebine, mezhebine, muhafazakar olup olmamasına göre ayrımcılığa uğradığı şeklinde haberler yayınlanıyor. Böyle bir şey söz konusu olmaz. Bu tip afetlerle mücadelede en kilit kavram koordinasyondur. Bunun tek elden yapılması. Bunların tabii denetlenmesi söz konusu olacaktır. Türkiye bir hukuk devletidir. Ama bunların bazen belli bölgeye geçmişte yardımlarda, krizlerden gördük, çok sayıda yardım giderken başka bölge ihmal edilebiliyor. Sivil toplum gruplarının bu çabaları takdire şayandır, bunlar arasında ayrımcılık olmaz."

'BİR PROPAGANDA İLE KARŞI KARŞIYAYIZ'

"Bir propaganda ile herkes karşı karşıya. Sahada verilen emeğe saygısızlık olduğu gibi alanda verilen mücadeleyi de zaafa uğratmaya çalışan bir tablo oluyor. Sanki hiçbir yerde devlet yok, devlet kurumlarının olduğu yerde başarısızlık var, onun yerine birtakım sivil toplum örgütleri devletten daha büyük, devletten daha koordine, devletten daha çok veriye sahipmiş gibisinden bir faaliyet yürütüldüğüne dair çok sayıda söylem üretiliyor. Biz bunların doğru olmadığını söylüyoruz."

'TWİTTER KISITLAMA ÜZERİNE SÖZ VERDİ'

"Doğru olan yaklaşım afetle mücadelede uzman kurumlar var, başta AFAD olmak üzere. Tüm sivil toplum kurumlarının bu koordinasyona katkı sağlayacak şekilde konumlanması sağlaması yaraların doğru şekilde sarılması bakımından kıymetlidir. Devlet milletin devletidir. Bütün sivil toplum örgütleri de vatandaşlarımıza hizmet üzere kurulmuşlardır.

Bütün bu asaletin, dayanışmanın içerisinde tek tük de olsa çok büyük zarar üreten vahşi yaklaşımlar da oldu. Kendi kendine bir video çekip son derece yıkıcı faaliyet içinde olan çok insan da gördük. Yurt dışında yaşayan birisi mesaj atıyor, 'Şu enkazın altında kaldım' diye. Arama kurtarma ekiplerinin oraya yöneldiğini düşünün. Gerçekten ihtiyaç olan bir yerden alıkonulması demektir. Ya da infial yaratacak şeyler yayıyorlar. Twitter bununla ilgili tedbir almadı, daha sonra kısıtlamanın üzerine tam bir işbirliğini yapacağını söyledi, netice itibariyle bunun engellenmesi yönünde daha büyük zemine kavuşturulmuş oldu."

'ELEŞTİRİLERİN HEPSİNİ DEĞERLENDİRİYORUZ'

"Dezenformasyonla ilgili tedbirlerin ne kadar kıymetli olduğu görülmüştür. Hatta dışarıdan bizatihi istihbarat faaliyeti olarak, yıkıcı faaliyet yürütme peşindeki organizasyonlar tarafından bu tip durumlar manipüle edilebiliyor. Düşünün Hatay'da bir arama kurtarma görevlisisiniz, güvenlik gücüsünüz ya da orada yaşayan vatandaşsınız, birdenbire 'baraj yıkıldı' diye bir şey söylenti yayılıyor. Bununla kim mücadele edecek? Devlet mücadele edecek. Tüm bunlara rağmen bunlara devam eden var. Onun dışında eleştiri tabii ki olur. Sahadan aktarılan bize iletilen duyumlar, hepsini değerlendiriyoruz." (HABER MERKEZİ)