AK Partili eski başkan Erdoğan'a tepki göstererek istifa etti: Soylu'nun yanına bile oturmamıştım
Mumcular eski belediye başkanı Kazım Avcı, partisinden istifa ettiğini duyurdu. Avcı, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dün yaptığı açıklamalara tepki gösterdi.
BODRUM - Bodrum Mumcular'da önce MHP'den ardından AK Parti'den belediye başkanlığı yapan Kazım Avcı, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dün Sedat Peker'in iddiaları ile ilgili yaptığı açıklamaları eleştirerek istifa etti.
Son olarak AK Parti Muğla İl Başkanlığına aday olduğunu açıklayıp daha sonra Elvan Göçer lehine adaylıktan çekilen Avcı, gece saatlerinde sosyal medya hesabından bir açıklama yaptı. İstifasını açıklayan Avcı açıklamasında, “Benim için AK Parti artık AK değildir. Ülkemin Cumhurbaşkanından: 'Arkadaşlarımızın bir eksikleri bir hataları varsa bunlar da araştırılacaktır burası bir hukuk devletidir babam olsa bunu yapandan hesabını sorarım' demesini beklerken; hak, hukuk, hakkaniyet ve adalet kavramlarının çok uzağına düşecek şekilde kısaca 'arkadaşlarımıza sahip çıkıyoruz' dedi. Oysa mahşerî vicdanda lekelenen insanların en azından aklanma ihtiyaçları vardır" dedi.
Avcı açıklamasında şunları yazdı:
"DP başkanı olan Süleyman Soylu 2008 yılında beldeme gelerek yaptığı konuşmasında Tayyip Erdoğan için YOLSUZ, Baş HIRSIZ, onu yargılatacağım, hesap sormazsam namerdim vs. türlü hakaretleri savurduğu için kendisine tepki göstermiş, çok ısrar etmesine rağmen yanına bile oturmamıştım. Acaba Tayyip Bey, çete lideri Peker’in söylediklerini sadece Peker mi biliyor sanıyor? Millet biliyor millet ve zaten bunlar kaç zamandır sokakta konuşulan şeylerdi. O sadece 20 senedir üzerine oynadığı At’ın kendisini tepmesi nedeniyle konuştu. Onun için biz, teşkilatları bu fetö iltisaklılardan ve akepelilerden kurtaralım diye çabaladık kongrelerde ama nafile. İddiam odur ki 'Ak Parti şu haliyle ele geçirilmiş bir partidir”. Yanlış işler yapanların, kanunsuz iş yapanların koruyup kollandığı el üstünde tutulduğu bir parti görünümü vermektedir. Kaç seçimdir balkon konuşmasında “mesajı aldık gereğini yapacağız” deyip gereği yapılmamıştır. “Ömer’leri arıyoruz deyip, tek aday dayatma ve faşist yöntemleriyle Muaviye’ler atanmıştır kongrelerde teşkilatlara.”
"Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir Hukuk Devleti ise, her karanlık iş ve ilişki er geç aydınlanacaktır. Bu ayrı mesele ama asıl mesele benim için şudur: Adanmış bir ruh hali ile mücadele ettiğim hareketin, benim inandığım bir dava hareketi (Nebevî) olmadığına şahit oldum bugün. Üzülerek gördüm ki biz ALDATILDIK. Bu nedenle, madem ki Reis gereğini yapmıyor biz bize düşen gereği yapalım: Ak Parti üyeliğimden istifa ediyorum ve hakkımı helal etmiyorum.” (DUVAR)