AK Partili Zengin: Ceza hukukuna göre Kılıçdaroğlu'nun tavrı faili saklamaya yönelik

DUVAR - AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin, TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Zengin, Garê'de 13 kişinin öldüğü operasyon için CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Sorumlu Erdoğan’dır” sözlerini eleştirdi.

Özlem Zengin şunları söyledi: 

“Bu hafta en önemli meselemiz Gara’da yaşanan hadise. İki bakanımız geldi, bilgi verdiler, görüşlerimizi ifade ettik. Bunlar hiç olmamış gibi Kılıçdaroğlu ve grup başkanvekilleri çok ağır bir ithamla saldırıyorlar. İfade şöyle: Bunların sorumlusu Erdoğan’dır. Hatadan çok vahim bir ifadedir. Ceza yargılaması hukuku tarafından baktığımızda ne anlama geliyor ifade etmek istiyorum. Suçun ve suçlunun tespiti önemli ve zor bir iştir. Tüm olay çözülecekken failin ortaya çıkmasını engellemek için karmaşa yaratmaya çalışırlar. Sayın Kılıçdaroğlu’nun söylediği ifade, failin kim olduğunun ortaya çıkmasını örtmeye yönelik bir tavırdır. 13 vatandaşımızı katleden PKK’nın kendisidir. Nokta. Gerçek faili hiç suçlamadan yaptıkları bu tavır, aslında gerçek failin görünmesini engellemeye yönelik bir tavırdır. PKK’yı yok etme adına tutum sergilemeyi engelleyen bir yaklaşımdır. Bu manada baktığımızda bu suçu saklamaya yönelik bir tavırdır.”

Zengin, verdiği örneklerle şehit ailelerinin Kılıçdaroğlu ile İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e tepkili olduğunu öne sürdü.

AK Parti Malatya Milletvekili Öznur Çalık ile HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’ın yaptığı görüşmenin ayrıntılarının sorulması üzerine Zengin, “Bunun normal olduğunu mu söyleyeceğiz? Bununla alakalı kendisine soru sorması gereken parti, CHP’dir. Beraber siyaset yapıyorlar. CHP önce HDP’ye dönerek sormalıdır. Nasıl Pervin Hanım bu kadar bilgi sahibi olabiliyor? Bilgi akışını kim nasıl sağlıyor. Bu cevapların bulunmasıyla alakalı eğer CHP yardımcı olursa, Türkiye çok memnun olacaktır” yanıtı verdi.

'SAYIN BAKANIMIZ YERİ GELDİĞİNDE AÇIKLAYACAKTIR'

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Garê’ye HDP’li bir milletvekilinin gittiği iddiasına ise Zengin, “Ben Özlem olarak isim olarak hiç merak etmedim. Şaşırmadığım şey bir kadın milletvekili olması. İsmini de merak etmiyorum. Ne önemi var? Asıl önemli olan bir milletvekilinin gitmiş olmasıdır. Ankara’daki gar katliamı faillerinin cenazelerini sırtlanıp götürmediler mi milletvekili olarak? Milletvekili olarak araçlarında silah taşımadılar mı? Genel Kurul’da önce cezaevine selam verip başlıyor. Cezaevlerinde ne kadar isim varsa, vekillik yaptıkları arkadaşlarını kastetmiyorum, bizim bilmediğimiz isimlere selam verip sonra başlıyorlar. Sayın Bakanımız yeri geldiğinde isimlerini açıklayacaktır. Asıl mesele onların tarz, üslup zaten PKK’yı normalleştirmek üzerinedir. Sayın Bakanımıza da sormadım”  karşılığını verdi.  

'BU ÜLKEDE BEDELİNİ ÖDEMİŞ ÇOK AİLE VAR'

Muhalefetten "AK Parti'nin milletvekillerinden var mı bedel ödeyen?" şeklinde eleştiriler olduğuna dikkati çeken Zengin, "Daha ne olsun, bizim Diyarbakır Milletvekilimiz Oya Eronat, evladını şehit verdi" dedi. HDP'li kadın milletvekilleri tarafından, AK Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat, Meclis Genel Kurulu'nda söz aldığında bir nefretle "Kes sesini" şeklinde bir üslupla karşılaştığını öne süren Zengin, "Bu ülkede terörle alakalı her aileden şehitler var. Bu ülkede siyasi fikri ne olursa olsun bedelini ödemiş çok aile olduğunu görüyoruz. Bütün çağrımız, daha fazla bedel olmasın" ifadelerini kullandı. Zengin, "Gelin bütün siyasi partiler birleşelim PKK'yı lanetleyelim. Beraber ne yapabilirizi konuşalım" şeklinde bir çağrıda bulunduklarını ancak bunun bir siyasi malzeme haline dönüştürüldüğünü belirterek "Bütün siyasi partilere, başta CHP'ye düşen bu suça ortak olmamaktır." dedi.

'BEN BU TARZ BİR MİKROFON UZATMAYI DOĞRU BULMADIĞIMI SÖYLEDİM'

Osman Öcalan'ın TRT'de yayımlanan röportajına ilişkin muhalefetin eleştirileri hatırlatılarak değerlendirmesi sorulan Zengin, "Ben, bu tarz bir mikrofon uzatmayı doğru bulmadığımı söyledim. Fakat şu da vardır. Orada bulunanlar kendi kanaatlerini açıklarlar, bunların bir haber değeri vardır. Ama bunun yapılma şekliyle alakalı Grubumuz adına itirazımızı ifade etmiştim. Burada şu rahatsız edici; şu anda çok önemli bir durum var. Bu, bizim için, Türkiye için yeni bir başlangıç olabilir. Muhalefetin, olayla alakalı asıl sorulması gereken soruları sormadan böylesine bir itham içinde bulunması, ceza yargılaması hukuku açısından baktığımda tezlerimizi teyit ediyor. Buradaki mesele, asıl faili örtecek misiniz, yoksa asıl failin kim olduğunun altını mı çizeceksiniz? Muhalefetin yapması gereken şey budur." yorumunu yaptı. 

'BENCE BİR SORUYU BİLE HAK ETMİYOR'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "esir" ifadesini kullanmasına yönelik muhalefetin eleştirileri hatırlatılması üzerine Zengin, Amerika'da da bazı konularda "esir", "rehine" ifadesinin kullanıldığını söyledi. Kelimeler üzerinden oyun yapılmasını doğru bulmadığını kaydeden Zengin, "Bu insanlar kaçırılıyor. Bununla alakalı kullandığınız ifade midir, öne çıkacak şey? Bence bir soruyu bile hak etmiyor. Önemli olan PKK, bunları kaçırdı mı, kaçırmadı mı?" ifadelerini kullandı.

"Bu insanlar neden kaçırılıyor? Hangi saikle kaçırılıyor? Nasıl Pervin Hanım bunlarla irtibat içerisinde oluyor?" sorularının cevabının verilmesi gerektiğini savunan Zengin, "Yoksa rehineydi, esirdi, bunlar meseleyi sulandırmaktan ibarettir" dedi. 

'ÜÇ KONGREMİZ KALDI'

AK Parti kongrelerine yönelik eleştirilere ilişkin de Zengin, "Çok büyük bir hassasiyet var. Ama Cumhurbaşkanımızın bizzat katıldığı kongrelerde insanlarımızın çok büyük teveccühü, büyük bir alaka oluyor. Yoksa derlenip, toplanıp oraya getirilmiş bir yapıdan bahsetmiyoruz." şeklinde konuştu. Azami ölçüde hassasiyet gösterdiklerini dile getiren Zengin, üç kongre kaldığını, bu sürecin sonuna geldiklerini bildirdi. (HABER MERKEZİ) 

Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na 500 bin liralık Garê davasıPOLİTİKA

Kılıçdaroğlu: Erdoğan bana hakaret ediyor çünkü kontrolü kaybettiPOLİTİKA