Ali Koç: Bu kişi polislerle tokalaşarak stattan ayrılmış, elimizde çok kuvvetli bilgiler var
Ali Koç itilerek düşürüldüğü Göztepe maçı için "‘Bizim elimizde çok kuvvetli belgeler ve bilgiler var. Bu işten bıkmış insanlar da var. Bu işe son demek isteyenlerde var" dedi.
DUVAR - Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, Süper Lig’in 2’nci haftasında Göztepe – Fenerbahçe karşılaşmasında yaşanan olaylarla ilgili açıklamalarda bulundu.
Koç açıklamasında "‘Yok efendim, Ali Koç niye inmiş? Ali Koç niye böyle yapmış? Vs. vs’ Yelken Federasyonu Başkanımız burada. Kendisi benimle yan locada oturuyordu. Maçın başından devre arasına kadar her hakem düdüğünde tacize uğradık. Ağır ifadelerle hakaretler yedik. Sesimizi çıkarmadık. Gol attık, tatsızlık olmasın diye sevinmedik" ifadelerini kullandı.
Hafta sonu talihsiz olaylar yaşandığını belirten Ali Koç, “Fakat gazetelerde, bazı malum mecralarda gördüklerimiz ve okuduklarımız sanki Fenerbahçe suçlu, Fenerbahçe tahrik etti, provoke etti ve bu olaylar oldu diye yansıtılmaya çalışılıyor. Neredeyse suçlunun meşru ve haklı olduğu ortam yaratılıyor. Bir kere Fenerbahçe’ye bu zulmü yaşatmaya devam etmeyin. Şampiyonluklarımızın çalınmasına alıştık, suçlu gösterilmeye alıştık, 17 Mart’ta futbolcularımız linç ediliyordu, yok efendim biz provoke etmişiz. Ben fiili saldırıya uğruyorum. ‘Yok efendim, ben niye sahadaymışım.’ Otobüsümüz kurşunlanıyor. Hala faili meçhul. Biz alıştık, artık norm haline geldi. Saha içinde, saha dışında haksızlıklar. Devletimizin bize bakış açısı, bize yaşatılan zulüm. Artık sizlerin karar vermesi lazım. Bu ülkeye hiç fayda sağlayan tutum değil” diye konuştu.
'PROTOKOL TRİBÜNÜNDEN DE TAHRİK EDERİM'
Sarı-lacivertli formaların yakıldığını vurgulayan Ali Koç, şunları kaydetti:
“Cumartesi akşamına gelelim. Niye olaylar yaşandı ve bir kere ben niye sahaya indim. Aynı 3 Temmuz sürecinde taraftarlarımız bir deplasman maçına gittiği zaman yaşatılanların birebir aynısı bize İzmir’de yaşatıldı. Daha sahaya gelmedik, stadyumun dışındayız. Polislerin önünde formalar alındı. Formalarımız yakıldı. Hiç işlem yok. Benim oraya inme sebebim; maçta 2-0 galibiz. Her şey bizim istediğimiz gibi gidiyor, niye tahrik edelim? Ben tahrik etsem sahaya mı inmem lazım. Protokol tribününden de tahrik ederim. Tahrik etmek için de hiçbir sebep yok.
'BİZ SAHAYA İNDİĞİMİZDE DAHA MAÇ BAŞLAMAMIŞTI'
Taraftarlarımız kan ağlıyor. 2-0 öndeyiz, taraftarlarımız ‘bize sahip çıkın’ diye bağırıyor. Yöneticilerim telefonla konuşuyor. Maç bitmiş hala otobüslerde dışarıda taraftarlarımız bekliyor. Aramızda görev bölümü yaptık. Üç yöneticimiz stadın dışından otobüslerin bulunduğu yere gitti. Ben ve Burak bey, başkanın ne is var diyebilirler ama ikimizde akreditasyon kartı var. Devre arasında polisle bizim taraftarlarımız arasında müthiş bir münakaşa, tribünlerle sahadaki polis arasında tatsız olaylar vardı. Olayları biraz yatıştırmak, taraftarlarımızı tribüne almak için refleks gösterdik. Evet bazı talimatlara aykırı hareketler yapmak zorundaydık, mesela T alanından geçme gibi. Buna mecburduk. Cezasını bilerek, riskini alarak yapmak zorundaydık. Çünkü orada başka olaylarla sebebiyet verilmesini istemedik. Ne oldu, tahliye kapıları açıldı. Taraftarlarımız içeri alındı. Hiç olmazsa maçın kalan 40 dakikasını izlediler. Biz sahaya indiğimizde daha maç başlamamıştı. Stadın fiziki konumundan dolayı sahaya inebilmemiz 10 dakika sürdü.