Almanya Başbakanı Scholz'un zorlu Çin ziyareti: 'Hak ihlallerini dile getirmeli'

ALMANYA – Bugün kalabalık bir işverenler topluluğu ile Çin'e ikinci ziyaretini yapacak olan Almanya Başbakanı Olaf Scholz'u epeyce zorlu görüşmeler bekliyor.

Hükümet ortağı Yeşiller Partisi, ana muhalefet Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU), Dünya Uygurlar Kongresi ile Tayvan, Scholz'tan Çin'e karşı açık ve sert tavır almasını istedi. Bu bağlamda insan hakları ihlalleri, Rusya ve Kuzey Kore'ye destek ile Almanya ve Avrupa'da şirketlere siber saldırıları dile getirmesi talep edildi.

Almanya bir yandan Çin ile ekonomik ilişkilerini sürdürmek, aynı zamanda da Çin'e bağımlı olmaktan kurtulmak istiyor. Medyada yer alan yorumlarda, Almanya'nın Çin'e bağımlılıktan kurtulmasının öyle kolay olmadığı belirtildi.

YEŞİLLER: RUSYA VE KUZEY KORE'YE DESTEK KABUL EDİLEMEZ

Federal Hükümet ortaklarından Yeşiller Partisi'nin Eşbaşkanı Omid Nouripour, Scholz'tan Çin ziyareti sırasında 'zor ve tartışmalı' konuları açıkça dile getirmesini istedi. N-tv televizyonuna konuşan Nouripour, “Çin'in Rusya'yı ve Kuzey Kore'yi doğrudan ve dolaylı desteklemesi kabul edilemez” dedi.

Çin'in Sincan, Hong Kong ve Tayvan'da insan hakları ihlallerini hatırlatan Nouripour, Çin ile ilişkileri sürdürmek, risklerini de azaltmak istediklerini ifade etti. Çin ile bir ticaret savaşı istemediklerini, dengeli bir ticaret istediklerini vurgulayan Nouripour, Çin'in de Almanya'ya ihtiyacı olduğunu belirtti.

CDU: ÇİN, SİBER SALDIRILARI VE SABOTAJLARI DURDURMALI

CDU Dış Politika Sözcüsü Roderich Kiesewetter de Scholz'tan, Çin'in Almanya ve Avrupa'daki şirketlere yönelik siber ve sabotaj saldırıları, insan hakları ihlalleri ve Rusya'ya destek konularını dile getirmesini istedi. Kiesewetter, Federal Hükümet'in 'ticaret ile Çin'de değişim sağlama' politikasının iflas ettiğini, bu politikanın Almanya'nın Çin'e bağımlılığını daha da artırdığını savundu.

Münih'te kurulu Dünya Uygurlar Kongresi, Scholz'a mektup yazarak, Doğu Türkistan, Tibet, Hong Kong ve Tayvan'da insan hakları ihlallerini dile getirmesini istedi. Ayrıca Almanya'da yaşayan Uygurlar, Tibetliler, Hong Konglular ile Çinlilere sahip çıkmasını istedi.

Tayvan'ın Almanya temsilcisi Jhy-Wey Shieh ise Tayvan'a olası askeri müdahaleye karşı Scholz'tan Çin'i uyarmasını istedi. Alman Haber Ajansı'na (DPA) konuşan Shieh, şunları söyledi: “Scholz, 2022'deki Çin ziyaretinde, Çin'i olası askeri müdahale konusunda uyarmıştı. Ancak o zamandan beri Çin'in Tayvan'a askeri tehdidi arttı. Çinliler Scholz'un uyarısını anlaşılan anlamamışlar. Scholz bu konuyu bir kez daha açıkça dile getirmeli.”

'MERKEL DÖNEMİ POLİTİKASINDAN FARKLI DEĞİL'

Medyada yer alan yorumlarda, Scholz'un işinin çok zor olduğu belirtildi, ziyarette umduğunu bulamayacağı yorumları yapıldı.

Die Welt gazetesinde Robin Alexander, “Scholz Çin'e karşı Merkel'den farklı bir politika izlemek istiyordu. Bunun izlerini göremiyoruz” değerlendirmesini yaptı.

Der Spiegel dergisi, Federal Hükümet'in daha çok ticaret yerine insan haklarına önem politikası sözü verdiğini, ancak bunu göremediklerini ifade etti.

Süddeutsche Zeitung gazetesi ise Alman şirketlerin daha çok ticaret istediğini, Scholz'un ise bağımlılıktan kurtulmak istediğini, o yüzden işinin zor olduğunu belirtti.

ÇİN UZMANI: AVRUPA VE ABD'NİN ÇİN İLE REKABETE HAZIR DEĞİL

Öte yandan, Wirtschaftswoche ekonomi dergisine konuşan Çin uzmanı Jakob Gunter, Avrupa ve ABD'nin Çin ile rekabete hazır olmadığını söyledi. Çin'in, Alman ekonomisi, özellikle de orta ölçekli işletmeler için 'büyük bir tehlike' olduğunu belirten Gunter, Çin'in yüklü subvansiyonlar ve vergi kolaylıklarıyla şirketlere  'zekice' destek verdiğini hatırlattı. Gunter, Almanya'nın Çin ile rekabet etme gücünün olmadığını savundu.

(DIŞ HABERLER SERVİSİ)