Almanya tüm kara sınırlarında kontrole başlıyor: 'Schengen'in fiilen ortadan kaldırılması'

Polonya, Yunanistan ve Avusturya, Almanya'nın yarından itibaren başlatacağı sınır kontrollerine sert tepki gösterdi. Hollanda ve Macaristan'dan ise destek geldi.

Google Haberlere Abone ol

ALMANYA - Almanya'da tüm kara sınırlarında kontrollerin başlatılması kararının yarın (16 Eylül) yürürlüğe girmesi beklenirken, komşu ülkelerden tepki geldi. Polonya ve Yunanistan, sınır kontrollerinin Schengen anlaşmasının 'fiilen iptali' olduğunu ileri sürdü. Avusturya, Almanya'nın sınırdan çevirdiği mültecileri geri almayacağını açıkladı. Hollanda ve Macaristan'dan ise Almanya'nın kararına destek geldi. Almanya ise kararı savundu, komşularının mülteci anlaşması Dublin Sistemi'ne uymadığını ileri sürdü.

TUSK: KABUL EDİLEMEZ BİR KARAR, AB NEZDİNDE GİRİŞİMDE BULUNACAĞIZ

Polonya Başbakanı Donald Tusk, Almanya'nın sınır kontrolleri kararının, Schengen Anlaşması'nın fiilen iptali olduğunu söyledi ve kararı 'kabul edilemez' olarak niteledi. Redaktionsnetzwerk Deutschland (RND) haber sitesinin aktardığına göre Tusk, sınır kontrolleri kararının, Almanya'nın uzun yıllara dayanan yanlış göç politikasının sonucu olduğunu dile getirdi. Tusk, karara karşı diğer ilgili Avrupa Birliği (AB) ülkeleriyle birlikte birlik nezdinde girişimlerde bulunacaklarını bildirdi.

MİÇOTAKİS: KONTROLLER AB'NİN TEMEL KAZANIMINI ORTADAN KALDIRIYOR

Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis de Almanya'nın sınır kontrolleri kararını eleştirdi, kararı 'Schengen'in ortadan kaldırılması' olarak niteledi. Die Tageszeitung gazetesinin haberine göre, Schengen'i AB'nin temel kazanımlarından biri olarak niteledi. Ayrıca Miçotakis, Türkiye ile Yunanistan arasındaki sınırda tel örgülerin artırılması ile mülteci kamplarına ilişkin AB'den mali yardım istedi. Miçotakis, “Avrupa'ya kimin geleceğine insan kaçakçıları değil, AB karar vermeli” dedi.

Avusturya Başbakanı Karl Nehammer de Almanya'nın sınır kontrolleri kararını eleştirdi, Almanya'nın sınırdan çevireceği mültecileri geri almayacaklarını bildirdi. RND'nin haberine göre Nehammer, “Almanya, mülteci yükünü Avusturya'ya yükleyemez” dedi.

Avusturya, uzun bir süredir sınır kontrolleri yapıyor. Avrupa Adalet Divanı, sınır kontrollerinin altı aydan fazla sürmesinin AB yasalarına aykırı olduğuna karar vermişti.

HOLLANDA VE MACARİSTAN'DAN DESTEK

Öte yandan, Almanya'nın sınır kontrolleri kararına Hollanda ve Macaristan'dan destek geldi. Irkçı Geert Wilders'in partisi PVV'dan Mülteci Bakanı Marjolen Faber, Almanya'nın kararını, 'iyi bir fikir' olarak niteledi. Macaristan Başbakanı Viktor Orban, X üzerinden yaptığı açıklamada, Berlin'in 'doğru yolda olduğunu' savundu, katı mülteci politikası uygulayan ülkeleri kastederek, “Scholz, kulübe hoş geldin” diye yazdı.

FAESER: KOMŞULARLA İŞ BİRLİĞİ HALİNDE YAPACAĞIZ

Sosyal Demokrat Partili (SPD) Federal İçişleri Bakanı Nancy Faeser, sınır kontrollerini komşu ülkelerle işbirliği halinde yapacaklarını bildirdi. Bild am Sonntag gazetesine konuşan Faeser, sınırlarda yığılmalara sebep olmadan 'akıllı kontroller' yapacaklarını söyledi. Yarından itibaren başlayacak ve altı ay sürecek kontrollerin 'düzensiz göçü durdurma, insan kaçakçılığını önleme ve İslamcıları tespit etmeye' yönelik olduğunu yineledi. 

Yine SPD'li Federal Başbakan Olaf Scholz, eleştirilere karşı sınır kontrolleri kararını savundu, komşu ülkeler Dublin Sistemi'nin gereğini yerine getirmedikleri için bu kararı aldıklarını savundu. Dublin Sistemi, mültecilerin sığınma işlemlerinin ilk ayak bastıkları AB ülkesinde yapılmasını, dolayısıyla burada kalmalarını öngörüyor. Brandenburg eyaletinin Prenzlau kentindeki halk buluşmasında konuşan Scholz, “Komşularımızın yapılması gerekeni yapacaklarına güvenemeyiz” dedi.

KNAUS: SINIR KONTROLLERİ DÜZENSİZ GÖÇÜ ÖNLEMEZ

Öte yandan, Avusturyalı göç araştırmacısı Gerald Knaus, sınır kontrollerinin AB'ye düzensiz göçü önleyemeyeceğini söyledi. Deutschlandfunk radyosuna konuşan Knaus, birçok AB ülkesinin sınır kontrolleri yaptığını ancak düzensiz göçü önleyemediğini belirtti. Ancak Schengen'in kaldırılması ve Yeşil Sınır'a tel örgüler çekilmesiyle düzensiz göçün sınırlanabileceğini savundu. Belarus ile Polonya arasında ormanlık ve bataklık bölgedeki sınır 'Yeşil Sınır' olarak niteleniyor. Knaus, 'düzensiz göçün sınırlandırılması terörün de önlenemeyeceğini, teröristlerin bulundukları AB ülkelerinde radikalleştikleri' savundu. Bunları önceden tespit için göçmen kuruluşlarıyla işbirliği önerdi.