Almanya'da eyalet seçimleri öncesi şirketlerden 'çeşitlilik' kampanyası
Almanya'da üç doğu eyaletindeki meclis seçimleri öncesi bir dizi şirket, çeşitliliğin önemine dikkat çeken bir afiş kampanyası başlattı. Üç eyaletteki anketleri faşist AfD önde götürüyor.
DUVAR - Almanya’nın doğusundaki eyaletlerden Saksonya ve Thüringen bu pazar günü, Brandenburg ise 22 Eylül'de eyalet seçimleri için sandık başına gidecek. Yapılan son kamuoyu yoklamaları, faşist Almanya için Alternatif (AfD) partisinin sandıktan birinci çıkabileceğini gösteriyor. Seçimlerden önce, bir dizi şirket, yabancı düşmanlığı ve ırkçılığa karşı birleşerek seçimleri 'aşırı sağın' kazanması durumunda bunun Almanya'nın doğusu için 'ekonomik bir felaket' olacağı uyarısında bulundu.
Buna göre, 'Made in Germany - Made by Vielfalt' (Almanya'da yapıldı - Çeşitlilik tarafından yapıldı) ismini taşıyan ve Stihl, Miele, Rossmann, Edeka, Sennheiser, Braun gibi 40’tan fazla şirket yabancı düşmanlığına karşı afiş kampanyası başlattı. Şirketler, gazetelere verilen ilanlarda ve sosyal medyada popülizme ve yabancı düşmanlığına karşı bir duruş sergiledi ve ekonomi açısından 'çeşitliliğin bir başarı faktörü' olduğuna dikkati çekti.
'EVRİM BİZE ŞUNU ÖĞRETTİ: MAVİ İYİ BİR SEÇENEK DEĞİLDİR'
Edeka zincir marketleri, önceden beri kullandıkları "Çeşitliliği seviyoruz" sloganının ve çeşitli meyve ve sebzelerin fotoğraflarının yer aldığı afişinde, AfD'nin de rengi olan maviye işaret ederek, "Evrim bize şunu öğretti: Mavi iyi bir seçenek değildir" ifadelerini kullandı. Edeka'nın afişinde özetle şöyle denildi: "Seçimlere gelecek olursak: Sadece sebze ve meyvede değil, Mavi, sağlıklı çeşitliliğin de doğal bir düşmanıdır. Almanya'da 'Maviler' bugün çeşitliliğin olduğu topluma en büyük tehdittir. O zaman Saksonya, Thüringen ve Brandenburg'da eylülde yapılacak seçimlere ilişkin olarak uyarı işaretlerini doğru okuyalım."
AA'nın aktardığına göre, 'Made in Germany’in' uluslararası rekabette ülkenin kalite etiketi olduğu belirtilen ilanlarda, “Ülkemizin refahı için bir temeldir. Ve biz bunu kökenleri ne olursa olsun şirketlerimizde çalışan tüm insanlarla birlikte oluşturduk. Alman aile şirketlerinin ekonomik başarısını belirleyen şeyin tam da bu çeşitlilik olduğunu biliyoruz" denildi.
AfD'nin anketlerde Thüringen, Saksonya ve Brandenburg eyaletlerinde yüksek oy oranlarına ulaşması ve kampanyanın bu eyaletlerde yapılacak seçimler öncesi başlatılmasından dolayı şirketlerin bu eylemi 'AfD karşıtı kampanya' olarak nitelendirildi.
'ÇEŞİTLİLİĞİN REFAHIMIZIN TEMELİ OLDUĞUNU AÇIKÇA İFADE ETMELİYİZ'
Kampanyayı başlatan Vorwerk Grubu Danışma Kurulu Üyesi Timm Mittelsten Scheid, 'Made in Germany' etiketinin onlarca yıldır uluslararası rekabette kaliteyi temsil ettiğini belirterek, “Şirketlerimizde ve ülkemizde çeşitlilik olmazsa, istihdam oluşturamayız veya istihdamı dolduramayız. Bu da ekonomik sistemimizin temelini ve istihdamı tehlikeye atar” dedi.
Çeşitliliğin Almanya’daki refahın temeli olduğunu söyleyen Scheid, “İnsanlar, kökenleri ne olursa olsun, şirketlerimiz için her gün ellerinden gelenin en iyisini yapıyor. Kampanyanın amacı da bunu vurgulamaktır: Hepimiz 'Made in Germany - Made by Diversity'nin bir parçasıyız" diye konuştu.
Mittelsten Scheid, Almanya'da özellikle aile şirketlerine güven duyulduğu ve bu şirketlerin toplumun parçası olduğunu ifade ederek, ”Biz net bir duruş sergilemeliyiz. Çeşitliliğin teşvik edilmesinin ve fırsat eşitliğinin sağlanmasının ekonomik başarının ve dolayısıyla küreselleşmiş ve birbirine bağlı bir dünyada refahımızın temeli olduğunu açıkça ifade etmeliyiz” ifadelerini kullandı.
TURİZM ŞİRKETLERİNDEN 'MİSAFİRPERVERLİK' ÇAĞRISI
Almanya turizm sektörünün çatı kuruluşu olan Alman Turizmciler Birliği (DTV) ile Alman Seyahat Acentaları Birliği (DRV) de yabancılar için daha fazla misafirperverlik gösterilmesi çağrısında bulundu. Birlikler, Weimar'daki Alman Kentleri Forumu kapsamında yaptıkları açıklamada, “Sadece kozmopolit bir Almanya cazip bir seyahat destinasyonudur” dedi.
Artan ırkçılığın Alman turizminin varlığını tehlikeye attığına işaret edilen açıklamada, “Ülkemizde ve şehirlerimizde güvensizlik, korku ve nefret ortamını körükleyen demokrasi karşıtı güçlere müsamaha gösteremeyiz. Yurt dışında nasıl hoş karşılanmak istiyorsak, yurt dışından gelen misafirlerimiz de burada hoş karşılanmalıdır” denildi.
Almanya Federal İstatistik Ofisi (Destatis) verilerine göre, 2023 yılında Almanya'daki otel, tatil köyü ve kamp alanlarında 487,2 milyon geceleme yapılırken bu gecelemelerin 80,9 milyonu yabancı misafirlerce gerçekleştirildi.
'EKONOMİK FELAKET YAŞANABİLİR'
Alman Aile Şirketleri Birliği Başkanı Marie-Christine Ostermann, pazar günü ülkenin doğusunda yapılacak seçimleri aşırı sağın kazanması halinde 'ekonomik felaket' yaşanacağı uyarısında bulunarak, “Açık konuşmak gerekirse, bu seçimlerle birlikte Thüringen ve Saksonya ekonomik bir felaketin eşiğinde duruyor” yorumunu yaptı.
Ostermann, Handelsblatt gazetesine verdiği röportajda, Doğu Almanya ekonomisini tehdit eden olumsuz demografik eğilimlere dikkat çekerek, Thüringen'in gelecek 10 yıl içinde 1 milyonluk işgücünün 385 binini kaybedeceğini belirtti.
Osterman, “Tehlike şu ki her dört işten biri artık doldurulamıyor. Göç kontrol altına alınmazsa Thüringen ve Saksonya yakında ışıkları kapatabilir. Göçmenler olmadan, bakım evleri, hastaneler ve restoranlar faaliyetlerini halihazırda yaptıklarından daha da fazla kısıtlamak zorunda kalacaklar" dedi.
AFD: TAMAMEN İKİYÜZLÜLÜK
Thüringen'de düzenlenen bir mitingde konuşan AfD Thüringen Eyalet Teşkilatı Başkanı Björn Höcke ise Alman şirketlerin 'konu siyaset olduğunda çenelerini kapatmaları' gerektiğini dile getirerek “Umarım bu şirketler çok ciddi ekonomik zorluklarla karşılaşırlar” ifadesini kullandı. Alman iş dünyasının kampanyasını 'tamamen ikiyüzlülük' olarak nitelendiren Höcke, söz konusu şirketlerin hiçbirinin Thüringen'de faaliyet göstermediğini ve birçoğunun Avrupa’nın başka ülkelerinde fabrikaları olduğunu hatırlattı.
Bu arada, AfD'nin Thüringen ve Saksonya şubeleri Alman iç istihbaratı tarafından 'aşırı sağcı' olarak tanımlanıyor.
IW: YABANCI ÇALIŞANLARIN KATKISI YILLIK 24,6 MİLYAR EURO
Alman Ekonomi Enstitüsü (IW) tarafından yapılan araştırmaya göre, 2023’te Almanya'nın doğusundaki beş eyalette Almanya pasaportu olmayan çalışanların sayısı 2018 ile 2023 yılları arasında 173 bin kişi artarak yaklaşık 403 bine ulaştı. Aynı dönemde Alman çalışan sayısının 116 bin azalması dikkat çekti. IW'ye göre, yeni gelen yabancılar olmasaydı, Doğu Almanya ekonomisi gözle görülür bir şekilde gerileyecekti, aksine büyüdü.
Doğu Almanya ekonomisini ayakta tutanın yabancı çalışanlar olduğunu değerlendiren IW, bu çalışanların ekonomiye katkısını ise yıllık 24,6 milyar euro olarak hesapladı. Bu da Doğu Almanya'daki brüt katma değerin yüzde 5,8'ine denk geliyor. Özellikle Saksonya eyaleti yabancı işçilerden fayda sağlarken, yabancılar bu eyaletin ekonomisine yaklaşık 7,9 milyar euro katkı yaptı. Yabancı işçilerin Brandenburg ekonomisine katkısı 6,8 milyar euro ve Thüringen ekonomisine katkısı 3,9 milyar euro olarak hesaplandı.
IW'ye göre, son beş yılda özellikle Polonya ve Çekya'dan gelenlerin yanı sıra Romanya ve Ukrayna'dan da insanlar Doğu'ya taşındı. Ağırlıklı olarak inşaat sektöründe çalışan bu kişiler, aynı zamanda taşımacılık sektöründe ve Almanya'daki geçici istihdam büroları aracılığıyla da çalışıyor.
(DIŞ HABERLER SERVİSİ)