Almanya'da Ferda Ataman'ın adaylığına tepkiler arttı, oylama ertelendi
Almanya'da Ayrımcılıkla Mücadele Merkezi Başkanlığı'na aday gösterilen Ferda Ataman'a yönelik ülke basınında eleştiriler arttı. Federal Meclis'te atama oylaması temmuz ayına ertelendi.
Yunus Ülger
DUVAR - Ukrayna'da bütün hızıyla süren savaş, buna bağlı olarak gittikçe tırmanan enerji krizinin ortasında Türkiye kökenli siyaset bilimci, yazar ve gazeteci Ferda Ataman'ın (43) Ayrımcılıkla Mücadele Merkezi'nin başkanlığına adaylığı, bu yoğun gündemde kendine hala yer buluyor.
Çoğunlukla sağ kesim, medya ve hükümet ortağı Hür Demokrat Parti'den (FDP) gelen yoğun eleştiriler üzerine Ataman için Federal Meclis'te bu hafta yapılması planlanan atama oylaması temmuz başına ertelendi. Ataman'ın hafta içinde FDP Federal Meclis Grubu ile toplantısı, bazı FDP'lileri ikna etmemiş olacak ki, en az 10 dolayında milletvekilinin karşı oy vereceği tahmin ediliyor. Bunların içinde FDP'li Federal Meclis Başkan yardımcısı Wolfgang Kubicki de yer alıyor.
Hükümetin diğer ortakları Sosyal Demokrat Parti (SPD) ile Yeşiller, Ataman'a tam destek veriyor. Ataman'ı Yeşiller Partili Federal Aile Bakanı Lisa Paus aday göstermişti.
'PATATESİN PATLATMA GÜCÜ'
Ataman'a yönelik her eleştirinin olmazsa olmazı, onun 2020'de der Spiegel dergisinde yayımlanan bir makalesinde Almanlara, bir hakaret ifadesi olan “Kartoffel (Patates)” demiş olması. Die Zeit gazetesinde buna gönderme olarak “Patatesin Patlatma Gücü” başlıklı bir yorum yazan Berlin Hür Üniversitesi'nden dilbilimci Prof. Anatol Stefanowitsch, Ataman'ın kesinlikle Almanlara “patates” diye haraket etmediğini, tersine hakaret edenleri eleştirdiğini belirtti.
Ataman'ın makalesinde, Almanların neden “patates” deyiminden rahatsız olduklarını açıkladığını vurgulayan Prof. Stefanowitsch, kendi makalesinde Almanya'da yerlilerin alınganlıklarını da irdeliyor.
'AYRIMCILIĞI TARTIŞALIM'
Ataman'a destek veren medya kuruluşlarından Taz gazetesinin söyleşi yaptığı gazeteci ve yazar Heike Kleffner, Hıristiyan Birlik Partileri (CDU /CSU) ile FDP'den Ataman'a yönelik eleştirileri yersiz ve çok tehlikeli olarak niteledi.
Ataman'a yönelik eleştirilerin bir kampanya orkestrasına dönüştüğünü söyleyen Kleffner, bunların başında yer alan Bild ve die Welt gazetelerinin Ataman'a karşı sindirme ve yıldırma kampanyası yürüttüklerini belirtti. Kleffner, “Ataman'ı tartışmak yerine, keşke Almanya'da her gün ne kadar insanın ayrımcılığa uğradığını tartışsaydık” dedi.
Ataman'a yönelik kampanyayı çok tehlikeli olarak değerlendiren Kleffner, benzeri kampanya sonunda aşırı sağcı biri tarafından 2019'da evinde öldürülen Kassel Bölgesi Valisi Walter Lübcke'yi hatırlattı.
'SOLCU BİR EYLEMCİ'
Hıristiyan Sosyal Birlik (CSU) partisi federal milletvekili Stefan Müller, Bild gazetesine verdiği demeçte, Ataman'ı “solcu bir eylemci” olarak niteledi. Federal Hükümetin çok yanlış bir tercih yaptığını ileri sürerek, “Vergilerimizle solcu bir eylemci, bir devlet kurumunun başına getirilecek” görüşünü ifade etti.
Ataman'a yönelik eleştirilerde başı çeken die Welt gazetesi, en son yorumunda, Ataman'ı ırkçılık yapmak, toplumu ayrıştırmak ve basın özgürlüğünü kendisi için istemekle suçladı. Ataman'ın bazı tweetlerini silmiş olmasının, bu durumu değiştirmeyeceğini belirtti.
Almanya'nın en tanınmış feminist dergisi de Ataman'ı eleştiri korosuna katıldı. Burada yayınlanan yorumda, Ataman'ın toplumu ayrıştırdığı, göçmenler arasında zorla evlilik ile siyasi islamı hafife aldığı ileri sürüldü.
ATAMA YETKİSİ FEDERAL MECLİS'TE
Almanya, ayrımcılıkla mücadelede Avrupa Birliği (AB) ülkeleri arasında en son yasal bir düzenleme yapan ülke. AB'nin baskısı ve yaptırımları üzerine 2006 Genel Eşit Muamele Yasası çıkarıldı. Aynı yıl da Ayrımcılıkla Mücadele Merkezi kuruldu.
Bu merkezin başkanlığına atamayı Federal Aile Bakanı yapıyordu. Ne var ki, atamalara karşı yargıya gidilmesi sebebiyle atama yetkisi Federal Meclise devredildi. 2018'den beri merkezin başkanlığı vekaleten yürütülüyordu.