Almanya'da Sol Parti krizi aşmak istiyor: Yeni eş başkanlar seçildi

Almanya'da düzenlenen Sol Parti'nin (Die Linke) olağan kurultayında, İnes Schwerdtner ile Jan van Aken eş başkanlığa seçildi.

Google Haberlere Abone ol

ALMANYA - Son anketlere göre yüzde 5 oy sınırının altında, dolayısıyla Federal Meclis dışında görünen Sol Parti (Die Linke), Doğu Almanya'nın Halle kentinde düzenlenen kurultayında iki yeni eş başkan seçti. Parti, yeni eş başkanları İnes Schwerdtner (35) ve Jan van Aken (63) ile tarihinin en büyük krizini aşmayı umuyor.

Van Aken 542 delegenin oylarının yüzde 88'ini alarak eş başkan seçilirken, Schwerdtner oyların yüzde 80'ini alarak seçildi. Eski eş başkanlar Janine Wissler ile Martin Schirdewan, birkaç ay önce tekrar aday olmayacaklarını açıklamışlardı.

VAN AKEN: ÜLKEDE ARTIK MİLYARDER OLMAMALI

2007 ile 2017 yılları arasında Sol Parti federal milletvekili olan ve Greenpace'de çalışan biyolog van Aken, kurultayda tanıtım konuşmasında, “Bu ülkede artık milyarder olmamalı” dedi. Almanya'nın en zenginlerinden olan Susanne Klatten'i örnek veren van Aken, Klatten'in geçen yıl saatte 1,1 milyon euro kazandığını, bu kazancın hiçbir makul gerekçe ile haklı çıkarılamayacağını söyledi. Yeni eş başkan, Sol Parti'nin insanlar için yeniden umut olması gerektiğini belirtti, “Ben artık insanlara ne kadar kötü durumda olduklarını anlatmak istemiyorum” dedi.

Partiye 14 ay önce üye olan gazeteci İnes Schwerdtner da Sol Parti'nin yeniden umut olması gerektiğini belirtti, “Sol Parti, Doğu'nun da umudu olan bir sol parti olmalı, insanlar için inandırıcı olmalı” görüşünü ifade etti. Schwerdtner, bir parti kariyeri olmadığını, sosyalisti biri olduğunu, bunun için de sosyalist bir partiye katıldığını söyledi.

PALZER: WİSSLER VE SCHİRDEWAN'IN İSTİFALARI GEÇ GELDİ

Alman Birinci Televizyonu'nun (ARD) haber kanalı Tagesschau'da Kerstin Palzer, eski eş başkanlar Wissler ve Schirdewan'ın istifalarının geç geldiği görüşünü ifade etti. Sol Parti'ni doğu eyaletlerinde insanların dertleriyle ilgilenen parti olarak görülürken, artık yok olma noktasına geldiğini belirtti. Eylülde yapılan seçimlerde Brandenburg eyalet meclisi dışında kaldığını, Saksonya'da kıl payı eyalet meclisinde kaldığını hatırlattı. Sahra Wagenknecht'in ayrılmasının, partiye beklenen çok zarar verdiğini ifade eden Palzer, bununla birlikte Batı'da gençler ve akademisyenlerden partiye katılımlar olduğunu bildirdi. Yeni eş başkanların kapı kapı dolaşarak, partiye oy kazandırmak istediklerini ancak kurultaydan seçmenlere yönelik açık bir mesajın çıkmadığı görüşünü savundu.

'YENİ EŞBAŞKANLARIN ÖNÜNDE BÜYÜK GÖREVLER VAR'

Münih'te yayımlanan Süddeutsche Zeitung, yeni eş başkanların önünde büyük görevler bulunduğunu, bunun ilkinin gelecek yıl yapılacak Federal Meclis seçiminde partinin yüzde 5 oy sınırını aşıp Federal Meclis'te kalmasını sağlamak olduğunu yazdı. Diğer önemli görevin ise toplumda sağa kaymayı önlemek olduğunu ifade etti. Partinin diğer önceliklerinin, gelir dağılımında adaleti sağlamak, silah ihracatı ile ABD'nin Almanya'ya roket yerleştirmesini engellemek olduğunu belirtti. Sol Parti'nin insanların güvenlerini yeniden kazanmasının da partinin var olma mücadelesinde hayati önem taşıdığını vurguladı.

'PARTİDE BİRLİK VE AÇIKLIK SAĞLANMALI'

Der Freitag gazetesinde yer alan yorumda Sebastian Friedrich, Sol Parti'nin tarihinin en büyük krizini yaşadığı görüşünü ifade etti. Kurultaydan 'yeni bir başlangıç' ve 'birlik sinyali' çıkması gerektiğini belirten Friedrich, öncelikle parti içinde birlik sağlanması gerektiğini vurguladı. Geçmişte parti içindeki ayrılıkları hatırlattı, kurultayda büyük çoğunluğun birlik konusunun önemini kavramış göründüğünü ifade etti. Bunun yanı sıra, partinin siyasi konumunda da açıklığa ihtiyaç olduğunu ifade etti. Sahra Wagenknecht ayrılmadan önce de partinin oylarının anketlerde çok düşük göründüğünü, Federal Meclis'te kalmanın partinin en öncelikli amacı olduğunu belirtti.