Altın, dolar ve euroda istikamet belli oldu: Üçünden biri yükselecek

ALTIN VE BORSA YATIRIMCISI
İÇİN KAZANÇLI BİR HAFTAYDI

Gerek yurtiçi gerekse yurtdışı gelişmeler, bu hafta altın ve borsanın yükselişini getirdi. Gram altın 2,500 TL’nin üzerine çıkarak haftayı tamamladı. BIST 100 endeksi, en düşük 10,254.36 ve en yüksek 10,944.72 puanı gördükten sonra geçen haftayı, önceki hafta kapanışına göre yüzde 1.91 değer kazanarak 10,851.78 puandan tamamladı. 24 ayar külçe altının gram satış fiyatı geçen hafta yüzde 2.12 artışla 2,504 TL'ye, Cumhuriyet altınının satış fiyatı da yüzde 1.19 yükselerek 16,393 TL'ye çıktı. Bir önceki hafta sonu 4,066 TL olan çeyrek altının satış fiyatı 4,114 TL'ye yükseldi. ABD Doları yüzde 0.3 değer kaybederek 32.72 TL'ye inerken, Euro ise yüzde 0.77 artışla 35.39 lira seviyesine geldi. Yatırım fonları yüzde 0.48 ve bireysel emeklilik fonları yüzde 1.18 değer kazandı. Yatırım fonları içinde en çok kazandıran yüzde 1.08 ile 'Hisse Senedi' fonları oldu.

ONS ALTIN YÜKSELME
POTANSİYELİNİ KORUYOR

Borsa İstanbul, gerek kredi derecelendirme kuruluşlarının not artırımlarını gerekse kredi risk primi (CDS) puanındaki düşüşü satın aldı. Kredi derecelendirme kuruluşlarının yeni kredi notu artırımlarına kadar borsa yatırımcısını motive edecek bir başka gelişmenin kısa vadede ortaya çıkması mümkün değil. Ekonomide soğumanın şirket ciroları ve karları üzerindeki yansımalarını da giderek daha fazla hissedeceğimizden dolayı, bazı sektörler hariç yatırımcıyı çekecek pek fazla hisse de yok. Döviz cephesinde ise yukarı doğru bir hareket beklemek pek mümkün değil. Fed’in büyük olasılıkla yılın son çeyreğinde faiz indirimine gidecek olması, Avrupa Merkez Bankasının (AMB) ise iki ay aralıklarla da olsa faiz indirimini sürdürmesi bekleniyor. Yani gerek dolar, gerek de Euro’da ciddi artışlar olmayacak. Altına gelince... Altın şimdilik yukarı yönlü hareketi devam ettirecek yatırım aracı olarak öne çıkıyor. Gerek faiz indirimleri, gerek küresel gerilimler gerekse merkez bankalarının altın talebi ons altının yükselişini destekleyecek gibi görünüyor. Bu aynı şekilde diğer değerli metaller için de geçerli...

EMEKLİ MAAŞLARINDAKİ
ARTIŞ NETLİK KAZANDI

Geçen hafta TÜİK, haziran ayına ilişkin tüketici ve üretici fiyat endekslerini yayımladı. Veriler aylık bazda bir yılın en yavaş enflasyonuna işaret etti. Tabii TÜİK verilerine göre!.. Milyonlarca emekli, memur ve memur emeklisinin alacağı zam TÜİK'in haziran ayı enflasyon verisiyle netleşmiş oldu. İşçi emeklisinin zam oranı yüzde 24.73 olurken, memur ve memur emeklisi de yüzde 19.30 zam alacak. Yani maaşlara yapılan zamlar, gerçek enflasyonun bir kez daha altında kalacak. Yine bu veriler ışığında, TÜFE bazlı reel efektif döviz kuru 61.9 ile 2021 Eylül ayından bu yana en yüksek seviyeye çıktı. Geçen hafta Sermaye Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un yürürlüğe girmesinin ardından kripto varlıklara ilişkin sürecin ayrıntıları açıklandı. 'İSO Türkiye imalat satın alma yöneticileri endeksi' (PMI) haziranda 47.9’a gerileyerek, üçüncü ay üst üste eşik değer olan 50’nin altında kaldı ve bu yılın en düşük seviyesine indi. Ekonomide soğumanın etkilerini sanayide gözlemleyebiliyoruz. Yakın zamanda istihdama yansımalarını da daha net göreceğiz. Enflasyonda ise TCMB’nin beklentisi olan yüzde 38’e ulaşmak imkansız görünüyor.  

ERTELENEN ZAMLAR VE ÖTV
ARTIŞLARIYLA YÜZLEŞİYORUZ

Siyasi sebeplerle ertelenen pek çok ürüne zam, geçen hafta ardı ardına geldi. Akaryakıta ÖTV zammı yapıldı. Benzin, motorin ve otogazda (LPG) maktu ÖTV tutarları altı aylık üretici enflasyonu kadar zamlandı. Benzin ve motorinde yaklaşık 2’şer TL'lik vergi zammı oldu. Sigara ve alkollü ürünlerin ÖTV'si de yüzde 19.49 arttı. Artık 50 cl.'lik bir kutu biranın fiyatı 70 TL! Bu zamların ardından, TÜİK'in 'oynanmış' verileriyle bile temmuz enflasyonunun haziran enflasyonunun altında gelmesi mümkün görünmüyor. Bu ürünlerdeki fiyat artışlarının TÜFE'ye en az 0.75 puan etkisi olması bekleniyor. Buna daha önce yapılan elektrik zammının etkilerini de ayrıca eklemek gerek. Özellikle akaryakıtta ÖTV artırımının başta gıda fiyatları olmak üzere pek üründe fiyat artışlarına sebep olacağı aşikar. Her ücret zammından sonra etiketlere bu zam oranlarının üzerinde bir ekleme yapıldığını da unutmamak gerek.