Altın zirveye demir attı
BIST100 endeksi haftayı yüzde 5.46 kayıpla tamamdı, doların satış fiyatı yüzde 0.59 değer kazandı.Altında yüzde 2.21 seviyesinde olan değer artışın sürmesi bekleniyor. Gram altın 2 bin TL'yi bulabilir
SON HAFTALARIN BİR KLASİĞİ: YİNE ZİRVEDE ALTIN VAR
Geçen hafta, BIST 100 endeksi haftayı yüzde 5.46 kayıpla 7,557 puandan tamamladı. Endeks, en düşük 7,553, en yüksek 8,010 puanı gördü. Borsa İstanbul Hizmetler Endeksi yüzde 6.07 kayıpla 6,839.34 puan, Teknoloji Endeksi yüzde 7.73 azalışla 9,595.45 puan, Mali Endeksi yüzde 4,47 azalışla 8,063.93 puan, Sanayi Endeksi yüzde 6.67 azalışla 11,513.23 puan oldu. 24 ayar külçe altının gram satış fiyatı yüzde 2.21 değer artışıyla 1,942 TL’ye, Cumhuriyet altınının satış fiyatı da yüzde 2.20 kazançla 13,051 TL’ye yükseldi. Pazar günü itibarıyla, gram altın 1,928.52 TL’den işlem görüyordu. Doların satış fiyatı yüzde 0.59 değer kazanarak 29,2160 TL, Euro’nun satış fiyatı ise yüzde 1.62 artışla 32,2250 TL oldu. Geçen hafta 36,9020 TL olan İngiliz Sterlininin satış fiyatı, bu hafta yüzde 0.77 artarak 37,1850 TL’ye yükseldi. İsviçre Frankı ise önceki haftaya kıyasla yüzde 2.46 kazançla 34,3370 TL’den alıcı buldu. Altındaki artışın sürmesi bekleniyor. Ons altın 2024 Ocak ayında 2,100 dolar, gram altın ise 2,000 TL’yi bulabilir.
POLİTİKA FAİZİNDE GEVŞEME İÇİN ERKEN BİR KARAR
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), piyasa beklentilerine paralel olarak politika faizini yüzde 42.50 seviyesine çıkardı. Karar metninde kasım ayında sınırlı bir artış kaydeden manşet enflasyonun son enflasyon raporunda sunulan görünümle uyumlu seyrettiği, yurtiçi talebin mevcut seviyesi, hizmet fiyatlarındaki katılık ve jeopolitik risklerin enflasyon baskılarını canlı tuttuğu belirtildi. Parasal sıkılaştırmanın finansal koşullara yansımasıyla yurtiçi talepteki dengelenmenin devam ettiğini belirten TCMB enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarında sınırlı bir iyileşmenin başladığını vurguladı. Büyük olasılıkla, TCMB, 2024 Ocak ayında bir faiz artırımı daha yapacak. Sonrasında yerel seçimler sürecinde başka bir faiz artırımı beklenmemeli. Buna Cumhurbaşkanı ve AK Parti yönetiminin de izin vermeyeceğini tahmin etmek zor değil. Durum buyken, TCMB 500 baz puanlık bir artırım yapsa daha önalıcı olmaz mıydı?
TCMB NASIL BU KADAR İYİMSER OLABİLİYOR?
Dış finansman koşullarındaki belirgin iyileşme, rezervlerde süregelen artış, talepteki dengelenmenin cari işlemler hesabına desteği ve Türk Lirası varlıklara yurtiçi ve yurtdışı talebin güçlenerek artması, döviz kuru istikrarı ve para politikasının etkinliğine güçlü katkıda bulunuyor. Bu çerçevede, aylık enflasyonun ana eğilimindeki düşüş sürüyor! Bu yorum TCMB’ye ait... Bir ölçüde doğru olmasına karşın, güçlü bir olumlu değişim olduğunu söylemek için biraz fazla iyimser bir yaklaşım. Hele ki enflasyon verileri bu kadar şaibeliyken! Gerçekten dezenflasyonun tesisi için gerekli parasal sıkılık düzeyine önemli ölçüde yaklaşıldı mı? Parasal sıkılaştırma hızını yavaşlatırken parasal sıkılaştırma adımlarının en kısa zamanda tamamlaması, gerçeklere ne kadar uygun? Enflasyon 2024 Mayıs ayına kadar artışını azalan oranda sürdürse bile yüzde 36’lık beklentiyi yakalaması mümkün mü? Yoksa Nisan 2024 başında, yani seçim sürecinden sonra tekrar sıkılaştırmaya dönmek mi gerekecek? Peki öyleyse TCMB, fiyat istikrarının kalıcı tesisi için gerekli parasal sıkılığın gerektiği müddetçe sürdürüleceği mesajını niye verdi?
SENDİKA YÜZDE 116 İSTİYOR, İŞVERENİN TEKLİFİ YÜZDE 35!..
Metal işkolunda 140 bin işçiyi ilgilendiren toplu sözleşme görüşmeleri yüksek gerilime sahne oluyor. Sadece metal iş kolunda değil, beyaz eşyadan otomotive ve büyük yan sanayi kuruluşlarına kadar sanayi işletmelerini kapsayan toplu sözleşme görüşmelerinde uyuşmazlık zaptı tutulurken sendikalar grev hazırlığı yapıyor. Metal iş kolunda, en çok üyesi bulunan Türk Metal kıdem ve sosyal haklar da eklendiğinde ilk altı ay için yüzde 119 zam talep ederken, aynı dönem için Metal Eşya Sanayicileri Sendikası (MESS) yüzde 35 zam teklifinde bulundu. Ekonomik krizin faturasını zaten temel ihtiyaçlarını karşılamakta büyük sıkıntı yaşayan çalışanlara yüklemek ciddi sosyal sorunlara neden olabilir. Öte yandan işvereni yüzde 50 üzerinde bir zamma ikna etmek de pek mümkün görünmüyor. İktidarın en büyük korkusu işsizliğin artması, hele ki seçim sürecinde... Pazarlıklar çok zorlu geçecek gibi... Sonuçta yine en büyük fatura çalışana kesilecek, bu da neoliberal AK Parti’nin bir klasiği!