Altınok’tan Yavaş’a: Hedef Cumhurbaşkanlığı, Ankara’yı hobi olarak görüyor

ANKARA - 31 Mart yerel seçimleri için geri sayım başladı. Ankara’da AK Parti adayı Turgut Altınok ile CHP’nin adayı Mansur Yavaş arasında kıyasıya bir yarış var. Dört dönem Keçiören Belediye Başkanlığı yapan Altınok, Yavaş yönetimindeki Ankara’nın ruhunu kaybettiğini iddia ediyor, “Ankara 31 Mart’ta ya bir dünya başkenti ya da büyükköy olacak” diyor. “Yavaş’ın 'Az laf, çok iş' sloganını 'İşi olanın lafı olur. İşi yok ki lafı olsun' sözleriyle eleştiren Altınok, metrodan kavşaklara onlarca vaatte bulunuyor, sosyal yardımları daha da artırma sözü veriyor.

Altınok seçim sürecinde mal varlığı tartışmaları ile gündem oldu. Açıkladığı liste de yeni soruları beraberinde getirdi. Mal varlığının belediye başkanı olduktan sonra azaldığına dikkat çeken Altınok, rakibi Yavaş ile ilgili Londra’da ev aldığı iddiasını gündeme getirdi, “Öyle bir abartıyorlar ki, 'Monako kadar' falan. Sayın Büyükşehir Belediye Başkanı'na (Mansur Yavaş) sorsunlar. Londra'da daire aldı mı? O Londra'daki daire ile Bala'da kaç bin dönüm arazi alabilir? Dünyanın en pahalı şehri Londra. Altınok'un Londra'da evi yok. Altınok'un neyi varsa kadim vatanımız Türkiye'de” dedi. Altınok, ticari işlerinin şirket üzerinden devam ettiğini, kendisinin sadece bir emekli maaş hesabı olduğunu söyledi.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Turgut Altınok’un sorularımıza yanıtları özetle şöyle oldu:

‘BİZ PROJE BANKASIYIZ, RAKİBİMİZ PROJE FAKİRİ’

Tecrübeli bir başkansınız, 4 dönem Keçiören Belediye Başkanlığı'ndan sonra şimdi büyükşehir adayısınız. Yaklaşık 1.5 aydır sahadasınız. Ankaralı size neden oy versin?

Ankaralılara anketlerde, “Ankara’nın problemlerini kim çözer” diye sorduğunuzda “Altınok çözer” diyor. Ankara’da ciddi bir trafik, altyapı problemi var. Yağmurlarda ilk defa 7 vatandaşımız öldü. Altyapı problemini kim çözer, Ankara’ya metroyu kim yapar, fuar alanını kim yapar, işsizlik problemini kim çözer, kira artışlarını kim önleyebilir, kimin projesi var, Altınok’un projesi var. Kadın, genç, engelli, toplumun her kesimi için birçok projemiz var. Biz proje bankasıyız, rakibimiz maalesef proje fakiri. Aradaki fark bu.  

 ‘ANKARA BU DÖNEM RUHUNU KAYBETTİ’

“Yavaşlayan Ankara için hızlanma zamanı” diyorsunuz. Ankara’nın son 25 yılında Melih Gökçek var. Kıyaslama yapsanız, nerede nasıl yavaşladı Ankara?

Sayın büyükşehir belediye başkanı şehre 'mega projelerim yok, çılgın projelerim yok' diyor. Bir büyükşehir belediye başkan adayı bunu söyleyebilir mi? Sen o zaman gidip bir kasabaya, ilçeye belediye başkanı adayı ol. Belediye başkanlarının vizyonu şehirdir. Şehirlerin vizyonu belediye başkanlarıdır. Ciddi bir ulaşım problemi oldu, yeteri kadar otobüs almadı, yeni alternatif yollar, bulvarlar, yeteri kadar altgeçit üstgeçit, köprü kavşak yapmadı. 5 yılda 58 kilometre metro yapacağım demiş, 5 santimetre metro yapmamış. Izgara ve mazgalları temizlemedikleri için 7 kişi ölmüş. Belediye şu an mazgalları dahi temizleyemiyor. Ankara bu dönem ruhunu kaybetti.

‘ANKARA 31 MART’TA YA BİR DÜNYA BAŞKENTİ YA DA BÜYÜKKÖY OLACAK’

“Yavaş”ladı bu dönem!

Çok yavaşladı. Ankara bu dönem büyükşehirden bir Başköy oldu. 31 Mart’ta Ankara ya bir dünya başkenti olacak veya büyükköy olacak. Ya bir dünya başkenti, yaşanabilir bir başkent veya büyük bir köy.

Metro eksikliğinden bahsettiniz. Ama Gökçek döneminde yapılan Keçiören metrosu tamamlanamayınca Ulaştırma Bakanlığına devredilerek yapımı bitirildi. Bunun kolay bir iş olmadığı anlatılıyor, sizin kaynağınız ne olacak?

Kaynak uzaydan gelmeyecek, kaynak zaten var. Bizdeki kaynakları değerlendirirsek olur. Problem kaçak çok. Rüşvet, saltanat israf ve kötü yönetim (var). Lafta değil, gerçekte adaletli olacaksınız, ihaleleri gerçekte şeffaf yapacaksınız.

Bu dönem ihalelerin canlı yayınlandığını görüyoruz.

Yüzde 70-72’sini zaten yayınlayamıyorsunuz, çünkü doğrudan teminle alıyorsunuz. Şu an bütün ihaleleri kurumlar canlı yayınlamak zorunda zaten. İhale kurumu böyle bir sisteme geçti. O masadaki ihale dönemi bitti.

’KEÇİÖREN’DE İHALE ALIP ZENGİN OLAN BİR KİŞİ YOKTUR’

Siz ihalelerde şeffaflık sözü veriyor musunuz?

Söz vermeye gerek yok, yıllardır bizim yaptığımız bu. Ben 20 yıldır belediye başkanlığı yapıyorum. Bütün ihalelerde en düşük fiyatı kim verdiyse bizde ihaleyi o almıştır. Keçiören Belediyesi'nde ihale alıp, imar rantından zengin olan bir kişi yoktur. Biz sahte değil vatandaşı kandıracak şekilde değil, gerçek yapıyoruz bunu.

‘ANKARA YATIRIMDA ONUNCU SIRADAN 27’NCİ SIRAYA GERİLEDİ’

Rüşvet, yolsuzluk olmasın bu işler yapılıyor diyorsunuz ama diğer taraftan rakibiniz, bazı projelere onay alamadıklarını söylüyor.

Doğru söylemiyor. Eğer büyükşehir belediye başkanlarını hükümetimiz cezalandırmak, engellemek istese, hazine garantili borçları keser, o zaman bu belediye başkanları 3 ay sonra makamlarını bırakıp kaçmak zorunda kalırlar, maaş ödeyemezler. Ankara Büyükşehir Belediyesi bütçesinin yüzde 90’ı merkezi hükümetten geliyor. Mansur Yavaş göreve geldiğinde Ankara Büyükşehir Belediyesi 30 büyükşehir belediyesi arasında yatırımda onuncuymuş, şu an yirmiyedinci. Ankara büyükşehirin ne kadar kötü yönetildiğinin göstergesi.

Bu dönem yatırımdan çok yardımlara ağırlık verildiği söyleniyor.

Tam aksi. Diğer belediye başkanlarımız daha çok yardım yapıyor bütçe oranına göre. Yavaş gelmeden önce belediye bütçesinin yüzde 8’i yardım ve desteklere veriliyormuş, Yavaş döneminde bu 3.7’ye düşmüş. Tam tersi yardımları artırmamış düşürmüş.

Siz sosyal yardımlara devam edecek misiniz? Nasıl bir sistemle devam edeceksiniz?

O yüzde 4’ü 10’a çıkaracağız. Emekli vatandaşlara 1000 TL değil, 5 bin TL. 400 lira et parasını 2 bin 500 TL’ye çıkaracağız. İsteyen etini, sütünü alsın, isteyen çocuğuna bisküvi alsın. Vereceğimiz kartlar mahallede geçerli olacak. Küçük esnafı da böylece desteklemiş olacağız. 500 TL doğalgaz desteğini 1000 TL’ye çıkaracağız, 3 ay değil 4 ay vereceğiz. Üniversite öğrencilerimize ulaşımı ücretsiz yapacağız, tüm emeklilerimize ulaşım ücretsiz olacak…

‘SOSYAL YARDIMLAR ARTARAK DEVAM EDECEK REKLAM OLMAYACAK’

Birçok vaatte bulunuyorsunuz ama bu vaatlerin ne kadarını kendi belediyenizde hayata geçirdiğiniz soruluyor?

Biz 30 yıl önceden yapıyoruz bunu. Ama reklam yapmıyoruz. Ahlaki de bulmuyorum bunu. Efendim, yardım yapıyoruz, bilboardlarda bir tane reklamımız yok. 20 bin öğrenciye her yıl kırtasiye desteği veriyoruz, bir tane fotoğrafım yoktur. Duvar'da bir tane 'yardım yapıyoruz' diye çocuklarımızın reklamı yoktur. Sağ elin verdiğini sol eliniz duymayacak. Kimse kimseye sadaka vermiyor. Bu insanları rencide etmektir. Eskiden bunu çok eleştiriyorlardı, 'makarnacılar' diyen kendileriydi, acıdır, vatandaşlara hakaret ediyorlardı ama bizde reklam yok. Bunlar artarak devam edecek ama reklam olmayacak.

Rakibiniz “en çılgın projemiz kente getirdiğimiz adalet, kardeşlik, güven duygusu” dedi. Sizin en çılgın projeniz nedir?

Bu proje değil ki. Belediye başkanı ama projeden haberi yok. Keşke dediğini yapmış olsa, ama adaletsizlik getirdi, herkesin başkanı olamadı. Ayrımcılık yaptı, şimdi herkesi tehdit ediyor. CHP’li belediye başkanlarına oy vermezseniz ayağınıza pranga takarsınız, diyor.

'ANKARA’YI HOBİ GİBİ GÖRÜYOR'

Eski bir görüntü değil mi?

Kendi sesinden. Ne yalan ne çamur ne de iftira var, ben de olmaz. Tehdit ediyor herkesi maalesef. Biz kimseyi tehdit etmiyoruz. Biz bütün şehrin belediye başkanı olduk. Keçiören’de adaletli hizmet ettim. Ankara hayalet bir şehir oldu. Ankara 9’dan sonra ışıkları sönen bir şehir oldu. Büyükşehir belediye başkanı da Ankara’yı seçimden seçime hatırlıyor. Zaten Ankara’yı görmüyor ki. Cumhurbaşkanı adayı oldu, sonra Cumhurbaşkanı yardımcısı adayı oldu. Bunlar bitince Ankara’yı hatırlamaya başladı. Ankara’yı hobi gibi görüyor.

Sizin Ankara için en çılgın projeniz nedir?

Altınok proje bankası, o proje fakiri. Kuleyi açıyoruz, bu bir proje. Kale tarihe atılan bir imza. Ankara’ya uluslararası bir sergi salonu kazandıracağız. Bir tane yeni kapalı spor salonu yok.

Ankara seçimi için “iki milliyetçi aday yarışıyor” yorumu yapılıyor. Ortak bir siyasi kültürden geliyorsunuz. Yavaş ile farkınızı nasıl açıklarsınız?

Ben MHP’de il başkanı iken o da Beypazarı ilçe başkanıydı. Milliyetçilik lafla olmaz, icraatla, eserlerle olur. Seçimden seçime milliyetçi olunmuyor. Türk milliyetçiliği, Türk dünyası adına 5 yılda yaptığı hiçbir şey yok. Bir de o söyler yerine getirmez, biz yaparız.

‘İŞİ OLANIN LAFI OLUR’

‘Az laf çok iş diyor...’

İşi olanın lafı olur. İşi yok ki lafı olsun. Duvarlarda boy boy resimleri var. Keşke o resimleri yerine eserleri, yaptığı hizmetler olsaydı. Bu yaptığı kampanya 2-2.5 milyar lira. CHP’nin hazineden aldığı bütün yardımı verin Ankara kampanyasına yetmez. Bu değirmenin suyu nereden geliyor?

'ANKARALIYA 100 PROJE SÖZÜ VERDİ, 90 TANESİNİ YAPMADI'

Sayın Yavaş Ankaralıya 100 proje sözü verdi, kitapçık elimizde, 90 tanesini yapmamış bunun. Büyük projeler; diyelim ki metro demiş 58 kilometre; 5 santim yok. Böyle küçük işler de demiş. Bisiklet yolu yapacağını söylemiş 25 kilometre. Öyle bir yol da yok. Gördüğünüz bir yer varsa bize söyleyin. Efendim teknoloji üniversitesi, bilim üniversitesi, bilişim üniversitesi; bir tanesini bile yapmamış. 18 tane parça parça sözü var; bir tanesi de şu; engelliler için rampa. Biz bunu yıllar önce yapmışız. Onu bile şu an yapamamışsın.

'16.5 MİLYAR BORÇLANMIŞ, 16.5 MİLYARLIK YATIRIM YOK'

Sattığı 9 milyarlık gayrimenkul var. 5 yılda 300 milyar bütçe geçti elinden. 3 buçuk milyar borcu varken şu anda 20 milyar borcu var. 16 buçuk milyar borçlanmış. Ankara'da 16 buçuk milyarlık yatırım yok. SGK'ya 8 milyar borcu var.

'BELEDİYE ÖZEL ŞİRKET OLSAYDI PATRON MANSUR YAVAŞ'I GÖREVDEN ALIRDI'

Acıdır; Ankara Büyükşehir Belediyesi borç batağındadır. Bütün şirketleri zarardadır. Sayın Yavaş'ı özel bir şirketin başına koysanız patron çoktan görevden alırdı. Çünkü şirketi batırmış, Ankara Büyükşehir Belediyesi'ni yönetememiştir. Belediye özel bir şirket olsaydı batmış olacaktı.

'A TAKIMI DİYE BİR ŞEY YOK, İÇKİ YASAĞI DA YOK'

Size dair kamuoyunda bazı yerleşmiş yargılar var. Keçiören'de başkanlık yaptığınız dönem için içki yasağı, A takımı, pazarlarda bağırmayı yasaklamanız konuşulur. Siz o dönemi hatırlayanlara ve yaşam tarzı endişesi taşıyanlara ne söylersiniz?

Keçiören'de her türlü insanımız yaşam tarzını sürdürüyor. İçki yasağı yok ki bizde. Yüzlerce içki satan yer var Keçiören'de. A Takımı diye bir şey zaten yok. O iddiada bulunan gazete, muhabirler mahkeme kararıyla tazminata mahkum oldu. Yargıtay da onadı. Keçiören'in pazarlarında huzur var. Pazarlarımıza Ankara'nın her yerinden vatandaş alışverişe geliyor. Hakaret yok, bağırma yok, disiplin var. Aldığınızı tartıyorsunuz. Fiyatlar da diğer pazarların yüzde 50'si. Ve daha kaliteli, taze. Ayrıca akşam saatlerinde Çankaya'da sokağa çıkamayan vatandaşlarımız Keçiören'e geliyor. Atatürk Botanik Bahçemiz. Çöplükten gül bahçesi yaptık. Ben gezerken diyorlar ki 'Başkanım parklarımız, pazarlarımız, sokaklarımız Keçiören'in sokakları gibi huzurlu olsun' diyorlar. Gençlerimiz ikiye üçe kadar parkta oturuyorlar.

'MAL VARLIĞIM BELEDİYE BAŞKANI OLDUKTAN SONRA AZALDI'

Mal varlığınızı da konuşmamız gerekiyor. Son günlerin önemli tartışması. 'Ankara'yı zaten almış' diye espri yapanlar var.

Ne zaman almışız ama.

Mal varlığınızı açıkladınız ama iki soru var. Birincisi; babanız bu mal varlığını nasıl edindi? İkincisi mal varlığı sadece gayrimenkul değildir. Banka hesabınız, ziynet eşyaları eksik değil mi?

Babam üçüncü kuşak tüccardır. Ben dördüncü kuşağım, çocuklarım beşinci kuşak. Şu etik değerleri herkesin anlaması lazım; orada ne varsa tamamı belediye başkanı olmadan önce edinilen gayrimenkullerdir. Halbuki belediye başkanı olduktan sonra bizim ticaretimiz devam ediyor. Bırakın onu, mal varlığımız azalmış. Bir de sattıklarımız var. Onu da gördünüz mü? Yani mal varlığımız çoğalmamış azalmış.

‘YAVAŞ'A SORSUNLAR; LONDRA'DA DAİRE ALDI MI?’

Öyle bir abartıyorlar ki, 'Monako kadar' falan. Sayın Büyükşehir Belediye Başkanı'na sorsunlar. Londra'da daire aldı mı? O Londra'daki daire ile Bala'da kaç bin dönüm arazi alabilir? Dünyanın en pahalı şehri Londra. Altınok'un Londra'da evi yok. Altınok'un neyi varsa kadim vatanımız Türkiye'de?

Banka hesapları için ne dersiniz? Hiç hesabınız, hesapta paranız yok mu?

Benim bir tek emekli maaşım banka hesabımdadır.

'ŞAHSIMIN SADECE EMEKLİ MAAŞI HESABI VAR'

Onun dışında şirketler üzerinden mi yürüyor?

Diğeri bizim gayrimenkul ortaklığımız var kat karşılığı verdiğimiz. Kiralar geliyor oradan. Ama o şirketin. Şahsımın sadece bir devlet bankasında emekli maaşı hesabı var. 15 yıl görev yaptığım sürede hiçbir bankada hesabım olmadı. Emekli olunca mecburen bir bankada hesap açtım.

Belediye başkanlarının bazıları mal varlıklarını açıkladı. Milyar dolar mal varlığı olan var. 'O mal varlığını nereden aldınız?' diye bir sorsanız. Bizimki azalmış. Böyle de bir insan var, göreve geldikten sonra mal varlığı azalan. Ama hiç olmayan ve çoğalanlar da var.

‘MANSUR YAVAŞ'IN HEDEFİ CUMHURBAŞKANLIĞI’

Mansur Yavaş son kez aday olduğunu söyledi. Bunu 'belediye başkanlığı için ortaya konulan iddia iki dönemde gerçekleşir' diye açıklıyor ama 'bunu söyleyerek Cumhurbaşkanlığı adaylığını ilan etti' diyenler de var.

Tabii niyeti, hedefi Cumhurbaşkanı adayı olmaktır, Ankara olmayacaktır. Ankara'yı duymayacak, Ankara'ya vakit ayırmayacaktır. Bütün enerjisini ve ekonomisini geçen sefer olduğu gibi harcayacaktır.

‘TROLLERLE, FENOMENLERLE ANKETLERDE BİRİNCİ ÇIKTILAR, KILIÇDAROĞLU'NU EZDİLER’

Geçen dönem anketlerde partisinin genel başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun önünde çıkarttılar. Sosyal medyadaki fenomenlerle, trollerle, parayla kendilerini birinci çıkardılar. Genel başkanlarını ezdiler. Dolayısıyla akılları fikirleri cumhurbaşkanlığında olacak. Geçen dönem de bir dönem yapacağını söylemişti. Ama Sayın Yavaş'ın ne söylediğine değil ne yaptığına bakmak lazım. Eskiden Anadolu'da 'Büyük lokma ye büyük konuşma' derlerdi. Söylediklerinin tam tersini yapmış. 'Bir insan bunu söyledikten sonra nasıl bunu yapar?' dersiniz. İlkeli birisi bunu yapmaz. Ben yapamam.

Siz kendinize bir görev süresi biçiyor musunuz?

Ben kendime süre biçmiyorum. Bu benim dördüncü dönemim. Benim aday adaylığım zaten yoktu. Anket yapıldı, 'Aday ol' dediler, öyle olduk. Ama ben 'Bir dönem yapacağım, sonra yapmayacağım' deseydim, öyle yapardım.

‘DİJİTAL HAYVANAT BAHÇESİNE 160 MİLYON HARCAMIŞ, BUNA NE GEREK VAR?’

Geçen 5 yıl ANKAPARK'ı çok konuştuk. Siz de bunun milli servet olduğunu söylüyorsunuz. Nasıl bir projeniz var ANKAPARK için?

Bu Ankaralının parası ile yapıldı ve çürütüldü. Çürütenler sorumludur. Varsa usulsüzlük ilgili yerlere verin. Ama yapıldıktan sonra bu hizmetin başlaması gerekir. Sadece dinozor da yok orada. Sayın Mansur Yavaş gitmiş oraya dijital hayvanat bahçesi yapmış. Buna ne gerek var? Çocukların elinde telefon, iPad var. Zaten görüyor. 160 milyon para vermiş ona. Bunun hesabını da sormak lazım.

‘ANKAPARK'I AÇACAĞIZ’

ANKAPARK'ı biz açacağız. Ben açacağımı söyledikten sonra o da açacağını söyledi. Biz kırık dökük ne varsa tamir edeceğiz. Hayvanat bahçesi, doğal yaşam alanı yeniden gelecek Atatürk Orman Çiftliği'ne. Bir tropik sera yapacağız. Dünyadaki tropik iklimde yetişen bütün bitkileri göreceğimiz, dokunacağımız büyük bir tropik sera olacak orada. Büyük bir akvaryum projemiz de var.

‘AOÇ RUHUNU YAŞATACAĞIZ’

Atatürk Orman Çiftliği'nde Büyükşehir Belediye Başkanı 6 bin anıt ağacı kurutmuştur. Sulamadılar. Tarım Bakanlığımız da suç duyurusunda bulundu. Atatürk Orman Çiftliği'ni eski ruhuna yeniden yaşatacağız.

‘ANKARA’DA SAĞDUYU GALİP GELECEK’

Anketler ne söylüyor?

Vatandaşımız oyunu sandığa atmadan o oylara saygı duymak lazım. Biliyorsunuz Cumhurbaşkanlığı seçiminde Sayın Yavaş ve İmamoğlu iki defa basın toplantısı düzenlediler ve tüm Türkiye'ye yalan söylediler. CHP tabanına yalan söylediler. İnsanları kandırdılar. 'Biz yüzde 60'la kazanıyoruz. YSK'ya, TRT'ye, AA'ya inanmayın. Seçimi aldık. Sandıklara sahip çıkın' dediler. İnsanlar sokağa dökülseydi ne olurdu? Kardeşin kardeşe kırdırıldığı bir dönem olabilirdi. Allah'tan insanlarımız sağduyulu.

Bir şey kalmadı şurada. Ankara'da yapılan anketlerde Ankara'nın problemlerini Altınok'un çözeceği çıkıyor. Ankara'da sağduyu galip gelecek. Gerçek anket sokaktır, halktır. Bir 5 yıl daha Ankara böyle gidemez. Halk bunu görüyor. Ankara çileyi değil, güzel günleri hak ediyor.