14. Suç ve Ceza Film Festivali adaletsizlik kavramını irdeleyecek

14. Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali, yapay zekanın farklı alanlarda geliştirdiği uygulamaları hukuki ve ahlaki açıdan irdelenen iki film ve bir panelle tartışmaya açacak. 

Abone ol

DUVAR - Bu yıl 22-28 Kasım tarihleri arasında Prof. Dr. Adem Sözüer’in başkanlığında, Prof. Dr. Bengi Semerci’nin direktörlüğünde düzenlenecek 14. Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali, bu yıl farklı bölümlerde dikkat çekici yapımları izleyicilerle buluşturmaya hazırlanıyor. 

Bölümlerden biri de "Yapay Zekanın Yeni Marifetleri". Bu bölümde mahkemelerden ölüm sonrasına dek yapay zekanın sınırları, riskleri ve olanakları tartışmaya açılırken, Klasikler bölümünde festivalin temalarını ele alan, güncelliklerini hala koruyan başyapıtlar gösterilecek.

YAPAY ZEKANIN YENİ MARİFETLERİ

USCFF, yapay zekanın farklı alanlarda geliştirdiği uygulamaları hukuki ve ahlaki açıdan irdelenen iki film ve bir panelle tartışmaya açacak. 

Simon Casal imzalı "Yapay Adalet" (Artificial Justice) yakın bir gelecekte, İspanyol hükümetinin yargıçların yerine yapay zeka kullanma girişimini ve sistemin bir yargıç tarafından değerlendirilmesini konu alıyor. İnsani adalet sağlama yöntemini yapay zekanın dayandığı bilimsel ve olasılıksal yöntemle karşı karşıya getiren film, adalet sisteminin doğasını sonsuza dek değiştirecek bir teknolojinin doğuracağı sorunlar ve sonuçlar nedeniyle insanların katılım, ifade ve özgürlük için kalan alanlarını da sorguluyor. 

Filmin açtığı tartışmaya festival kapsamında bir panelde boyut kazandırılacak. 25 Kasım’da saat 13.00’da Beyoğlu Sineması’nda 'Yapay Adalet: Nesnellik mi, Çelişki mi?' başlıklı bir panel düzenlenecek. Bilişim uzmanı, mühendis, iş insanı ve yazar Füsun Sarp Nebil moderatörlüğündeki panelin konuşmacıları yapay zeka ve ceza hukuku alanında çalışma yürüten kriminolog, akademisyen Dr. Buket Abanoz Öztürk ve İTÜ Yapay Zeka ve Veri Bilimi ve Uygulamaları Araştırma Merkezi yönetim kurulu üyesi Prof. Altan Çakır olacak.

MEDYUM YAPAY ZEKA

Hans Block ve Moritz Riesewieck'in imzasını taşıyan "Ebediyen Sen" (Eternal You) adlı belgesel de ABD’de Kongre’nin dahi araştırdığı bir mesele olan, yapay zekanın ölmüş insanların sanal klonlarını yaratması konusunu ele alıyor. Belgeselde, ücretli bir hizmet sayesinde ölmüş yakınlarıyla sözlü, yazılı ve görsel iletişim kuran kullanıcılar, bu deneyimi yaratan teknoloji şirketleri, gazeteciler ve psikologlarla yapılan röportajlar aracılığıyla bu yeni teknoloji her yönüyle sorgulanıyor. 

GÜNCELLİĞİNİ KAYBETMEYEN KLASİKLER

14. Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali, Akademik Program teması “Adil Yargılanma Hakkı”na dikkat çeken, sinemanın başyapıtlarından oluşan bir seçki oluşturdu. Festival, bu filmlerin en çapıcılarından biri olan Orson Welles’in Franz Kafka’nın 1924 tarihli aynı adlı romanından 1963 yapımı uyarlaması "Dava"nın (The Trial) gösterimiyle başlayacak. Welles’in “en otobiyografik filmim” diye tanımladığı ve güncelliğini hala koruyan klasik, suçu bile söylenmeden dava açılan memur Joseph K.’nın sistem karşısındaki çaresizliğini konu alıyor. Romy Schneider, Anthony Perkins, Jeanne Moreau ve Akim Tamiroff başta olmak üzere yıldız bir kadroya sahip film, 60 yıl sonra restore edilen kopyasıyla bir kez daha beyaz perdede olacak. 

Brezilya Cinema Novo akımının ustası Glauber Rocha’nın toplumsal adaletsizliğe isyanı anlattığı filmlerinin en çarpıcı olanı "Kara Tanrı, Beyaz Şeytan" (Black God, White Devil) ilk gösteriminden 60 yıl sonra yenilenen 4K kopyasıyla izleyiciyle buluşacak. Film, kırsal kesimden yoksulluk, eşitsizlik, öfke, başkaldırı, cinayet ve intikam içeren, iki bölümden oluşan bir öykü anlatıyor. 

Geçen yaz hayatını kaybeden Alain Delon ve Fransız sinemasının usta oyuncusu Jean Gabin’in başrolleri paylaştığı, José Giovanni'nin yönettiği "Şehirde İki Adam" (Deux Hommes Dans La Ville) festivalde gösterilecek bir başka klasik. Polis soruşturmasından, mahkemelerden, infaz kurumlarına kadar adalet sisteminin içinde geçen ve birçok tartışma açan film, Fransa’da hala giyotinin kullanıldığı bir dönemde idam cezası karşıtlığıyla öne çıkmıştı.

(BÜLTEN)