16 çevre örgütünden Danıştay’a dava: Termik santraller kapatılsın

Mersin’den Ordu’ya, Artvin’den İzmir’e, Çanakkale’den Adana’ya 16 çevre örgütü, termik santrallerin kapatılması talebi ile Danıştay’a dava açtı. Konuyla ilgili yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanlığı’nın taleplere cevap vermediği belirtilerek, “Bizler de beşi Ekoloji Birliği bileşeni olan toplam 16 kurum, talebimizin zımnen reddedilmiş sayılmasından dolayı davamızı Danıştay'da açıyoruz” denildi.

Abone ol

ÇANAKKALE - Korona virüsü salgını ile mücadele başta olmak üzere, bulunduğu alanda üst solunum yolu rahatsızlıklarından çevre talanına kadar pek çok zararı olan termik santrallerin kapatılması talebi ile dün Çanakkale Adliyesi’nde Danıştay’a dava açıldı. 16 kurumun imzacısı olduğu dava ile ilgili yapılan açıklamada, “İklim krizine yol açan etmenlerden birisinin termik santraller olduğunu bilmeyen kalmadı. Bir sürü ülke termik santrallerini kapatıyor veya kapatmayı programına alıyor. Ancak bizim ülkemizde bu konuda alınmış hiçbir önlem olmadığı gibi yeni termik santrallerin açılması için üretim lisansları veriliyor ve ÇED süreçleri başlatılıyor. Oysa bırakın yenisini açmayı, tüm termik santrallerin adil bir dönüşüm programı ile acilen kapatılması gerekiyor” ifadeleri kullanıldı.

ÇANAKKALE’DEKİ TERMİK SANTRALLERİN 5’İ FAAL, 10’U YOLDA

Açıklamada, ikisi Çan’da, üçü Biga-Karabiga’da olmak üzere halihazırda çalışan beş adet termik santral olduğu, bunlara ek olarak da ÇED Olumlu kararı almış, ÇED süreci devam eden veya üretim lisansı almış yaklaşık 10 adet termik santral projesinin ise çalışmalarına devam ettiği ifade edildi. Hava kirliliğinin yoğun olduğu yerlerde korona virüsü ölümlerinin daha fazla görüldüğüne dikkat çekilen açıklamada, "Korona virüsü, termik santrallerden çıkan partikül maddelere yapışarak canlı kalabiliyor ve bulunduğu yerden daha da uzaklara taşınabiliyor. Nitekim pandemi başlangıcında sokağa çıkma yasağı ilan edilen iller arasına Zonguldak ilinin de alınması boşuna değildi. Zonguldak’ta yaşayan halk, termik santraller nedeniyle sağlığını zaten kaybetmişti” denildi.

‘CUMHURBAŞKANLIĞI TALEPLERİMİZE CEVAP VERMEDİ’

Anayasanın 104. Maddesine göre, Cumhurbaşkanı’nın “halk sağlığının ve halkın yaşam hakkının korunması” konusunda görev ve yetkisi olduğu hatırlatılırken, Danıştay’a açılan dava ile ilgili, “Küresel çapta iklim değişikliğine neden olan sera gazlarının %30'undan kömürlü teknik santraller sorumlu. Türkiye’de halen işletmede olan 30 adet kömürlü termik santralin üretim lisanslarının iptal edilerek bu santrallerin kapatılmasını, ayrıca henüz işletmeye alınmamış olan 7 termik santralin ise üretim lisanslarının iptalini istedik. Cumhurbaşkanlığı tarafından talebimize bugüne kadar herhangi bir yanıt verilmemiştir. Bizler de beşi Ekoloji Birliği bileşeni olan toplam 16 kurum olarak, talebimizin zımnen reddedilmiş sayılmasından dolayı Cumhurbaşkanlığı’nın söz konusu santralleri kapatması talebi ile davamızı Danıştay'da açıyoruz. Cumhurbaşkanlığı’nın daha önce çevre izni bulunmayan 6 adet santralin kapatılması konusunda gösterdiği hassasiyeti bu kez tüm santraller için kullanmasını ve santralleri kapatmasını istiyoruz” ifadeleri kullanıldı.

Davada imzacı olan kurumlar şu şekilde:

Adana Tabip Odası, Antakya Çevre Koruma Derneği, Çan Çevre Derneği, Çevre ve Tüketici Koruma Derneği-Adana, EGEÇEP, Erzin Çevre ve Tarihi Varlıkları Koruma Derneği, Erzin Turunçgil Üreticileri Birliği, Erzin Yeşilkent Sulama Kooperatifi, Erzin Ziraat Odası, İskenderun Çevre Koruma Derneği, Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği, Mersin Çevre Dostları Derneği, Ordu Çevre Derneği,Tarsus Çevre Koruma Kültür ve Sanat Merkezi Derneği, Yeşil Artvin Derneği ve Ziraat Mühendisleri Odası (DUVAR)