25 maddede Huffington Post yorumu: Referandum neden gayrımeşruydu?

Huffington Post gazetesinde yayımlanan bir makalede 'referandumun gayrımeşru olduğu' savunuldu, bunun için de 25 sebep sıralandı.

Abone ol

DUVAR - Dünya basınının, Türkiye'de cumhurbaşkanlığının yetkilerini genişleten ve yargıda köklü değişiklikler getiren referanduma ilgisi sürüyor. ABD'de etkili internet gazetesi Huffington Post'ta, 'referandumun gayrımeşru olduğunu' savunan bir makale yayımlandı; bunun için de tam 25 sebep gösterildi.

'Erdoğan'ın 'zaferi' niçin gayrımeşruydu' başlıklı makalede, "Oylamada doğrudan hile veya usulsüzlük olmasaydı bile, referandumun düzenleniş biçimi özgür ve adil seçimlerle dalga geçer gibiydi. Erdoğan'ın referandum öncesindeki iç ve dış politikası düşünüldüğünde, ABD ve AB şimdi Türkiye'nin NATO'daki rolünü, IŞİD'le mücadelede bir müttefik olarak kalabilme ihtimalini ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yönetiminde güvenilirliğini ciddi ciddi yeniden değerlendirmesi gerekiyor" denildi.

New York Üniversitesi'nden Alon Ben-Meir'in kaleme aldığı makalede, bu ifadelerin ardından "Hayata geçirildiğinde Türkiye'nin geleceği üzerinde vahim sonuçlara yol açacak ve ülkenin demokrasisinin tabutuna çivi çakacak referandumu gayrımeşru kılan en az 25 faktör var" denildi ve şu liste verildi:

1- Referandum, Temmuz 2016 darbesinden bu yana yürürlükte olan olağanüstü hal uygulaması altında yapıldı;

2- Referandum, ülke çapında korku ve endişeye yol açan bir tasfiye sonrasında düzenlendi;

3- Referandum, PKK ve IŞİD'in terör eylemlerinden kaynaklı sıkı güvenlik önlemleri altında yapıldı;

4- Muhalefet üyeleri bastırıldı, birçoğu hapse atıldı, bazılarına ateş açıldı veya dayak atıldı;

5 - Kişisel güvenlik endişesi, bir dizi görüşün ifade edilmesini engelledi;

6- Milyonlarca Türk, referandumun Türkiye'yi bir diktatörlük haline getireceğine inanıyor;

7- Oylama sırasında çok sayıda hile kamerayla kaydedildi;

8- Yeni anayasa, iktidar kullanımı üzerindeki denetime öldürücü bir darbe vuruyor;

9- 'Evet' kampanyası, muhaliflerine kıyasla medyada çok daha fazla yer buldu;

10- Profesyonel derneklerin 'Hayır' kampanyası yapmasına izin verilmedi;

11- Üst düzey yetkililer, 'Hayır' destekçilerini teröristlerle eşdeğer tutan kampanya söylemleri kullandı;

12- Erdoğan gücünü artırmak için referandumu yanlış bir şekilde halkın seçimi olarak yansıttı;

13- Kılpayı kazanılan zafer, Erdoğan'ın iktidar için yeterli yetkiyi almadığı konusunda güçlü bir işaret teşkil ediyor;

14- Mühürsüz olan yaklaşık 1 milyon oy geçerli sayıldı;

15- Referandum, yeni yönetim ilkesinin bir kişilik kültü olduğunu ortaya koydu;

16- Erdoğan, İslamcı tabanını harekete geçirmek için yabancı düşmanlarını ve komplo teorilerini becerikli bir biçimde kullandı;

17- Ülke içindeki ve uluslararası gözlemciler, sürecin yasallığına dair ciddi endişeler beyan etti;

18- Seçmenler, 72 maddeyi etkileyen 18 anayasa değişikliği konusunda tek bir pakette oy vermek zorunda bırakıldı;

19- Bilinçli bir tercih yapmaları için seçmenlere tarafsız bilgi verilmedi;

20- Toplantıları kamuoyuna kapalı olan Yüksek Seçim Kurulu şeffaf değildi;

21- OHAL kapsamında 100'den fazla gazetecinin hapse atılması ifade özgürlüğünü engelledi;

22- Gazeteler, televizyonlar ve radyo kanalları dahil, toplamda 158 medya kuruluşu kapatıldı;

23- Referandum öncesinde 1500'den fazla sivil toplum örgütü kapatıldı;

24- Toplanma özgürlüğü OHAL kapsamında kısıtlandı;

25- Korku nedeniyle ülkeden kaçan çok sayıda Türk oy veremedi.

'GERİ TEPME KAÇINILMAZ'

Alon Ben-Meir makalenin devamında birçoklarının Türkiye'deki kutuplaşmanın artacağını düşündüğünü aktararak, "Yeni toplumsal sözleşmenin aşırı derecede kırılgan bir toplumsal, siyasi ve ekonomik temele dayanmasının geri tepmesi kaçınılmaz" dedi. Ben-Meir, "Toplumun önemli bir kesiminin referandumun çalındığını düşünmesi nedeniyle, oylama meşruiyetten yoksun. Erdoğan'ın ciddi ölçüde kamuoyu desteği olmadan büyük bir ekonomik kalkınma programına girişmesi son derece zor olacaktır; bu da muhtemelen daha fazla ekonomik duraklama anlamına gelecek" yorumunu yaptı.

Makale, "Aydınlanmış, ilerici ve laik bir ülkede yaşama hayallerinin gözlerinin önünde kaybolduğunu gören Türkler için bunun üzücü bir gün olduğu açık" sözleriyle son buldu. (Dış Haberler)

MAKALENİN İNGİLİZCE TAM METNİ