3 bin 500 Ezidi kadın kayıp
Bugüne kadar IŞİD tarafından kaçırılan yaklaşık 3 bin Ezidi kadın, köle pazarlarından, derin internetten satın alınarak özgürlüklerine kavuşturuldu. Halen 3 bin 500 Ezidi kadının kayıp olduğu belirtiliyor... Ezidi cemaatinin etkin isimlerinden Ezidi Kültür Vakfı Başkanı Sosyolog Azad Barış, IŞİD’in Ezidiler’e yönelik katliamını ve kaçırılan kadınların kurtarılma hikâyelerini anlattı...
DUVAR - IŞİD’in (Irak Şam İslam Devleti) Irak’ın Musul kenti yakınlarındaki Şengal kasabasında yaşayan Ezidiler’e yönelik katliamının üzerinden dört yıl geçti. 3 Ağustos 2014’te tan vakti Şengal’e saldıran IŞİD, binlerce Ezidi’yi katletti, binlerce kadın ve çocuğu esir aldı. Kadınlar IŞİD’lilerin toplu tecavüzüne uğradı, ardında da köle pazarlarında ve derin internette (deep web) kurulan “köle pazarlarında” açık arttırmayla satışa çıkarıldı.
Ezidi kadın ve çocukların izlerinin bulunmaları ve özgürlüklerine kavuşmaları için uluslararası insani yardım kuruluşlarının desteği, Irak ve Suriye’nin kuzeyinden temsilcilerin de katılımı ile araştırma-çalışma-kurtarma grupları oluşturuldu. Bugüne kadar yaklaşık 3 bin kadın, köle pazarlarından, derin internetten satın alınarak özgürlüklerine kavuşturuldu. Halen 3 bin 500 Ezidi kadının kayıp olduğu belirtiliyor.
Ezidi Kültür Vakfı Kurucu Başkanı Azad Barış’ın verdiği bilgiye göre yaklaşık iki ay önce IŞİD’in Şengal’i işgali sırasında esir alınan Ezidi bir kız çocuğu Ankara’da örgütün belirlediği ücret karşılığı satıldı. Ezidi cemaati ve insani yardım kuruluşlarının “güvenli aracıları” vasıtasıyla kız çocuğu örgütten satın alınıp hızla yurt dışına çıkarıldı ve ailesiyle buluşturuldu.
3 AĞUSTOS 2014 IŞİD’İN KATLİAM GECESİ
IŞİD, Haziran 2014’te Irak’ın Musul kentini ele geçirdi. 3 Ağustos’ta da Şengal’e saldırdı. Kendilerini “İslam Devleti” adına Allah’ın askerleri, Ezidi cemaatini ise “kâfir-tanrı tanımaz” olarak niteleyen IŞİD, bu saldırıyı “cihadın kutsal seferi” olarak tanımladı.
IŞİD’in saldırısı sonucu bölgenin çevresinin güvenliğinden sorumlu olan peşmergenin ağır silahlarını bırakıp kaçmasıyla Şengal topraklarında katliam yaşandı. Şengal ve köylerinde erkekler din değiştirmeye zorlandı, kabul etmeyenler öldürüldü, kadın ve kız çocuklarına ganimet olarak el konuldu. Yaklaşık 5 bin kadın ve çocuk IŞİD tarafından kaçırıldı. Kadınlar önce Musul ardından Rakka’da kurulan “köle pazarlarında” satışa çıkarıldı.. IŞİD’in elinden kaçan Ezidiler’den 25 bine yakını Türkiye’ye sığındı. Yaklaşık iki yıl Türkiye’de kalan Ezidiler’in büyük bir bölümü Irak ya da Avrupa’ya gitti. Türkiye’de halen AFAD’a bağlı kamplarda 2 bin 500’e yakın Ezidi’nin barındığı belirtiliyor.
ŞENGAL’DEN MUSUL’A YOLCULUK: KADINLAR SADDAM OTELİ’NE YERLEŞTİRİLDİ
Ezidi cemaatinin etkin isimlerinden Ezidi Kültür Vakfı Başkanı Sosyolog Azad Barış, IŞİD’in Ezidiler’i hedef alması, Ezidiler’e yönelik katliam ve “savaş ganimeti” olarak nitelen kadınların kurtarılma hikâyelerine ilişkin Duvar’ın sorularını yanıtladı. Azad Barış, IŞİD’in 3 Ağustos 2014’te Şengal’de Ezidiler’e yönelik katliamı “cihadın önemli adımlarından biri olarak” tasarladığı görüşünde. Barış’a göre, IŞİD, Şengal saldırısıyla beraber esas korku imparatorluğunu kurdu ve bütün ötekilere etnik temizlik yapacağına dair bir işaret verdi. Dolayısıyla 3 Ağustos sabahı yaşananlar da çok önceden planlanmış bir ölüm projesiydi.
Azad Barış, IŞİD’in Şengal’i işgali sonrası “savaş ganimeti” olarak esir alınan kadınların önce Telafer’de okullara hapsedildiğini yaş, görünüm, sağlık durumlarına göre ayırdıktan sonra Musul’a gönderildiğini, burada da Dicle nehrinin kenarında bulunan Saddam Oteli’nde tutulduklarını anımsatıyor.
HÜCRE EVLERİNDE TOPLU TECAVÜZ VE İNTİHARLAR
Barış’ın “tanık anlatımlarına” dayandırarak aktardığı bilgilere göre Şengal’den kaçırılan Ezidi kadınları “savaş ganimeti” olduğu ve “dinen caiz” görüldüğü gerekçesiyle örgüt militanları tarafından defalarca toplu tecavüze uğruyorlar. Kadınlar bir hücre evinden diğer hücre evine gönderiliyor ve her evde aynı cinsel ve psikolojik şiddete maruz kalıyor. Tanık anlatımları, IŞİD militanlarının kadınlara günde üç kez toplu tecavüzde bulundukları yönünde. Onlarca kadın, toplu tecavüze uğradıkları hücre evlerinde başörtülülerini boğazlarına ilmik yapmak suretiyle yaşamlarına son veriyor.
KÖLE PAZARLARI KURULDU
Ezidi kadınlar bir süre sonra Musul ve Rakka’da kurulan köle pazarları ile Arap dünyasına, şeyhlere “cazibeli kâfirler” denilerek satılmaya başlanıyor. Azad Barış’ın aktardığına göre, köle pazarlarında satış fiyatları fiziksel özellikleri, yaşa göre 50 ile 500 Amerikan Doları arasında değişiyordu. Din değiştiren kadınlar ise emirler veya son alıcı sahiplerine satılıp evlendirildiler.
DERİN İNTERNET ÜZERİNDE AÇIK ARTTIRMA USULÜ SATIŞ
Barış Azad’ın aktardığına göre IŞİD, Ezidi kadınların satışı için “derin internet” (deep) olarak bilinen terör örgütlerinin zemin bulduğu sanal ortamda da “köle pazarı” oluşturdu. Derin internette sadece kadınlar değil, çocuklar da açık arttırmayla satışa sunuluyor. Kadın ve çocuklar açık arttırmaya katılanlardan en yüksek fiyatı verene satılıyor. Satışın tamamlanmasının ardından alıcı kişinin aracısı ile IŞİD’in aracıları her iki taraf açısından da “güvenli” olarak belirlenen bir yerde buluşuyor, kadın ve çocuklar alıcısına teslim ediliyor. Bazı Ezidi ailelerin, eş, çocuk ve yakınlarını derin internetteki açık arttırmaya onlar adına katılan güvendikleri kişilerin yardımıyla özgürlüklerine kavuşturuldu. Kadın ve çocukların özgürlüklerine kavuşması için ödenen rakamlar 5 ile 25 bin euro arasında değişiyor.
ARAPLAR DA YAHUDİLER DE EZİDİ KADINLAR İÇİN DEVREDE
Azad Barış, Ezidi kadınların özgürlüklerine kavuşmaları Kanada’dan Avrupa’ya, Araplardan Yahudilere insani yardım kuruluşlarının destek ve ciddi yardımda bulunduklarını belirtiyor. Azad Barış, 3 Ağustos 2014’ten bu güne kadar 3 bine yakın kadın IŞİD’in elinden kurtarıldığını belirtiyor. Ezidi kadınlardan bine yakını Irak ve Suriye’de IŞİD’e yönelik operasyonlar sırasında askeri güçlerce çatışma alanlarından, tahmini 2 bin kadın da köle pazarlarından ya da derin internet üzerinden satın alınarak özgürlüklerine kavuşturuldu.
ÇOCUKLAR CİHATÇI OLARAK YETİŞTİRİLİYOR
Azad Barış, büyük bölümü kadın olan 3 bin 500’e yakın Ezidi’nin kayıp olduğunu söylüyor. Peki, 3 bin 500 kayıp nerede? Barış soruyu şöyle yanıtlıyor: “Kayıplarımız büyük oranda örgütün elinde. “IŞİD neredeyse, hangi bölgelerde etkisinde bu kadın ve çocuklar ağırlıklı olarak oradalar. Fakat artık kadınların satışı çok sık duyulmuyor” bilgisini aktarıyor. Barış, IŞİD’in elinde bulunan ikinci büyük grubun dokuz yaş altı çocuklar olduğunu anımsatırken, ciddi bir tehlikeye dikkat çekiyor. Ezidi çocukların dinlerinin değiştirilerek, beyinlerinin yıkandığını IŞİD’te cihat eğitimi aldıklarını aktaran Barış, “Her biri yeni bir cihadist olarak yetiştiriliyor. Çocuklarımızın sayıları ve bulundukları yerler konusunda da tamı tamına net bilgi sahibi değiliz” diyor.
ANKARA’DA EZİDİ BİR KIZ ÇOCUĞU NASIL SATILDI?
Azad Barış’ın aktardığına göre yaklaşık iki ay önce IŞİD’in Şengal’i işgali sırasında esir alınan Ezidi bir kız çocuğu Ankara’da örgütün belirlediği ücret karşılığı “aracılar” vasıtasıyla satıldı.
Kız çocuğunun özgürlüğüne kavuşması için Ezidi Cemaati ve insani yardım kuruluşlarının desteği ile IŞİD adına hareket eden aracılar ile çocuğu kurtarmak için devreye giren “güvenli alıcılar” temas kurdu. Satıcıların belirlediği ücret ödemesi yapıldı. Uluslararası kuruluşların da desteği ile kız çocuğu hızla yurt dışına çıkarıldı ve ailesi ile buluşturuldu. “Ankara’da, çocuğun kurtarılması sırasında güvenlik güçlerinden yardım alındı mı, bilgi verildi mi?” sorusunu yönelttiğimiz Azad Barış, “Bildiğim kadarıyla güvenlik güçlerine bilgi verilmedi. Burada öncelikli olan çocuğun yaşamı ve hızla özgürlüğüne kavuşturulmasıydı. Çocuk da güvenli ve sağlıklı bir şekilde ailesiyle buluşturuldu” yanıtını verdi
KURTARILAN EZİDİ KADINLARIN YENİ YAŞAMLARI
IŞİD’in elinden kurtarılan kadınların hemen hemen tamamı başta Avrupa ülkeleri olmak üzere Kanada ve Lübnan’da yaşamlarını sürdürüyor. Ezidi gelenekleri, cemaat dışından biriyle evlenmeye olanak tanımıyor. Yeni bir yaşama başlayan kadınların bir kısmı, cemaat içinden gençlerle evlilik gerçekleştirmiş. Yaşadıkları travmaları atlatmak için de psikolojik destek alıyorlar.
AMAL CLOONEY’İN HUKUK MÜCADELESİ
Ezidi cemaati ve uluslararası insan hakları kuruluşları, IŞİD’in Ezidilere yönelik katliamının “soykırım” olarak tanınması ve terör örgütü üyelerinin kurulacak uluslararası bir mahkemede yargılanmaları için Birleşmiş Milletler başta olmak üzere AP Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Konseyi nezdinde çalışmalar sürdürüyor. Merkezi ABD’de bulunan YAZDA (Global Yazidi Organization) isimli insani yardım kuruluşu, IŞİD’in elinden kurtarılan Ezidi kadınların rehabilite edilmesi, hukuki destek sağlanması ve katliamdan sorumluların uluslararası bir mahkemede yargılanmaları için uluslararası alanda faaliyet gösteren kuruluşların başında geliyor. Merkezin hukuki danışmanlığını Lübnan asıllı İngiliz vatandaşı avukat Amal Clooney yapıyor.
Amal Clooney, Hollywood’un ünlü aktörü George Clooney ile evli. Ünlü çiftin geçen yıl Amerika’daki evlerini Ezidi bir göçmene açmaları ve eğitimine destek olmaları da ABD basınında yer bulmuştu.
CLOONEY, NADİA MURAT’IN DA AVUKATI
Amal Clooney, IŞİD’den kurtulan Nadia Murad’ın da avukatı. Nadia Murad, IŞİD’in Şengal saldırısı sırasında esir aldığı ve binlercesini öldürdüğü Ezidilerin sesini dünyaya duyuran sembol isim olarak tanındı. Beş kez değişik kişilere seks kölesi olarak satılan ve onlarca kez IŞİD’lilerin toplu tecavüzüne uğrayan Nadya Murad, satıldığı son sahibinin Musul’daki evinin bahçesinden arkadaşı Ezidi genç kız Lamia Haji Bashar ile birlikte gece kaçtıktan sonra günlerce aç-susuz yürüyerek, Kuzey Irak’a ulaşmayı (2016) başarmıştı. Amal Clooney’in desteğiyle IŞİD’in Ezidi kadınlara ve genç kızlara yaptıklarının canlı tanığı olarak tüm dünyada kampanya başlatan Nadya Murad, uluslararası kamuoyunu Ezidiler konusunda hareketlendirerek daha duyarlı olmaları için çaba gösteriyor.
HUKUKİ DURUM NEDİR?
AKPM (Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi) geçen ekim ayında Avrupa Konseyi’ne üye ülkelere, IŞİD’in Irak ve Suriye’deki eylemlerini resmen soykırım olarak tanıma çağrısı yaptı. Çağrı oybirliğiyle kabul edildi. BBC’nin 7 Temmuz’da geçtiği habere göre de Irak hükümeti ile Kuzey Irak'taki bölgesel Kürt yönetimi, IŞİD'in gerçekleştirdiği katliamlar konusunda uluslararası kamuoyu ile işbirliği yapmayı kabul etti. Hollanda’nın Lahey kentinde yapılan toplantıya Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nden yetkililer, uluslararası politikacılar, hukukçular, IŞİD kurbanları ve Iraklı yetkililer katıldı. Toplantıda IŞİD militanlarının yargılanması için uluslararası özel bir mahkeme kurulması yönünde ilk adım atılmış oldu.