8 soruda Suriye'de 'kimyasal saldırı'

Dünyanın göz bir kez daha Suriye'de. Esad yönetimi İdlib'de kimyasal silah kullanmakla suçlanıyor, Batı dünyası ayakta. Suriye ve Rusya ise suçlamaları reddediyor. Peki İdlib'te tam olarak ne yaşandı, tarafların iddiaları ne?

Abone ol

DUVAR - Suriye yönetimi, altıncı yılını dolduran iç savaşta bir kez daha kimyasal silah kullanmakla itham ediliyor. Batı dünyası Şam'ı, hem savaşın 'kazananı' olarak görüldüğü, hem de barış görüşmelerinin hız kazandığı bir zamanda İdlib'e sarin gazı atarak çok sayıda ölüme yol açmakla suçluyor. Beşar Esad yönetimi ve Rusya'ysa bu iddiaları reddediyor.

Peki İdlib'de tam olarak ne yaşandı? Taraflar ne iddia ediyor, bundan sonra ne olacak?

1- İDLİB NERESİ, ATEŞKESE RAĞMEN NEDEN BOMBALANIYOR?

Hatay'a komşu olan İdlib vilayeti, isyancıların şu an kontrol altında tuttuğu bölgelerden nüfusu en yoğun olanı. İdlib'te, Özgür Suriye Ordusu'nun yanı sıra ateşkese dahil edilmeyen, El Kaide bağlantılı eski El Nusra Cephesi gibi daha radikal grupların da çok sayıda militanı bulunuyor.

İdlib'in nüfusu özellikle son aylarda artmış durumda. Zira, Halep'in yanı sıra Şam, Humus ve Hama'da bazı bölgelerden Esad yönetimiyle anlaşarak çekilen binlerce savaşçı ve sivil İdlib'e yerleştirildi.

Suriye yönetimi ve Rusya'nın burada ateşkese dahil edilmeyen isyancılara hava saldırıları düzenlediği biliniyor. ABD de bu yıl bölgedeki 'cihatçıların' hedef alındığı gerekçesiyle İdlib' bir dizi hava saldırısı düzenlemişti.

2- O GÜN NE OLDU?

Suriye ordusu 4 Nisan günü sabah saatlerinden itibaren İdlib'in Han Şeyhun kasabasına hava saldırıları düzenlerken, bu kez gelen haberler farklıydı. Uçaklardan kimyasal gaz atıldığı, yaralıların birçoğunun öksürdüğü veya bayıldığı, bazılarının ağzından köpük geldiği belirtiliyordu. Bölgeden gelen fotoğraflarda çocukların cansız bedenleri, oksijen maskesiyle nefes almakta zorlanan siviller görülüyordu.

İsyancılara yakın Suriye İnsan Hakları Gözlemevi ölü sayısını en az 72 olarak veriyor. Bu kişilerin en az 20'sinin de çocuk olduğu belirtiliyor. Bazı başka kaynaklara göreyse sayı 100'ü aşmış durumda. 30'u aşkın yaralı Türkiye'ye getirilirken, Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada ilk bulguların kimyasal silahlara işaret ettiği belirtildi. Reuters'a konuşan bir Amerikan yönetimi yetkilisiyse, söz konusu kimyasalın sarin gazı olduğunu söyledi.

3- TEPKİLER NE?

ABD Başkanı Donald Trump.

'Kimyasal saldırı' haberi, Batı dünyasını ayağa kaldırdı. Fransa ve İngiltere doğrudan Esad'ı sorumlu tutup kınarken, en dikkat çekici açıklamalardan biri ABD'den geldi. Suriye'de önceliklerinin Esad yönetimini devirmek olmadığını daha geçen hafta ilan eden Donald Trump yönetimi, hem Şam'ı hem de selefi Barack Obama'yı sorumlu tuttu. Trump, 'Esad yönetiminin çirkin tavrı'nı kınadı. Aynı zamanda da, 'Obama'nın kimyasal silahların kırmızı çizgi olduğu yönündeki açıklamasını hayata geçirmediğini' belirtip, yaşananlardan önceki Amerikan yönetiminin 'zayıflığını ve kararsızlığını' da sorumlu tuttu.

Suriye'deki siyasi muhalefetin önde gelen isimlerinden Basma Kodmani ise ABD'nin 'Esad'ı devirmek önceliğimiz değil' açıklamasını hatırlatarak Trump yönetimini suçladı. Kodmani, "Yaşananlar Amerikan açıklamalarının doğrudan sonucu" iddiasında bulundu.

Türkiye Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da saldırı 'insanlık dışı' diye niteledi.

4- ŞAM NE DEDİ?

Suriye yönetimi, kimyasal silah suçlamasını kesin bir dille reddetti.

Şam yönetimi, kimyasal silah kullandığı suçlamasını kategorik olarak reddettiklerini açıkladı. Suriye ordusundan yapılan açıklamada, "Han Şeyhun kasabasında kimyasal veya zehirli madde kullanıldığını topyekûn reddediyoruz. Ordu, herhangi bir zamanda veya yerde, geçmişte ve gelecekte bu silahları kullanmamıştır ve kullanmayacaktır" denildi.

5- RUSYA'NIN İDDİASI NE?

Rusya'ya göre, saldırıda muhaliflerin kimyasal silah üretim merkezleri vuruldu.

Suriye yönetiminin en güçlü müttefiki Rusya da kimyasalın Şam tarafından atıldığı suçlamasını reddederek isyancıları sorumlu tuttu. Rusya Savunma Bakanlığı'nın açıklamasında, Suriye ordusunun isyancılara ait bir silah deposunu vurduğu ancak burada kimyasal gaz depolandığı için sızıntı meydana geldiği belirtildi. Rusya'ya göre yaralılar, isyancıların geçen yıl Halep'te düzenlediği belirtilen kimyasal silah saldırısında gözlenen semptomların aynısını gösteriyor.

Bakanlık Sözcüsü Igor Konoshenkov'un YouTube üzerinden yaptığı açıklamanın metni şöyle: "Suriye hava kuvvetleri yerel saatle 11.30-12.30 arasında, Han Şeyhun kasabasının doğu kırsalında teröristlere ait büyük bir silah deposunu ve askeri teçhizatını vurdu. Deponun bulunduğu yerde, kimyasal silah üretimi yapılan yerler  bulunuyordu... Sosyal medyadaki videolarda Han Şeyhun'daki kurbanların gösterdiği görülen zehirlenme semptomları, geçen sonbaharda Halep'te görülen semptomlarla aynı."

6- BM NE DİYOR?

BM'nin Suriye temsilcisi Steffan de Mistura.

BM'nin Suriye özel temsilcisi Staffan de Mistura, saldırıdan hemen sonra dikkat çekici bir açıklama yaptı. De Mistura, kimyasalın 'havadan geldiğini' belirtmekle yetindi. BM temsilcisinin bu sözleri taraflarca, gazın 'havadan atıldığını' söylediğine de, 'havadan rüzgarla yayıldığını' söylediğine de yoruldu. De Mistura aynı açıklamada, sorumluların tespit edilip hesap sorulması çağrısı yaptı.

7- NE OLACAK?

BM Güvenlik Konseyi bu akşam toplanıyor.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Fransa ve İngiltere'nin çağrısıyla bu akşam acil olarak toplanacak. Ancak Konsey'in daimi üyeleri Rusya ve Çin'in Suriye yönetimini doğrudan hedef gösteren veya sorumlu tutan bir açıklamayı veto edeceği biliniyor. Dolayısıyla, Konsey'den Suriye yönetiminin yanı sıra isyancılara da itidal çağrısı yapan bir kararın ötesinde bir açıklama beklenmiyor. Ancak bu gelişmenin, barış görüşmelerine ve önümüzdeki günlerde düzenlenmesi planlanan yardım konferasına gölge düşürmesi bekleniyor.

8- SURİYE'NİN KİMYASAL SİLAHLARI NE DURUMDA?

Yaşananlar akıllara, Ağustos 2013'te Şam'ın Guta banliyösünde düzenlendiği belirtilen kimyasal saldırıyı ve Şam yönetimin kimyasal silahlarının BM'ye bağlı Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (OPCW) tarafından lağvedilmesini getirdi. Suriye bu saldırıdan muhalifleri sorumlu tutsa da, Amerikan müdahalesi ihtimaliyle karşı karşıya kalmış ve ABD'yle Rusya'nın yaptığı bir anlaşma çerçevesinde kimyasal silahlarının yok edilmesine izin vermişti. Bu süreçte, Şam tarafından 1300 ton ağırlığında kimyasal silah ve endüstriyel kimyasal uluslararası topluma teslim edilmişti. Ancak sonraki yıllarda da Şam, 'varil bombası' ismi verilen silahlarla klor gazı kullanmakla suçlanmıştı.