9'ncu Yargı Paketi komisyonda: Soyadı düzenlemesi de gündemde

Gündeme geldiğinden beri birçok maddesi eleştiriye neden olan 9. Yargı Paketi komisyonda görüşülmeye başladı. Muhalefet partileri teklifin geri çekilmesini istiyor.

Abone ol

DUVAR - Hazırlık yöntemi ve içeriğindeki maddeler nedeniyle muhalefet partilerinin tepkisine neden olan kamuoyunda '9'ncu Yargı Paketi' olarak bilinen, 'Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifini' görüşmek üzere TBMM Adalet Komisyonu AK Parti İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel başkanlığında toplandı.

AK PARTİLİ ÖZKAN'DAN AYM KARARLARI İLE İLGİLİ AÇIKLAMA

DHA'nın aktardığına göre, Özkan, teklif ile Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) iptal kararları doğrultusunda düzenlemeler yaptıklarını söyleyerek, "Tabii iptale konu düzenlemeler cumhuriyetimizin erken dönemlerinden itibaren yürürlüğe girmiş, yaklaşık 100 yıl yürürlükte kalmış bazı kanun maddelerini, yine son 22 yılda hayata geçirdiğimiz anayasal reformlarla, AYM'nin değerlendirmesinden geçmiş ve iptal ile karşılaşmışız. Yani 100 yıl aynı düzenlemelerle gelen hukuk düzenimiz, 2023 yılında verilen iptal kararlarıyla cumhuriyet döneminde yer alan bazı kanunların anayasal denetimi çerçevesinde de bu paket hazırlanmıştır. Günümüzde demokratik rejimlerin tamamlayıcı unsurlarından biri olan 'Anayasaların Üstünlüğü' ilkesi, kanunların anayasa uygunluğunun denetimini gerekli kılmaktadır. Bu denetim dünyada pek çok ülkenin yargısal organları tarafından gerçekleştirilmektedir. Anayasa yargısının gerektiği konusunda fikir birliği bulunmakla beraber Anayasa Mahkemeleri özellikle siyasal organların tercih ve takdir alanlarına müdahale ettiğinde, kararlar verdikçe meşruiyetleri de sadece ülkemiz açısından değil, bütün dünya ülkeleri açısından tartışılmakta, yargısal aktivizm tartışmaları alanında sorgulanmaktadır" dedi. 

KADININ SOYADINI KULLANMASINA 'AİLE BÜTÜNLÜĞÜ' ENGELİ

Konuşmasında 'güçlü aile' vurgusu yapan Özkan, AYM'nin kadının evlendikten sonra sadece kendi soyadını kullanabilmesi yönündeki kararının uygulamaya geçmemesini savundu. Bu maddenin pakette yer almamasını Özkan 'aile bütünlüğünün korunması' sözleriyle açıkladı.  

"Milletimizin alamet-i farikası olan güçlü aile yapımınızı zayıflatacak her türlü girişim karşısında teyakkuz halinde olmalıyız" diyen Özkan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Her şeyden önce soy bağının sıhhatinin ve aile birliğinin sağlanması amacıyla, evlenen kadının soyadına ilişkin düzenleme yapılmaktadır. Kullanılacak soyadı nedeniyle aile bütünlüğünün zarar görmemesi ve çocukların olumsuz etkilenmemesi amacıyla kadınların evlenince eşlerinin soyadını alacağı ve isterlerse önceki soyadlarını da kullanabilecekleri düzenlememizde yer almaktadır. Baba ile çocuk arasındaki soy bağının reddi için dava açma imkanı verilmektedir. Ailenin, huzur ve refahının kurulması amacıyla baba olduğunu iddia eden 3'üncü kişilerin soy bağının reddi davasını açabilmesi belirli kurallarla öngörülüyor. Evlat edinenlerin, evlatlığın ana ve baba adı olarak yazılabilmesine imkan tanınmaktadır" diye konuştu.

HAKARET SUÇUNDA AZAMİ ŞİKAYET SÜRESİ 2 YIL

Kanun teklifiyle hakaret suçu ile ilgili düzenlemelerin yapıldığı belirten Özkan, "Şikayete tabi hakaret suçu bakımından azami şikayet süresi öngörüyoruz. Düzenleme ile soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olan hakaret suçu bakımından, şikayet süresinin her ne suretle olursa olsun fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren 2 yılı geçemeyeceği öngörülmektedir. Böylelikle özellikle yeni gelişen teknolojiler, dijital mecralar, sosyal medya uygulamaları üzerinden uzun yıllar önce yapılan bazı paylaşımlar nedeniyle vatandaşlarımızın üzerinde sonradan baskı ve tehdit oluşturulmasının da önüne geçilmek istenmektedir. Sosyal medya üzerinden gerçekleştirilen hakaret suçunu uzlaştırma kapsamından çıkartarak ön ödeme kapsamına alıyoruz. Sesli, yazılı ve görüntülü bir iletiyle işlenen hakaret suçunu, ön ödeme kapsamına almak suretiyle bu suçla daha etkin mücadele edilmesi amaçlanmaktadır. Bazı kişilerin özellikle toplumun hassasiyet duyduğu alanlara yönelik kasıtlı paylaşımlar yapmak suretiyle sosyal medyanın gücünü kötüye kullanmak ve bu suretle gelir elde etmek anlayışına sahip olduğunu biliyoruz. Biz de uygulamadan gelen talep ve öneriler ile günümüzün çağdaş ceza adalet sistemlerinin, genel yönelimlerini dikkate alarak özellikle sosyal medya üzerinde kolaylıkla gerçekleştirilebilen hakaret suçunu, ön ödeme kapsamına almak suretiyle bir taraftan yargının iş yükünü azaltmak, diğer taraftan da suçla etkin mücadeleyi hedeflemekteyiz. Bu düzenleme asla kişiye hakaret edebilme özgürlüğü tanımamaktadır. Nitekim bu şekilde işlenen hakaret suçunun 5 yılda yeniden işlenmesi durumunda fail hakkında aynı suçtan dolayı ön ödeme hükümleri uygulanmayacak ve bu suç bakımından kişi hakkında doğrudan kamu davası açılacaktır. Ayrıca mağdurların hukuk mahkemelerinde tazminat davası açmak ve tazminat elde etme imkanları bulunmaktadır" ifadelerini kullandı.

MUHALEFET TEKLİFİN GERİ ÇEKİLMESİNİ İSTİYOR

Cahit Özkan'ın kanun teklifi ile ilgili açıklamalarının ardından muhalefet milletvekilleri, kanun teklifinin hazırlanışı ve içeriği bakımından Anayasa Mahkemesi madde ve kararlarına aykırı olduğunu dile getirerek kanun teklifinin geri çekilmesini talep etti. Komisyonda teklif üzerindeki görüşmeler sürüyor.

(HABER MERKEZİ)