ABD Paris'le ilgili yumuşuyor mu?
Trump İkim Anlaşması'nda geri adım mı atıyor? Çikolata markaları Afrika ormanlarını nasıl yok ediyor? Bilim insanları uyarıyor: Bu kasırgalar daha başlangıç... Hepsi Yeşil Gündem'de...
DUVAR - AB İklim Komiseri Miguel Arias Canete, ABD yönetiminin Paris İklim Anlaşması'nda kalabileceğini veya şartları yeniden müzakere edebileceklerini iddia etti. Canete'nin cumartesi günü gerçekleşen Çevre Bakanları Toplantısı'nın ertesi günü böyle bir açıklama yapmış olması dikkat çekti. Beyaz Saray, pozisyonlarında herhangi bir değişiklik olmayacağını ifade etmişti.
ABD Başkanı Donald Trump, bu yılın Haziran ayında Paris Anlaşmasından geri çekileceğini ilan etmişti. Donald Trump, gerekçe olarak da bu anlaşmanın 6 buçuk milyon insanı işsiz bırakacağını, Gayrı Safi Yurtiçi Hasıla'da da 3 trilyon dolarlık servet kaybına sebep olacağını söylemişti.
İLK İŞARET FRANSA ZİYARETİNDE
BBC'nin haberine göre Donald Trump anlaşmadan çekileceğine dair açıklamayı yaparken de Paris Anlaşması'na tekrar girmek veya ABD için daha adil olan tamamen farklı bir anlaşma imzalayabileceğini söylemişti. Temmuz ayında Fransa'yı ziyaret eden Donald Trump, "Paris Anlaşması'yla ilgili yeni gelişmeler olabilir. Neler olacağını hep birlikte göreceğiz" demişti.
Miguel Arias Canete'nin sözleri Wall Street Journal gazetesi tarafından da alıntılandı. Wall Street Journal'a göre Kanada Montreal'da gerçekleşen Çevre Bakanları Toplantısı'na ABD gözlemci düzeyinde katıldı. Canete ABD'nin Paris Anlaşması için tekrar pazarlık yapmayacaklarını ama hangi maddelere dahil olabileceklerini değerlendirdiklerini belirttiğini söyledi. Canete, "Bunlar Trump yönetiminden daha önce hiç duymadığımız sözler" dedi. Şili Çevre Bakanı Marcelo Mena da İspanyolca attığı bir tweet'te, "Toplantıda ben de vardım ve ABD müzakerecisi kapıları tamamen kapamadı" dedi. Gelecek hafta gerçekleşecek BM Genel Kurulu toplantısında, "ABD'nin gerçek pozisyonunun değerlendirileceği" belirtiliyor.
Çikolata markaları Afrika ormanlarını yok ediyor
Dünyanın en büyük çikolata üreticileri, gizlice Fildişi Sahilleri'nde ormansızlaşmaya sebep olan kakao çekirdeklerinden satın alıyor. The Guardian gazetesinin haberine göre Mars, Ferrero Rocher, Milka gibi büyük çikolata markaları yasadışı yollardan kirli çekirdek adıyla anılan doğa düşmanı kakao çekirdeklerinden satın alıyorlar. Söz konusu büyük firmaların bu tercihi 1960 yılından beri Fildişi Sahili'nin orman örtüsünün yüzde 80'inin yok olmasına sebebiyet verdi.
'BÖYLE GİDERSE 2030'DA ORMAN KALMAYACAK'
Dünyanın kakao üretimin yüzde 70'i Afrika kıtasında Sierra Leone'den Kamerun'a kadar uzanan bir hat üzerinde yapılıyor. Kıtada özellikle Fildişi ve Gana kakao üretiminde bir ve ikinci sırayı paylaşıyor. Fildişi Sahili kakao üretiminde pastada yüzde 40 paya sahip. Bunun bedeli olarak ise daha önce yüzde 25 olan orman örtüsü yüzde 4'e kadar düşmüş durumda. Çevre STK'sı Mighty Earth küresel çikolata talebi bu şekilde büyümeye devam ederse 2030 yılında bölgede herhangi bir ormanlık arazi kalmayacak.
Afrika'daki çiftçiler milli parklardaki ağaçları yasadışı yollardan sadece tarla alanı açmak için kesmiyor. Kendine dört hektarlık bir arazi açan Salam Sawadougou, ağaçları küçük adımlarla yaktığını söylüyor. Salam Sawadougou, bunun sebebinin kakao ağacının büyümesi için güneşe duyması olduğunu söylüyor. Bilim insanları ise kurak havalarda, güneş tepedeyken Sawadougou'nun o ağaçları çok arayacağını belirtiyor. Mars'ın sürdürülebilirlik departmanın başındaki Barry Parkin, ormansızlaşmanın önüne geçmek için en iyi yöntemleri bulmakta kararlı olduklarını söylüyor.
Bu kasırgalar daha başlangıç
İklim değişikliği uzmanları büyük maddi hasar ve yıkıma yol açan Irma ve Harvey kasırgalarının henüz başlangıç olduğunu ve bütün çok daha şiddetli ekstrem hava olaylarına hazırlıklı olmaları gerektiğini söylüyorlar.
Reading Üniversitesi Meteoroloji Departmanı'ndan Mike Lockwood insan eliyle kurulmuş altyapıların büyük afetler karşısında çok cılız kaldıklarını söyledi. The Independent'ın haberine göre Mike Lockwood normalde 50 yılda bir meydana gelen böylesi afetlerin artık yeni 'normal' sayılacağını söyledi.
EN ÇOK YOKSULLAR RİSK ALTINDA
Bristol Üniversitesi Cabot Enstitüsü'nde Doğa ve Çevre Araştırmaları Araştırma Konseyi'nde çalışan bilim adamı Dann Mitchell hem ekstrem hava olaylarının hem de kuraklık ve sıcak dalgalarının artacağını söyledi. Dann Mitchell, sorunun sınıfsal boyutuna dikkat çekerek iklim değişikliği karşısında en çok yoksulların risk altında kaldığına dikkat çekerek bütün afete karşı dayanabilme tartışmalarının merkezine eşitsizliğin konulması gerektiğini vurguluyor.
Arizona Üniversistesi Hidroloji ve Atmosfer Bilimleri'nden Jeffrey Kargel ise iklim değişikliğine yönelik inkarlarını sorgulamaları gerektiğini ve ekstrem hava koşullarına karşı hazırlanmaları gerektiğini söyledi. Oxford Üniversitesi'nden Myles Allen ise iklim değişikliğinden sorumlu şirketlerin de bedel ödemesi gerektiğine işaret etti. Climatic Change (İklimsel Değişim), isimli dergide yayınlanan bir araştırmaya göre 1880 ve 2010 yılları arasında dünya denizlerinin yüzde 30'unun seviyesi yükselmiş durumda ve bunun sorumlusu olan 90 büyük şirketin izi sürülebiliyor.