Adèle Haenel töreni terk etti

DUVAR - Adèle Haenel, Roman Polanski’nin En İyi Yönetmen ödülünü kazanmasının ardından 45. César ödül törenini terk etti.

Roman Polanski’nin 45. César Ödülleri’nde aldığı adaylıkların cinsel saldırı mağdurlarına saygısızlık olduğunu söyleyen Adèle Haenel, Polanski’nin En İyi Yönetmen ödülünü almasının ardından ödül törenini terk etti. Haenel’e Céline Sciamma da eşlik etti.

Académie des Arts et Techniques du Cinéma tarafından 1975’ten bu yana dağıtılan ve Fransa’nın Oscarları olarak bilinen César Ödülleri, dün gece düzenlenen ödül töreniyle 45. kez sahiplerini buldu.

Bir kez daha cinsel saldırı suçlamalarıyla gündemde olan ve 45. César Ödülleri’nde aldığı adaylıklar nedeniyle Fransa sinemasında yeni bir tartışma başlatan Roman Polanksi‘nin tüm tepkilere rağmen En İyi Yönetmen ve En İyi Uyarlama Senaryo dallarında ödüle layık görülmesi ödül törenine damga vurdu.

Polanski’nin En İyi Yönetmen ödülünü kazandığının açıklanmasının ardından, geçtiğimiz yıl hem Portrait of a Lady on Fire’daki performansıyla, hem de Fransız yönetmen Christophe Ruggia’nın kendisine cinsel saldırıda bulunduğunu açıklamasıyla gündeme gelen Adèle Haenel‘in ödül törenini terk etmesi dikkat çekti.

Geçtiğimiz günlerde verdiği bir demeçte Roman Polanski’nin aldığı adaylıkların cinsel saldırı mağdurlarına saygısızlık olduğunu söyleyen Haenel’e, Portrait of a Lady on Fire’ın yönetmeni olan Céline Sciamma‘ın da aralarında bulunduğu bazı sinemacılar da eşlik etti.

POLANSKİ'NİN ADAYLIĞI İSTİFA GETİRMİŞTİ

45. César Ödülleri’nde en çok adaylık alan filmin Roman Polanski imzalı J’accuse olması Fransa sinemasında yeni bir tartışma başlatırken; aralarında Jacques Audiard, Robin Campillo, Laurent Cantet, Bertrand Tavernier, Céline Sciamma, Claire Denis, Arnaud Desplechin, Mati Diop, Léa Seydoux, Roschdy Zem, Bérénice Bejo, Michel Hazanavicius ve Omar Sy gibi önemli isimlerin yer aldığı 200 Fransız sinemacı Le Monde gazetesinde açık bir mektup yayınlayarak Académie des Arts et Techniques du Cinéma’nın yönetiminde sistematik değişiklikler yapılmasını talep etmişti.

Elitist olarak tanımladıkları Académie’nin sektörde herhangi bir sesi olmadığını ve kendilerini yansıtmadığını belirten bu sinemacıların ortaya koyduğu tepki karşılık bulmuş ve Académie des Arts et Techniques du Cinéma’dan sorumlu olan yönetim kurulunun tüm üyeleri istifa edeceklerini açıklamıştı.

Bu istifa kararı ve sonrasında Académie’den gelen değişim sözü olumlu gelişmeler olarak karşılanmış olsa da, gelen tüm tepkilere rağmen dün gece Roman Polanski’nin iki ödüle layık görülmesi sinema dünyasının bu konuda ciddi bir fikir ayrılığı içinde olduğunu gösterdi. Zira adaylıkların açıklandığı günden beri yaşananlara rağmen Polanski’nin ödüllendirilmiş olması, Fransa’da, tüm cinsel saldırı iddialarına rağmen Polanski’yi destekleyen ve ödüllendirilmesinde bir sakınca görmeyen bir kitlenin varlığını gözler önüne serdi.