Afet Eğitim Merkezi Koordinatörü Yılmaz: Bir sonraki aşama kitlesel yok oluş
Afet Eğitim ve Araştırma Merkezi Koordinatörü Serhat Yılmaz, iklimsel olayların nedenlerini değerlendirdi. Küresel iklim değişikliklerine yönelik çözüm süreçlerinin yavaşlığını eleştiren Yılmaz, 'Doğanın bu yavaşlığa gösterecek tahammülü yok' dedi.
DUVAR- İstanbul Aydın Üniversitesi Afet Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi Koordinatörü Serhat Yılmaz, iklim değişikliği sonucu yaşanan bu afetlerle ilgili açıklamalarda bulundu. Yılmaz, küresel iklim değişikliğine yönelik atılacak adımlar hızlandırılmazsa her geçen yıl çok daha fazla insanın hayatını kaybedeceğini ve bu tutarsız davranışların sonucunda da 'kitlesel yok oluş'a gideceğimizi söyledi.
Serhat Yılmaz açıklamalarına şu şekilde devam etti; "Günümüzün modern olarak tanımlanan ve çoğunlukla endüstriyel üretimin yoğun olduğu kentlerde yaşayan toplumları, doğal denge üzerinde onarımı zor hasarlara neden olmaktadır. Tabiatla arasında karmaşık bir ağ oluşturan modern toplum insanının doğayı kendi ihtiyaçları ve ihtirasları doğrultusunda şekillendirme isteğinin neden olduğu bu hasarlar sonucunda meydana gelen ekstrem hava olaylarının yol açtığı afetlerle günümüzde sıkça karşılaşmaktayız."
'MODERNLEŞME ADI ALTINDA DOĞAYA ZARAR VERİYORUZ'
İnsanlık doğada neden olduğu tahribata yönelik çözüm önerileri geliştirip uygulamadığı sürece yakın gelecekte çok daha büyük kayıplar yaşayacak diyen Yılmaz, "Yani insanlık olarak bir yandan modernleşme adı altında doğal yaşama zarar veriyor, bir yandan bu zararların sonuçlarının ağır olacağını söylüyor ancak diğer yandan da sorunların çözümü için yeteri kadar çaba göstermeyerek tutarsız bir davranış sergiliyoruz." dedi.
'KARAR ALMAK DEĞİL UYGULAMAYA GEÇMEK GEREKİYOR'
Serhat Yılmaz, 1992 yılında Brezilya’nın Rio de Janerio kentinde gerçekleştirilen ve 108’i devlet başkanı olmak üzere 172 ülkenin katılımı ile gerçekleştirilen Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma Konferansında alınan kararların uygulanmadığını belirtirken "Eğer Rio Zirvesi'ndeki sözleşmeler yerine getirilseydi 2015 yılında Paris’te gerçekleştirilen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Taraflar Konferansı’nda (COP21) küresel ısınmayı nasıl 2oC’nin altında düşürüleceği tartışılmayacaktı." dedi.
Yılmaz sözlerine "Düzenlenen onlarca uluslararası konferansta alınan kararlara bakıldığında sorunun ve çözümünün doğru tanımlandığı görülmektedir. Geriye ise alınan kararların uygulanmadığı seçeneği kalmaktadır. Yani özetle dünyanın artık iklim değişikliği ile ilgili uluslararası düzeyde alınan yeni kararlardan çok bunları nasıl uygulayabileceğini tartışması gerekmektedir." şeklinde devam etti.
Sorunun fark edildiğinden bu süreye kadar geçen zaman içerisinde sadece raporlama taahhüttü noktasına varılması ne kadar yavaş yol alındığının da bir göstergesi diyen Serhat Yılmaz, "Doğanın bu yavaşlığa gösterecek bir tahammülünün bulunmadığı ve her geçen yıl daha sert bir cevap verdiği bilindiği halde hiçbir neden bu duruma mantıklı bir gerekçe oluşturmamaktadır. " dedi.
'İKLİMSEL OLAYLAR YÜZDE 200 ARTTI'
30 yıllık bir süreçte dünyanın çeşitli coğrafyalarında artarak gerçekleşen afetleri grafik üzerinden de anlatan İAÜ Araştırma Merkezi Koordinatörü Serhat Yılmaz, küresel iklim değişikliği ile mücadele edilmez ise insanlığı bekleyen gelecek konusunda da şu uyarıda bulundu:
"Örneğin 2015 yılında Munich RE tarafından yayınlanan raporda 1980 – 2014 yılları arası afet sayılarının dağılımı tehlikenin nasıl giderek arttığını ortaya koymaktadır. Bu raporda deprem, tsunami, volkanik aktivite gibi olaylar verileri takip edilen yıllarda belirli bir sayı aralığında gerçekleşirken iklim değişikliğinin tetiklediği iklimsel olayların yüzde 200’e yakın artışlar gösterdiği görülmektedir. Sonuç olarak sorunun ve çözümünün belli olduğu küresel iklim değişikliğine yönelik adımlar hızlandırılmaz ise dünyada her geçen yıl çok daha fazla insan hayatını kaybedecek, çok daha fazla ekonomik sorunlar oluşacak ve insanlığın bu tutarsız davranışlarının devam etmesi halinde bir sonraki aşama kitlesel yok oluşlar olacak." (İSTANBUL/DHA)