Son haftalarda kamuoyuna, 2019 sonuna kadar kurulması planlanan iki yeni parti ile ilgili gerçeği yansıtmayan bazı haberler yansıdı. “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Suriye’nin kuzeyine gerçekleştirdiği Barış Pınarı Operasyonu’nun yarattığı hava sebebiyle bu partilerin kuruluşunun ertelendiği” hatta partilerden vazgeçildiği yönünde yorumlar bile yapıldı. Başta bu yorumlar olmak üzere yazılanların çoğu doğru değil. Peki eski Başbakan Ahmet Davutoğlu cephesinde son durum ne? Ahmet Davutoğlu ile hareket eden isimlerle yaptığımız görüşmelerden yola çıkarak şunları söyleyebiliriz:
“Suriye konusunda gelinen noktada devletin-milletin birliği bütünlüğü için yeni parti kuruluşundan vazgeçildiği” iddiasına şu yanıtı veriyor yola Davutoğlu ile birlikte devam eden siyasetçiler: Birlik beraberlik ancak doğru işler yapıldığında olur. ABD ile ilişkiler, ABD Başkanı Trump’ın mektubu, güvenli bölge konusunda gelinen nokta, Cumhurbaşkanı ile AK Parti’nin meseleleri çözme yeteneği kalmadığını gösteriyor. Bu son yaşananlar bize bir kez daha gösterdi ki, bir an önce partimizi kurmalıyız ve düşüncelerimizi toplumla paylaşmalıyız çünkü ülke yanlış yönetiliyor.
Partinin kuruluş tarihi için “Aralık ayını bulmayacak. Kasımın sonuna doğru kuruluşu gerçekleştireceğiz” diyorlar.
Kurucular kurulu aşağı yukarı netleşti. Bu konudaki yorumları ise şöyle: Özellikle AK Parti döneminde ihmal edilen kesimler, isimler var. Partinin daralmasına bu görmezden gelme hali de sebep oldu zaten. Herkesin kendine yakın ismi göreceği bir ekiple yola çıkacağız.
“Kurucular arasında Alevi toplumunun kanaat önderleri de yer alacak” bilgisini paylaştılar ancak şu aşamada isim vermiyorlar.
Parti programı ve tüzük çalışması bitti denilebilir. Bugünlerde ikisine de son şekli veriliyor. Program ve tüzük konusunda kurucuların görüşleri alınıyor.
Partiye gösterilen ilgiden memnunlar. “Yurdun her kesiminden çok ciddi bir talep var. Türkiye’nin dört bir yanından heyetler geliyor görüşmek için” diyorlar.
Davutoğlu’nun İstanbul Bahçelievler’de tuttuğu parti ofisi “izinsiz tadilat” gerekçesiyle mühürlenmişti. Bunun gibi olaylarla karşılaşıp karşılaşmadıklarını sorduğumda şu yanıtı aldım: Bizim kullanmak istediğimiz ölçülerde büyük binası olanlar devletle büyük işler yapanlar oluyor haliyle. Bize parti kuruluşunda destek olan bazı isimler tehdit edildi, ihaleleri feshedilenler bile oldu. Bu insanların bir kısmı korkuyor bize binasını vermeye ama şunu özellikle söylemek gerekiyor, bütün bu baskılara rağmen korkmayan insanlar var ve asıl görülmesi gereken bu.
Yine kendi ağızlarından bir cümleyle noktayı koyalım, “Bu sıcak gündem devam edecek çünkü Türkiye artık yönetilemiyor. Bu nedenle biz kendi gündemimizle yolumuza devam ediyoruz. Partinin kuruluşunu yıl sonuna kadar planlıyorduk, takvimimiz öngördüğümüz biçimde işliyor”.