Ahmet Özer hakkındaki iddianameyi kabul eden mahkeme: 'Kent Uzlaşısı araştırılsın'

Ahmet Özer’in 23 Mayıs’ta hakim karşısına çıkmaya karar veren mahkeme, ‘Kent Uzlaşı’nın örgütsel bir çalışma olup olmadığının araştırılmasını istedi. Mahkeme, Özer’in tutukluluğunun devamına hükmetti.

Abone ol

DUVAR - 'PKK-KCK terör örgütü üyeliği' iddiasıyla tutuklanan ve yerine kayyım atanan CHP'li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer hakkında hazırlanan iddianame kabul edildi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, 'Silahlı terör örgütü üyeliği' suçlaması yöneltilen Ahmet Özer’in 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar hapsi talep edildi.

İddianameyi kabul eden İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, Ahmet Özer’in 23 Mayıs sat 10:00’da hakim karşısına çıkmasına karar verdi.

TUTUKLULUK DEVAM KARARI: ‘KUVVETLİ SUÇ ŞÜPHESİ VAR’

Tutukluluk incelemesi yapan mahkeme, kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösterir somut deliller bulunduğunu savunarak Özer’in tutukluluk halinin devamına hükmetti. Karar, oybirliğiyle alındı.

Mahkeme, PKK/KCK ile ilgili olarak işlem kaydının bulunup bulunmadığı hususunda arşiv sorgusunun yapılmasına karar verdi. Evrak ve eklerinin mahkemeye gönderilmesi için İstanbul TEM Şube Müdürlüğü’ne yazı yollandı.

Mahkeme, ziyaret ettiği gerekçesiyle Özer’e “örgüt üyeliği” suçlaması yöneltilen valilik oluruyla kurulmuş MEBYA-DER (Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma ve Kültür Derneği) hakkında araştırma raporu düzenlenmesini istedi.

‘KENT UZLAŞISI ARAŞTIRILSIN’

Ahmet Özer hakkında aleyhe tanıklık yapan, 800 kişi hakkında da ifade veren Hicran Berna Ayverdi ile “HERMES” kod adlı gizli tanığın mahkemede dinlenmesine karar verildi.

Özer’in “örgüt üyeliği” suçlamasına gerekçe gösterilen romanı “Dağ Sancısı” kitap hakkında yasaklılık veya toplatılma kararının olup olmadığına ilişkin bilgi verilmesi TEM Şube Müdürlüğü’nden talep edildi.

Özer hakkındaki iddianamede belirtilen, CHP’li belediyelerde devam edilen 'Kent Uzlaşısı' soruşturmalarına da değinildi. Mahkeme, Kent Uzlaşısı ile ilgili örgütsel bir çalışmanın olup olmadığının araştırılmasına karar verdi.

İddianameden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, 15 Ekim 2011 tarihinde kurulan Halkların Demokratik Kongresi'nin (HDK) Demokratik Toplum Kongresi'nin (DTK) devamı olduğu öne sürüldü.

Ayrıca yasa dışı bir örgüt olmadığına yönelik İzmir 20. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararı olmasına ve istinaf tarafından onanmasına rağmen HDK’nin PKK’nin talimatlarıyla hareket ettiği, terör örgütü uzantısı olduğu iddia edildi.

İddianamede, 'Kent Uzlaşısı' olarak bilinen sistemle Ahmet Özer'in Esenyurt Belediye Başkanlığı'na yerleştirildiği böylelikle terör örgütüyle uzlaşma sağlandığı da öne sürülenler arasındaydı.

BAŞSAĞLIĞI MESAJI İDDİANAMEDE

İddianamede Ahmet Özer’in telefon konuşmaları da suçlamaya delil olarak gösterildi. M.K. adlı kişiyle konuşma kayıtlarına yer verilen iddianamede, Özer’in karşıdaki kişinin annesinin vefatı üzerine konuştuğu, başsağlığı dilediği görüldü.

Özer’in bu konuşmasının suçlamaya gerekçe gösterilmesinin sebebi ise M.K. adlı kişinin kardeşinin terörden suç kaydının bulunmasıydı.

Ayrıca Özer’in MEBYA/DER’i (Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Ve Kültür Derneği) binasına giriş yapması da suç olarak gösterildi.

KURGUSAL KARAKTER ÖRGÜT ÜYELİĞİNE DELİL

7 yıl önceki Diyarbakır'ın Sur ilçesinde güvenlik güçleriyle çıkan çatışmalarda ölen 28 yaşındaki oğlu Hakan Arslan’ın kemiklerinin olduğu kutuyu taşıyan baba Ali Rıza Arslan’ın fotoğrafının Ahmet Özer’in Esenyurt Belediyesi makam odasında bulunması da suçlamaya delil gösterilenler arasında yer aldı.

Ahmet Özer, kaleme aldığı Dağ Sancısı adlı romanında geçen kurgusal karakter ile de suçlandı.