Ahmet Şık: Sahipli ama başıboş siyasetçiler bu ülkenin en büyük sorunu

Meclis'te, sahipsiz köpeklerin öldürülmesinin önünü açan yasa teklifinin görüşmeleri devam ediyor. Muhalefet milletvekilleri tasarıya itirazlarını sürdürdü.

Abone ol

DUVAR - TBMM Genel Kurulu’nda, sokakta yaşayan sahipsiz köpeklerin öldürülmesinin önünü açan 17 maddelik Hayvanları Koruma Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin görüşmeleri devam ediyor.

Muhalefet milletvekilleri, teklifin komisyonda eksik ve hızlı kabul edilmesine tepki gösterirken teklifin kabul edilmesi durumunda katliam yasası olarak tarihe geçeceğini ifade etti. 

'SEN İŞİNİ YAPMADIN DİYE NEDEN MASUMLAR ÖLSÜN?'

TİP Sözcüsü Sera Kadıgil, kürsüye "Recep Tayyip Erdoğan sen işini yapmadın diye masumlar neden ölsün?" yazılı dövizle çıktı ve salonu terk eden AK Partili vekillere “Size ne anlatsak boş! Görev suçları yüzünden zarar gören insanların acılarını kullanarak, milyonlarca suçsuz köpeği ölüme gönderiyorsunuz” diye seslendi.

"İletişim Başkanlığı’nın yürüttüğü bir algı operasyonuyla karşı karşıyayız" diyen Kadıgil, özelte şunları söyledi: "Atanmış devlet görevlileri işlerini yapmadıkları için insanlar zarar görüyor. AKP insanların acılarını kullanarak kendi suçlarını örtbas etme çabasında. Sadece köpekleri mi öldürdünüz, hayır. Görevinizi yapmayarak insanların da zarar görmesine sebep oldunuz ve utanmadan komisyonda kaldırıp yaralı çocukların fotoğraflarını tuttunuz.

Mesela Tunahan’dan bahsediyorsunuz değil mi. Keçiören’de köpek saldırısı nedeniyle yaralanan ve hala sağlığına kavuşamayan küçücük bir çocuk. Keçiören’i 20 yıl siz yönettiniz. Buyurun belediyenizin karnesi; Yeterince kısırlaştırma yapmamış, saldırgan köpekleri tespit edip rehabilite etmemiş, köpekler kontrolsüzce çoğalmış, bakımsızlıktan saldırganlaşmış ve ne acı ki bir çocuğu yaralamışlar. Sorarım hepinize, Şimdi bu çocuğun yaralanmasında işini düzgün yapmayan bu belediye başkanının hiç mi suçu yok."

Köpeklerin mezarı olacak hapishanelere milyarlar harcayacağınıza bunun onda biriyle hiçbir hayvana zarar vermeden, popülasyon kontrolü sağlamak mümkün. Mümkün ama seçmiyorsunuz. Siz yaşatmayı değil öldürmeyi seçiyorsunuz.

'SAĞLIK BAKANLIĞINIZ SİZİ YALANLIYOR, SON " YILDIR KUDUZ VAKASI SADECE 2'

Emek Partisi Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca ise yasa teklifiyle AK Parti’nin bir kez daha “kendi koyduğu yasaları bile uygulamadığının” görüldüğünü belirtti. Karaca şöyle konuştu: "Tehdit ve güvensizlik atmosferi yaratarak, uydurma rakamlarla, bilimle ilgisi olmayan yalan yanlış argümanlarla, trol operasyonlarıyla halkı bu vahşi çözümsüzlüğe ikna etme derdindesiniz. Yasayı uygulamadığınızı, hayvanları kısırlaştırmadığınızı, sorunun asıl sorumlusu olduğunuzu, bedelini canla ödetmek istediğinizi gizlemeye çalışıyorsunuz.

Burada grup başkan vekiliniz aynı çarpıtmayı defaatle itiraf etti. Yahu sizin kendi Sağlık Bakanlığınız sizi yalanlıyor, diyor ki son iki yıldır kuduz vakası sadece iki. Son 10 yılda en yüksek rakam 2014’te dört vaka! Gerçeği siz de bal gibi biliyorsunuz. 

'KATLİAM YASASINI GERİ ÇEKİN'

DEM Parti Van Milletvekili Zülküf Uçar ise özetle şunları söyledi: "İktidar kanadı dünden beri yaptığı konuşmalarda bu yasayı getirmesindeki en büyük amacın aslında dindar bir yaklaşım olduğunu ortaya koymaya çalıştı. En başta söyleyelim: Bu bir katliam yasasıdır, katliam yasası derhâl geri çekilmelidir.

İktidar kanadı hayvanları katletmeyi, onların canını almayı kendine bir hak olarak görebiliyor. Farkındalar mı bilmiyorum ama iktidar resmen, haşa, Allah’a had bildirmeye kalkıyor, Allah’ın yarattığı canı almaya kalkıyor. Bunu hiç sorguluyor musunuz? Allah’ın yarattığı canı alabilme hakkını kendinizde nasıl görebiliyorsunuz?"

'SİZİ CENNETİNE KABUL EDECEK HERHANGİ BİR DİN YOK'

TİP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık ise "Başıboş siyasetçiler bu ülkenin en büyük sorunu çünkü çok kalabalıklar, daha kötüsü ülke yönetiyorlar" dedi. Şık'ın konuşmasından satır başları şöyle: "İnsani çözümleri yok sayıp hayvanların rehabilitasyonu için etkin bir çözümden kaçıyor, en iyi bildiğinizde ısrar ederek 'Öldürelim gitsin' naraları atıyorsunuz.

Kurduğunuz yağma düzeninin sonucu olan yoksullukla ilgili böyle ses çıkarmıyorsunuz çünkü yoksulları öldürmüyorsunuz ama açlıktan ölmelerini bekliyorsunuz. Katliamların önünü açmak için çıkardığınız gürültüyü başıboş siyasetçi sorunu için çıkarmıyorsunuz. Oysaki sahipli ama başıboş siyasetçiler bu ülkenin en büyük sorunu çünkü çok kalabalıklar, daha kötüsü ülke yönetiyorlar.

Her şeyden önce kirli bir geçmişin mirasçısıdırlar, güçlü olana söylemeye cesaret edemeyeceklerini haklı olana söylerler. Paraya ve güce taparlar. Memleketin dününü, bugününü, yarınını gözlerini kırpmadan satarlar; besmeleyle aldıkları rüşvet paralarını dualarla sayarlar. Siyasetle çözülecek bir sorunu iktidardaki ömürlerini uzatmak için yoksul çocukların kanına karşılık devam ettirirler. Hakka, adalete, iyiliğe, eşitliğe, öldürmenin değil, yaşatmanın çözüm olduğuna inanan herkesin elinden geleni yapması gereken bir yasa teklifiyle karşı karşıyayız. Kitabı olan olmayan bütün dinlerin yasakları ve haliyle en büyük günahları aynıdır: Kul hakkı yemeyecek, hırsızlık yapmayacaksınız, rüşvet almayacak, öldürmeyeceksiniz ancak kendine dindar diyen sizlerin yaptıklarını ve şu an halinizi düşününce şu tespiti yapmak yanlış olmaz: Bu kainatta sizi cennetine kabul edecek herhangi bir din yok."

Meclis Başkanlık Divanı Üyesi Sibel Suiçmez, Divan’da görevli olduğu oturumda ‘Katliama Dur De’ yazılı eldiven taktı.

(HABER MERKEZİ)