Airbnb'de endişe 'sezonu': Bir gecede yasa çıktı, işler arapsaçı oldu

Turizm amaçlı ev kiralama için getirilen ‘turizm belgesi’ alma şartı, AIRBNB ve villa işletmecilerini zora soktu. Sektör, verilen sürenin uzatılmasını ve şartların esnetilmesini istiyor.

Abone ol

ANTALYA - Geçtiğimiz yıl 30 milyona yakın turist ağırlayan güney sahili, izole tatil isteyenlerin popüler adresi. Tatil için kiralanan on binlerce konutun bulunduğu bölgede, yaklaşık 15 yıl önce başlayan ve Covid-19 salgınından sonra çok daha fazla rağbet gören kiralık villa ve daireler, her geçen yıl büyüyen bir sektör olarak tatilcilerin gözdesi haline geldi.

Ancak bugünlerde evlerini AIRBNB ve acenteler üzerinden kiraya verenler, bu alanda yeni bir zorunluluk olan ‘turizm belgesi’ konusunda endişeli. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın verdiği son tarih olan 31 Ocak’a kadar sektörün büyük bir bölümü başvuru yapamadı. ‘Yapı kayıt belgesi’, ‘komşulardan muvafakat’ gibi koşulları sağlamanın zorluğundan ve başvuru için verilen sürenin kısalığından yakınan işletmeciler, ek süre tanınmaz ve belgeler verilene kadar rezervasyonlar durursa turizmin zarar göreceğini söylüyor.

‘O KADAR ÇOK MAĞDUR VAR Kİ’

Kaş, Fethiye ve Marmaris’te acenteler aracılığı ile satış yapan villa ve yazlık daire işletmecisi Nazife Demirtaş, başvurular sırasında büyük bir kaos yaşandığını belirterek, şunları söyledi:

“Şu anda herkes mücadele ediyor bu konuda. Villa turizminde satış yapabilmek, rezervasyon alabilmek için 31 Ocak son gündü. Ama bu evrakları bu kadar kısa süre içinde bir araya getirmek çok zor. Turistik bölgelerin çoğunda imar problemleri var. Sadece birkaç villa değil bütün Ege, Akdeniz kıyıları boyunca durum bu. Çoğu villanın kapı numaraları yok. Birçoğunun yapı kayıtlarında konut yazmıyor. Başvuru içinse yapı kayıt belgesi isteniyor. Ben başvuru yapabildim. Ama birçok işletmeci gereken koşulları sağlayamadı. Yani o kadar çok mağdur var ki.”

‘BİR GECEDE YASA ÇIKIYOR, İŞLER ARAPSAÇI OLUYOR’

Yeni yönetmelik şartlarının sektöre düzen getirmede faydalı olacağını düşündüğünü söyleyen Demirtaş, “Aslında yapılan çok doğru. Jandarmaya kimlik bildirimi yapmayan, vergi ödemeyen, kaçak yer kullanan çok şirket vardı. Kurala uyanla uymayan arasında haksız rekabet oluyordu. Yurt içi, yurt dışı gelen misafir sayısı belli, uçaktan inen kişi sayısı belli. Ama güvenlik sistemine bildirilen kişi sayısı ile arada ciddi bir fark olunca, maliyeye bildirilen gelir de beklenenin altında olunca denetim getirme ihtiyacı ortaya çıkıyor. Amaç onları tespit etmek aslında. Tüm işletmeler kayıt altına alındığı zaman daha iyi olacak. Ama Türkiye’de bir gecede yasa çıkıyor ve işler arapsaçına dönüyor. İşin bu kısmı yanlış.”

‘SEZON BAŞLARKEN 2-3 AY BEKLEYECEKLER’

Turizm işletmecileri olarak koşulları verilen kısa süre içinde sağlamak için büyük bir sıkıntı içine girdiklerini söyleyen Nazife Demirtaş, şöyle konuştu: “Biz başvuru yaptık, sonucu bekleyeceğiz. Eksik evrak yüzünden başvuru yapamayanlar 2-3 ay bekleyecek. Sezon başlıyor ve şu anda rezervasyon almamız gerekiyor. Bizim gibi acenteler de mağdur durumda. Yeterli süre verilsin, faaliyet sürsün ki kimse mağdur olmasın. Villa turizmi bölgenin ekmek kapısı. Biz otellerin iki katı, yüzde 22 vergi ödüyoruz. Onlar gibi teşvik de almıyoruz. Arazisini villa yapan var, köy turizmi şeklinde konsept yapan var, doğa içinde yeri olan var. Turizm sezonu nisanda başlayıp kasıma kadar sürüyor. Sektörün çoğu sadece bu işten geçiniyor. Koşulların ve sürenin biraz esnetilmesi gerekiyor.”

‘BİRÇOK TURİZMCİ HENÜZ ŞARTLARI SAĞLAYAMADI’

Kalkan’ın Üzümlü köyünde villa turizmi yapan Özgür Önder, başvuru koşullarının oldukça zor olduğunu belirterek, birçok turizmcinin bu süre içinde koşulları sağlayamadığından başvuru yapamadığını söyledi. Önder, “Günlerdir Tapu Müdürlüğü doldu taştı. Postaneler dolu, noterler dolu. Her yerde uzun kuyruklar oluştu. Bazı tapulu yerlerde çok hissedar var, bazıları 2-B arazisi. Yasa müstakil yerlerde bütün paydaşlardan muvafakatname alınmasını istiyor. Kardeş kardeşe küs oluyor, muvafakatname verilmiyor. Bu durumda olanların önemli bir kısmı koşulları karşılayamadı” dedi.

‘5 BİNE YAKIN EV SİSTEMDEN KALDIRILAMAZ’

Kaş ve Bodrum’da binin üzerinde villa ve konutu turizm amaçlı kiraya veren İzzet Kara, “Yönetmelik hazırlanırken belge almak için son tarih, 31 Ocak olarak belirlenmiş. Ama şu anda belge alabilen bir tane villa sahibi yok. İşletmeciler bu aşamada sadece başvuru yaptı. Belgesi olmayanın faaliyete devam edememesi için 5 bine yakın evin tamamının tatil sitelerinden ve AIRBNB’den kaldırılması gerekiyor. Bu büyük bir mağduriyete sebep olur. Kültür ve Turizm Bakanlığı, herkesin başvuru yaptığını görmek istiyor. Resmi Gazete’de son tarih 31 Ocak dense de bence bu yıl başvuru yapanların hepsini yıl sonuna kadar idare edecekler. Tüm işletmecilerin sisteme girmesini, yoğunluğu, kimin nasıl çalıştığını görmek istiyorlar. Sonra herkesin adım adım belgeli olmasını sağlayacaklar” dedi.

‘BAŞVURULARDA TUHAFLIKLAR YAŞANIYOR’

Turizm belgesi prosedürlerinde ciddi belirsizliklerin olduğunu söyleyen Kara, “Başvurular sırasında farklı farklı uygulamalarla karşılaşıyoruz. Mesela sektörden bir işletmeci, 10 tane villa olan bir sitede, müstakil bir villa için başvuru yapmış. Başvuruda kendisinden, sitedeki bütün ev sahiplerinden muvafakatname istenmiş. Oysa kurala göre müstakil evler için muvafakatname istememesi gerekiyor. Böyle tuhaflıklarla karşılaşıyoruz şu anda. Başvurular alınırken ortaya çıkan bu tür sorunların giderilmesi, muallak noktaların aydınlatılması gerekiyor” diye konuştu.

‘YÖNETMELİK APARTMAN İÇİ AIRBNB’LERİ VURACAK’

Apartman içindeki dairelerde yapılan AIRBNB kiralamalarında daha büyük engellerin çıkacağını belirten Kara, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yeni yönetmelikteki zorunluluklar, apartman dairelerde daha çok sıkıntı olacak. Çünkü artık bütün kat maliklerinden muvafakatname gerekiyor. Apartmanda yaşayanlar, güvenlik, gürültü gibi sebeplerle rahatsızsa imza vermiyor. Bu nedenle birçok ev sahibi apartmandaki herkesten imza alıp bu koşulu yerine getiremeyecek.”