AK Partili Orhan Miroğlu'ndan 'faşizm' çıkışı: 'Sigorta maalesef atmaya doğru gidiyor'
Partisine yönelik eleştirileriyle öne çıkan AK Parti MKYK Üyesi Orhan Miroğlu, 'koyu faşizm' uyarısıyla dikkati çekti. Miroğlu, "Sigorta maalesef atmaya doğru gidiyor" dedi.
DUVAR - 31 Mart yerel seçimlerinin ardından partisine yönelik eleştirilerle öne çıkan AK Parti MKYK Üyesi Orhan Miroğlu, sosyal medya hesabından, Karar yazarı Yıldıray Oğur'un "Neden bir AK Parti’ye ihtiyaç var?" başlıklı köşe yazısını paylaştı.
Miroğlu, "Benim gibi AK Parti'nin bugünün Türkiye'sinde kala kala elde kalmış yegane siyasi sigorta olduğunu düşünen her AK Partilinin döne döne okuması gereken bir yazı/analiz. Bu sigorta atarsa- ki gidişat maalesef o yönde- bizi bekleyenin koyu bir faşizm olduğunu, Cüneyd Zapsu’nun baktığı ekonomik cepheden değil, siyasi cepheden ve siyasi tarihimizin tecrübeleri üzerinden bakarak anlatmaya çalışmış Yıldıray Oğur" değerlendirmesinde bulundu.
'HER SEÇİMDE BİRAZ DAHA KÜÇÜLÜYOR'
Öte yandan Miroğlu, paylaşımında, Yıldıray Oğur'un AK Parti'ye yönelik kaleme aldığı şu ifadelere de alıntı yapması dikkati çekti:
"Ama AK Parti uzun süredir bu tarihsel ve sosyal rolünün bilincinden uzakta, şahsi ikbalini düşünen, kariyerist, dar kadrocu bir anlayışa teslim, Stalinist tasfiyecilik mikrobunu kapmış, kapsayıcılık yerine dışlayıcılıkla her seçimde biraz daha küçülüyor."
Cüneyd Zapsu ne demişti?
Bir dönem AK Parti'nin batı ile ilişkilerinde önemli rol alan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın en yakınındaki isimlerden biri olan eski AK Parti MKYK Üyesi Cüneyd Zapsu, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in ekonomi yönetiminde başarılı olduğunu belirterek, "faşizm" uyarısı yapmıştı.
Cumhuriyet yazarı Barış Terkoğlu'na konuşan Zapsu, şu ifadeleri kullanmıştı:
"Hepimiz biliyoruz. Ne kadar ağır bir bedel ödenmiş olsa da şu anda klasik ekonomi kurallarına döndük. Niye döndük? Neden bu ağır bedeller ödeniyor, neden daha da ödenecek? Nedeni belli. Birincisi, çok yüksek cari açık, rezerv eksilerdeydi hatırlayın, ekonomi için büyük bir risk olmuştu. İş hayatındaki herkes, 'ne zaman' diye beklemeye başlamıştı. İkinci sebep deprem. Çok büyük bir bütçe gerektirdi. Bir de EYT çıktı. Bir de KKM çıktı. Açıkçası başka çare kalmamıştı. Türkiye bir şirket olsa ben de genel müdürü olsam mecburdum bunu yapmaya. Aksi takdirde hiperenflasyona doğru gidiyorduk. Hiperenflasyon sosyal patlama yaratır. İnsanlar kaybedecek bir şeyi olmayıp sokağa çıktığında ne oluyor? İnsanlık tarihine bakın, bugünü dahi mumla aratacak faşizm! Ama sol ama sağ faşizm! Kalıcı fakirlik tehlikesi vardı. Şimdi alınan tedbirleri kim gelirse gelsin almak zorundaydı. Muhalefeti sadece şu an için ekonominin dışına taşısak diye düşünüyorum..."
(SOSYAL MEDYA)