Akın Birdal: Üniversitelilerin eylemlerinde Gezi ruhu var ve bu onları korkutuyor

İZMİR - İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, İHD Onursal Başkanı Akın Birdal'ın katılımıyla “İnsan Hakları, Barış ve Göç” konulu panel düzenledi.

Basmane'de bulunan Aziz Vukolos Kilisesi'nde düzenlenen etkinlikte Akın Birdal kitaplarını imzaladı. Açılış konuşmasını yapan İHD Şube Sekreteri Ali Aydın, katılımcılara Birdal'ın yaşamını anlattı.

Ardından söz alan Birdal, meclisin açılacağını belirterek, “Salı günü meclis açılacak. Yıllardır meclise ilk gelen savaş tezkeresidir. Sınır ötesi operasyonları kabul edenler ve etmeyenler... Yine göreceğiz HDP'nin dışında tüm siyasi partiler el kaldıracak. Sınır ötesi operasyonlarla başka halkların toprak bütünlüğüne müdahaleyi, oralarda çeteleşmeye onay veriyorsunuz. Sonra da Suriyeliler niye buraya göç ediyor diyorsunuz” şeklinde konuştu.

'BANKLARDA YATIYORLAR, BARINMA HAKLARI GASP EDİLİYOR'

Son süreçte gündemde olan ve Türkiye’nin her yerinde eylemlere konu olan üniversiteli gençlerin barınma sorunlarına da değinen Birdal, “Ellerine çanta ve bavullarını alıyorlar ve nasıl hayallerle geliyorlar ancak yurt bulamıyorlar. Banklarda yatıyorlar, barınma hakları gasp ediliyor” dedi.

“Yaşam hakkı gasp edilen, insanların dilinden, kimliğinden nefret ve düşmanlık yaratan her gün dört beş kadının taciz ve tecavüzüne hatta ölümüne neden olan bir sistemde barınma hakkı nedir diyeceksiniz. Ama bu bir direnme hakkıdır” diyen Birdal, “Orada bir gezi ruhu var ve onları korkutan budur” ifadelerini kullandı.

'BERKİN ELVAN'IN ANNE VE BABASINA DA DAVA AÇILDI, İNSAN BİRAZ UTANIR'

Gezi Parkı eylemleri sırasında İstanbul'da polisin attığı gaz kapsülünün başına isabet etmesiyle öldürülen Berkin Elvan’ın anne ve babasına açılan davayı hatırlatan Birdal, “Bunlar aynaya baktıkça yüzlerinde Berkin Elvan'ın bıçak yarası gibi çizgisini görüyorlar. En sonunda Berkin Elvan'ın anne ve babasına da Cumhurbaşkanı’na hakaret suçlamasıyla dava açıldı. İnsan biraz sıkılır, utanır. Bu kabul edilebilir bir durum değildir” dedi.

'TÜRKİYE MAHKUM EDİLDİ’

KHK'ler ile ihraç edilen binlerce kişinin açlığa ve işsizliğe mahkum olduğunu söyleyen Birdal, durumun 12 Eylül’den bile ağır olduğunu ifade etti.

Birdal, “12 Eylül faşist darbesinde de oldu. Binlerce insanın işine son verildi. Ancak ne eşinin, ne çocuklarının eğitimine işine karışılmamıştı. Şimdi ailecek cezalandırılıyorlar. Hak arayıcıları terörist ilan ediliyor” diye konuştu.

Cenevre'de kurulan “Türkiye Mahkemesi”ne değinen Birdal, “Türkiye'nin işkenceci olduğu, gözaltında kayıp ve kaçırma olaylarının yaşandığı, basın ve ifade özgürlüğünün olmadığı, adil yargılanma hakkının olmadığı noktasında” mahkum edildiğini ifade etti.

'SOVYETLER SONRASI İKİ ÜLKEDE KONTRGERİLLA KORUNUYOR: TÜRKİYE VE FEDERAL ALMANYA'

Türkiye'de herkesin adalet aradığını ancak ülkede adaletin muhatabı olmadığını belirten Birdal, organize suç örgütü liderliğinden aranan Sedat Peker'in açıklamaları sonrası hiçbir savcının anlatılanları soruşturma konusu yapmadığına dikkat çekti.

“Sovyetler dağıldıktan sonra NATO üyesi ülkelerde bu hukuk dışı yapılar ya tasfiye edildi ya da minimize edildi. Ancak iki ülkede bu derin güçler ve kontrgerilla korunuyor. Biri Türkiye diğeri de Federal Almanya” diyen Birdal, Doğan Öz'ün katledilmesi olayını hatırlattı.

1986 yılında İHD’nin 35 yaşına girdiğini dile getiren Birdal, “Derneğimizin kurulmasına neden olan nedenler emin olun bugün çok daha ağır durumda. Çünkü sıkıyönetim mahkemelerinin de kendilerine göre bir yasaları vardı şimdi yok” diye konuştu.

Soru cevap bölümü ile devam eden panelin ardından, Birdal kaleme aldığı kitaplarını imzaladı. (DUVAR)