Akşener yeniden genel başkanlığa seçildi

ANKARA - İYİ Parti 1'inci Olağanüstü Kongresi Ankara Spor Salonu’nda yapıldı. “İYİ’ler kazanır” sloganıyla yapılan kongrede Meral Akşener tek aday olarak yer aldı.

İYİ Parti Kongresi için salon çevresinde yoğun güvenlik önlemleri alındı. Katılımcılar 2 ayrı noktada aramadan geçirildikten sonra salona giriş yaptı. Arama noktalarında x-ray cihazları kuruldu. Çantalar bu cihazlardan geçirildikten sonra içeri alındı. Salona parfüm şişelerinin alınmasına da izin verilmedi.

Kongrenin sloganı “İYİ’ler kazanır” slogan yazan pankartların olduğu salonda ayrıca “Türkiye İYİ olacak”, “Engelleri Aşa Aşa Geliyoruz”, “Bize Güven! Kendine Güven! Türkiye’ye Güven!” yazılı pankartlar asıldı. Salonda ayrıca İstiklal Marşı’nın ilk dizeleri “Korkma Sönmez Bu Şafaklarda Yüzen Al Sancak” yazısı yer aldı.

Salonda sık sık "Cumhurbaşkanı Akşener" sloganı atıldı.

METRO ENGELİ İDDİASI!

Kongre salonu yakınından geçen Batıkent-Kızılay metrosu teknik bir arıza gerekçesiyle çalışmadı. Bu durum kongre salonunda "kongreye katılımı engelleme amaçlı" iddialarına neden oldu.

Kongre salonunda bir grup "Devletin başına Meral gelecek" sloganı attı. Bu slogan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli için "Devletin başına Devlet gelecek" şeklinde atılıyordu. Ancak AK Parti ile MHP'nin ittifak kararının ardından bir daha atılmadı. 18 Mart'ta yapılan MHP Kongresinde de bu sloganı atan olmadı.

'CUMHURBAŞKANI AKŞENER, AMİN'

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Çerkes şarkısı Şeyh Şamil ile salona giriş yaptı. Salonun ortasına kurulan platform üzerinde yürüyerek salonu selamlayan Akşener maden işçisi bareti taktı.

Salonu selamladıktan sonra kürsüye çıkan Akşener "Hoşgeldiniz, iyi misiniz" diye seslendi. Bu arada salondan "Cumhurbaşkanı Meral Akşener" sloganı atıldı. Akşener bu slogana "amin" diyerek karşılık verdi.

Meral Akşener salonu selamladıktan sonra parti yöneticileri için ayrılan salonun ortasındaki bölüme değil, berberinde bir grup genç partili ile delegelerin arasında oturdu.

DİVAN BAŞKANLIĞINA ANDİÇEN GETİRİLDİ

Kurultay Divan Başkanlığına oy birliğiyle eski Bakan Ahat Andican getirildi. Andican, Akşener’i “Sayın genel başkanım, müstakbel Cumhurbaşkanım” diye selamladı.

ABDÜLLATİF ŞENER’E BÜYÜK ALKIŞ

İYİ Parti’nin kongresine AK Parti kurucularından, esi Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener de katıldı. Şener’in görüntüsü ekranda yayınlanınca salondan büyük alkış aldı.

Meral Akşener Kongre konuşmasını yapmak üzere kürsüye çıktığında “Gençlerin umudu Meral Akşener” sloganı atıldı. Akşener’in ilk sözü de “Meral Akşener’in umudu gençler” dedi. Sahneye elinde çok sayıda tülbent ve yemeni ile çıkan Akşener, şehir ziyaretlerinde kendisine bu tülbentleri verenlerin isimlerini sayarak teşekkür etti. Akşener, başındaki kırmızı kurdeleyi çıkarıp kendisine hediye ederek babasına iş isteyen 9 yaşındaki Zeynep’i ayrıca selamladı.

TÜM YÖNETİCİLERE TEŞEKKÜR

Akşener tüm il ve ilçe başkanlarını, Genel İdare Kurulu üyelerini tek tek ayağa kalkmaya davet etti, ardından ayrı ayrı “Partimin cesur yöneticileri hepinize teşekkür ediyor sizleri alkışlıyorum” dedi. Akşener’in konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle oldu:

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener yaklaşık 1 saat 10 dakika süren konuşmasında AK Parti iktidarına ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a sert sözlerle yüklendi. 28 Şubat’ta yağlı kazıkla tehdit edildiklerinde dimdik durduklarını belirten Akşener, "15 Temmuz’da millet devleti sokaktan toplarken, uçaklarla kaçıp güvende olduğunu anlayınca kahramanlık taslayan lideriniz var sizin!" dedi. "FETÖ'cü arıyorsanız aynaya bakın" diyen Akşener, "Eğer böyle devam ederseniz, bilin ki; “Adınız haccac gibi zalim yazılır tarihe!” dedi. Akşener’in konuşmasından satır başları şöyle:

İYİ PARTİ 8 İLKEYLE YOLA ÇIKTI: Parti ilkelerle yola çıkmıştır. Bir, Hiç kimse milletten büyük değildir. İki, adalet herkes içindir ve hukuk kurumları herkese eşit uzaklıktadır. Üç, cumhuriyet ve demokrasi tek kişinin eline bırakılamayacak kadar değerlidir, o değeri taşıyacak olan da parlamenter sistemdir. Dört, ülkenin tüm kaynakları ırk, din, mezhep, dil, cinsiyet, politika ayrımı yapılmaksızın herkese eşit dağıtılmalıdır. Beş, güçsüz ve korunmaya muhtaç herkes devlete emanettir. Altı, İnsanın iyiliğini, devletin güvenliğini önde tutmayan hiçbir plan ve projenin altına imza atılamaz. Yedi, ahlâk, bilim ve hesap verebilirlik insan olmanın temel değerleridir. Sekiz, İnanç özgürlüğü, ifade özgürlüğü ve teşebbüs özgürlüğü hukukun güvencesi altında olmalıdır.

ERDOĞAN’IN ENGİN İTTİFAK TECRÜBESİ DEVREYE GİRDİ: İYİ Parti’nin halktan bulduğu destek siyasetteki tüm dengeleri alt üst etmiştir. Sayın Erdoğan’ın engin ittifak tecrübesi derhal devreye girmiştir. Neydi o engin ittifak tecrübesi? Bunlar millet unuttu sanıyor ama bu millet unutmaz. Önce BOP, Büyük Ortadoğu Projesi ittifakını kurdular. Sonra Dolmabahçe’de, PKK ile çözüm ittifakı diyerek “çukur ittifakı” yaptılar, Ankara-İmralı arasında mekik dokudular. FETÖ ile yargısıyla, eğitimiyle, ordusuyla tüm devleti “paylaşma ittifakı”nı ise çoktan kurmuşlardı. Allah’ın işine bakın ki şimdi de Balgat ile ittifak kurdular. Halkımız onlara hemen isimlerini verdi: Bu ittifak olsa olsa “çıkar ittifakı” olur dediler! Tamam bizim bu ittifaka itirazımız yok. Yürütsünler yürütebiliyorlarsa…

ERBAKAN’IN SOYADINA SENİ MUHTAÇ ETTİREN NEDİR: Bizim Sayın Erdoğan’dan bir talebimiz var: Seni çıkar ittifakı telaşına düşüren nedir? Türk ordusu, sınır ötesinde siperden sipere koşarken seni ittifak peşine düşüren gerçek nedir? Seni korkutan... Ürküten nedir? Nedir seni Saadet Partisi’ni ikna turlarına çıkaran? O olmayınca, kapıları yüzüne çarpıp çıktığın Erbakan hocamızın soyadına seni muhtaç ettiren şey nedir? Seni iyice asabileştiren gerçeği açıkla da, halkımız bilsin! Daha birkaç ay öncesine kadar çantada keklik sandığın, çantada keklik sandığın için de hoyratlık dozunu artırdığın günlerden bugüne seni getiren gerekçeyi söyle. Kapalı kapılar ardında önüne koyup kara kara düşündüğün araştırma sonuçlarını söyle. Söyle de İYİ Parti’den neden korktuğunuzu milletimiz bilsin. Çünkü biz, Senin korku iktidarını, kötülük iktidarını, yalanlarla örülü iktidarını yıkmaya geliyoruz. Ve sen de o araştırmalarda İYİ Parti’nin gelişini görüyorsun. İttifak telaşına düşüyorsun. Bu öyle bir telaş ki merak ediyorum, Acaba ittifak teklifi yaptıklarına da “Ne istiyorsanız verelim” diyor musun?

BU MASKELİ BALO BİTSİN ARTIK: 28 Şubat’ta korku dağları beklerken, yağlı kazıkla tehdit edildiğimizde, dönemin ceberutları karşısında dimdik duran karakterimiz var bizim! Peki ya sizin? 15 Temmuz’da millet devleti sokaktan toplarken, uçaklarla kaçıp güvende olduğunu anlayınca kahramanlık taslayan lideriniz var sizin! Ama siz lafa gelince milleti çok seviyorsunuz değil mi? Bu maskeli balo bitsin, artık bitsin!

BAK AYNAYA FETÖ'CÜ KİMMİŞ: Bize FETÖ’cü dediler. Bak aynaya FETÖ'cü kimmiş bak, orada dedik. Devletimizin ve ordumuzun sırlarını, bugün hain dediklerinize, o gün siz verdiniz! Şimdi nerede, kimlerin elinde o gizli bilgiler? Ülkenin bekasını tehlikeye atıp, sonra da “aldatıldık” demek hangi devlet adamı sorumluluğuyla bağdaşır? Hadi bir kere dürüst ol! Siz gerçekten bu milleti sevmekte samimi olsaydınız, “FETÖ beni aldattı” demek yerine, utanç içinde istifa ederdiniz. Etmeliydiniz! Başkanlık rüyalarını görmeye devam etmek yerine, bizler bugün bile istifa etmenizi bekliyoruz. Hainlerle dostluğunuzu herkes unutsa bile biz, unutmayız, unutturmayız!

ADINIZ HACCAC GİBİ TARİHE ZALİM YAZILIR: Bize her gün bir partiyle ittifak kurduruyorlar. Yapmadığımızı yaptı, söylemediğimizi söyledi olarak yayıyorlar. Dürüst olun ey zalimler. Ahlaklı olun. Edepli olun. “Fitne ve zulüm ölümden beterdir” diyor Cenab-ı Hak. Eğer böyle devam ederseniz, bilin ki; “Adınız haccac gibi zalim yazılır tarihe!” “Adınız haccac gibi zalim yazılır tarihe!”

BİZ MİLLETLE İTTİFAK YAPIYORUZ: Elbette biz de ittifak için çalışıyoruz. Yoğun gayretlerimiz var. Hem de uzunca bir süredir! İstanbul’da Fatma Hanım. Üç çocuklu. Onlara iş bul dedi. Yerin dibine geçtim. Biz İYİ Parti olarak bu Fatma Hanımla, onun ailesiyle ittifak yapıyoruz. Bu ittifaka var mısınız? Darda kalmış çiftçimle ittifak yapmaya var mısınız? Kim kiminle ittifak yaparsa yapsın, biz milletimizle ittifak yapıyoruz! Bu ittifak, bu yol nereye kadar giderse, oraya kadar gideceğiz! Ay-yıldızlı bayrakları göreyim. İşte bizim ittifak sembolümüz.

MEDYA ELEŞTİRİSİ: Bu bayram havası, vergilerimizle beslediğimiz devletin televizyonları yayınlamalıydı. Ancak Hak, hukuk tanıyan kim? 12 Eylül günlerinden bile gerideyiz. Olsun varsın, biz bu yola Hükümetin emir erine dönmüş medyasına güvenerek çıkmadık. Biz bu yola milletimizin yüreğine güvenerek çıktık. Biz işimize bakacağız. Bugün burada yazılan destanı dalga dalga, yorulmadan insanlarımıza anlatacağız.

YALANLAR EKONOMİSİ: Nasıl oluyorsa oluyor, dolar tarihin en yüksek noktasında, dış borç almış başını gitmiş, İşsizlikte zirve yaşanırken, yeni büyüme hızı açıkladılar; 7.4! Ben bu durumu açıklayabilecek bir ekonomist bulamadım. Zaten uluslararası hiçbir kurum ülkemizin açıkladığı hiçbir rakamı ciddiye almıyor! Bu arkadaşlar şimdi farklı metotlar deniyorlar. Baktılar ki rakamlar hedefleri tutmuyor, rakamlarla oynamaya başladılar. İstanbullu esnaf da bunların ekonomisini şöyle açıklıyor; “Hava sıcak diyorlar, iyi de biz neden üşüyoruz?” İşte size yalanlar ekonomisi!

SURİYE’DE SEÇİM ÖNERİSİ: Amerika “Biz artık Suriye’nin ağır yükünü taşıyamayız, başkaları taşısın” deyip çıktı. Giderken o ağır yükü kimin omuzlarına bırakıyorlar? Sizi Suudilerin, İsrail’in mayın temizleyicisi olarak kullanıyorlar. Orta Doğu’yu, Arabistan ve İsrail politikalarının çiftliği yapacaklar. Kaos imparatorları o kadar usta ki, onlar yazıyor, siz oynuyorsunuz! Dış politikamızda en acil sorun olan Suriye konusuna gelince tekrar söylüyorum; Suriye’de mültecileri de içine alan bir seçim yapılmalıdır. Suriye seçimlerinde ortaya çıkan irade kim olursa olsun. Bizim muhatabımız o olmalıdır. Suriye’nin üniter yapısının kurulması için Türkiye her türlü desteği vermelidir. Aynı politika Irak için de geçerli olmalıdır. Güçlü komşular, daha güçlü bir Türkiye demektir. Türkiye bölgenin gücü olacaksa, önce o bölge güçlü olmalıdır.

BİZİ DESTEKLEMEYENLER İÇİN DE BURADAYIZ: Bizi seven sevmeyen, destekleyen, desteklemeyen herkes için buradayız. Şimdi hep birlikte söz vereceğiz; milletimiz rahat bir nefes alana kadar yorulmadan, durmadan kapı kapı dolaşarak çalışmaya. Bu ülkenin geleceği için yılmadan mücadele etmeye söz veriyor muyuz? Ben de size söz veriyorum. Hiç kimseden, hiçbir şeyden korkmadan bir adım geri atmadan omuz omuza. İlk günkü heyecanımızla bu yolu yürüyeceğiz.

AKŞENER YENİDEN GENEL BAŞKAN

Kongrede daha sonra genel başkanlık seçimi yapıldı. Akşener'in tek aday olarak girdiği seçimde bin 112 delegeden bin 61’i oy kullandı. Oyların bin 60’i geçerli sayıldı. İYİ Parti lideri Meral Akşener, bin 60 delegenin oyuyla yeniden genel başkan seçildi.

GİK ÜYE SAYISI 80’E ÇIKTI

İYİ Parti Genel İdare Kurulu (GİK) üye sayısı tüzük değişikliği ile 60'dan 80’e çıktı. Tüzük değişikliği ile genel başkana da 13 kişi olan Başkanlık Divanı üye sayısını arttırma yetkisi verildi. 80’e yükseltilen Genel İdare Kurulu’na yeni giren üyeler şu isimlerden oluştu:

“Ali Coşkun, Ayhan Bölükbaşı, Sibel Yanıkömeroğlu, Ayşe Sucu, Behiç Çelik, Berat Yılmazel, Berna Sukas, Emine Küçükali, Fahrettin Yokuş, Fulya Yasemin, İsmail Koncuk, Hayati Arkaz, Kemal Niziplioğlu, M. Okan Oğuz, M. Saltuk Buğra Kavuncu, Meral Alemdar, Mukadder Başeğmez, Cihan Paçacı, M. Naci Cinisli, M. Aspay Şener, Oktay Erçakar, Reşat Erdoğan, Sinan Sözen, Ümit Dikbayır, Vedat Bayram, Yener Yıldırım.”

ERDEM VE DOĞAN LİSTE DIŞI

Partinin kuruluş sürecinde Genel İdare Kurulu üyeliği yapan bazı isimlere yeni GİK’te yer verilmedi. Bu isimler Adnan Şefik Çirkin, Mustafa Erdem, Şule Ünlü Doğan, Mafiz Özgür Rıfaioğlu ve Servet Hali oldu. Başkanlık Divanı üyesi Mustafa Erdem kongreden kısa bir süre önce genel başkan yardımcılığı görevinden istifa etmişti. Genel Başkan Yardımcısı Şule Doğan’ın da GİK’te yer almaması dikkat çekti.

Seçimin ardından 11 kişilik Merkez Disiplin Kurulu (MDK) ise şu isimlerden oluştu: Adil Erkoç, Banu Aydın, Berna Biçer, Cumali Durmuş, Hasan Hüseyin Türkoğlu, Günay Kodaz, Mine Baş, Ömer Karakaş, Özcan Pehlivanoğlu, Ruhittin Sönmez ve Veysel Mustafa Güldoğan.