Akşener'den ittifak yanıtı: Burada olmaya devam edeceğim

DUVAR - İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Kırıkkale'de esnaf ziyaretlerinde bulundu. İlk olarak Yahşihan ilçesinde bir kahvehaneye giden ve kendisine ikram edilen çayı içen Akşener, emeklilerle sohbetinde emekli maaşlarının yetersiz olduğunu belirtti.

Akşener, bir kişinin "Erken seçim olacak mı?" sorusuna, "Ekonomiye bağlı. Çok erken bir seçim beklemiyorum. 2021 Haziran'ı olabilir belki. Çok yakın zamanda bir seçim beklemiyorum" yanıtını verdi.

'BAHÇELİ'NİN EV SÖZÜ NE MANAYA GELİYOR?'

Bir başka kişinin, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "eve dön" çağrısını hatırlatması üzerine Akşener, "Ben şimdi Sayın Bahçeli'nin ev sözünün ne manaya geldiğini bilmediğim için Sayın Erdoğan'a seslendim. Dedim ki ortağını ilgisiz bırakma. Bana sardırdı. Onun için ilgilen. Eve mi? Onu bilmiyoruz. Yuvalar çok, evim de yuva. Ben başından söyledim. Ben politikayı bırakıp herkesten özür dileyip eve dönerim. Bu derece" dedi.

'BİZ PARTİMİZİ NİYE KURDUK?'

Meral Akşener, bir vatandaşın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısı ve ittifak sorusuna ise şöyle cevap verdi: "Burada olmaya devam edeceğim. Şimdi biz partimizi niye kurduk? Biz partimizi, bu sistemin doğru olmadığını, hepimizi sıkıntıya sokacağını (nitekim iki sene sonra da soktu) iddia ederek bir siyasi parti kurduk vatandaşın talebiyle. Dolayısıyla bizim evimiz 83 milyondur, Anadolu’dur, milletin sinesidir evimiz. Bu netlikte söyleyeyim. (Millet İttifakı’nı kastederek), Bizim bir sıkıntımız yok. Biz yola çıktıklarımızı milletimizin değerlerine, milletimizin çıkarlarına halel gelmediği sürece yolda bırakmadık hiç. Burada bir sorunumuz yok."

Akşener şunları söyledi: Bu bir destek çağrısı, bunun birinci ayağı sayısal olarak bize ihtiyaçları yok. İkinci ayağı dış politika zaten hiç yalnız bırakılmadılar. Üçüncü ayağı ise bugün Türkiye’nin içinde bulunduğu demokrasinin ortadan kalkışı, hukukun üstünlüğünün ortadan kalkışı, adalet duygusunun zedelenmesi gibi, liyakatsizlik gibi ekonomik zorlukların arka planında bu tercihler var. Bu tercihler değiştirilecekse orada elbette ben biliyorum ki, CHP’de dahil olmak üzere muhalefette yer alan ben millet ittifakı açısından konuşayım iyileştirilmiş güçlendirilmiş sisteme geçişle ilgili destek vermeye hazır. Burada da bir sorunumuz yok. Tabii hangisi? Orada en önemli iki kelime var milli ve yerli olduğumuzu teslim etti Sayın Erdoğan. Şimdiye kadar hiç bana gayri yerli diyebilen olmamıştı. Bu dönem 5 yılda hepimiz gayri milli, gayri yerli olduk. Biz kendimizi biliyoruz milli, yerli, milliyetçi, kalkınmacı, demokrat bir siyasi partiyiz dolayısıyla beş sene sonra anlaşılmış olması biz ancak memnun eder.”

'ÇOK ŞİKAYET GELİYOR'

Kente propaganda amaçlı gelmediğini vurgulayan Akşener, şu açıklamayı yaptı:

"Bugün 10’uncu ili dolaşıyorum. İlçe ilçe geziyorum. Vatandaşın derdine dikkat çekiyorum, propaganda yapmıyorum, oy istemiyorum. Çünkü seçim yok. Yarın bir gün seçim geldiğinde arkadaşlarımız dolaşacak oy isteyecek, anlatacak o başka bir şey. EYT’liler mesela; bizim üzerinde durduğumuz bir konu. Esnaflar söylüyor bize biz onları paylaşıyoruz, insanların dinmesini sağlıyoruz. Böyle bir iş edindim kendime onun için buradayım. Elektrik faturalarından çok şikayet ediliyor. Kiralık dükkanların stopajından, SSK primlerinden şikayet ediliyor. Müşterinin alım gücü düştü maliyetler yükseldi, esnafa destek olunsun."

'ERDOĞAN BU MATEMATİKLE SEÇİLEMEZ'

Akşener, partili cumhurbaşkanlığı sistemini Türkiye'nin taşıyamadığını da söyledi. İyileştirilmiş, güçlendirilmiş bir parlamenter sistemden yana olduklarını aktaran Akşener, AK Parti, CHP ve kendilerinin katılımıyla bir çalışma yapılması gerektiğini ifade etti. Akşener şu değerlendirmede bulundu: "Gelin, adam gibi oturup bu sisteme geçelim diyoruz. Geçer miyiz? Bunu zaman gösterecek. 2021 Haziran'da seçim bekleniyor. Diyelim ki 2023'te oldu, bakın iddia ediyorum Sayın Erdoğan bu matematikle seçilemez."

'GEÇMİŞİN SOLCULARI DA AYASOFYA'NIN AÇILMASININ KARŞISINDA DEĞİLDİ'

Meral Akşener, Ayasofya'nın camiye dönüştürülmesine ilişkinse şunları söyledi:

"Sağın her rengi Ayasofya'nın açılmasını ister. Ben de isterim, onun tavrını koyduk. Mesela bilinmeyen bir şey var. Geçmişin solcuları da emperyalizm üzerinden baktığı için onlar da Ayasofya'nın açılmasının karşısında değildi. Ayasofya konusunda, 'olsun' diyen en genç yapı biziz. Çocuklarımızın öncelikleri ne? Onun için yeni neslin taleplerine uygun bir bakış açısına ihtiyaç var. Çocuklarımız çok başka. Öncelik iş bulmak. Bakıyorsunuz, Hristiyan dünyasında da bu durum aynı. Ayasofya bizden gitti gibi bir durum olmadı. Bu yeni bir dünya." (HABER MERKEZİ)