Almanya enerjide 'kolera ile veba arasında' kaldı

Enerjide Rusya'ya bağımlı kalmak istemeyen Almanya, Katar ile BAE'den LNG ithal etme planı, ülkede 'kolera ile veba arasında seçim yapma' çaresizliği olarak yorumlandı.

Abone ol

Yunus Ülger

DUVAR - Almancada, iki kötü seçenek arasında bir seçim yapma zorunluluğu durumunda 'kolera ile veba arasında seçim' deyimi kullanılır. Almanya'nın enerji alanında karşı karşıya kaldığı çaresizlik için bu deyim çok yerinde olsa gerek. Enerjide Rusya'ya bağımlı kalmak istemeyen Almanya, doğal gaz için arayışa geçti. Bunun için Yeşiller Partili Federal Ekonomi Bakanı Robert Habeck, Katar ile Birleşik Arap Emirlikleri'ne üç günlük ziyaret yaptı. 

Almanya, bu iki ülkeden sıvı doğal gaz ithal etmeyi, ayrıca da yeşil hidrojen alanında işbirliği yapmayı planlıyor. İşte bu durum, Alman medyasında 'kolera ile veba arasında seçim yapmak zorunda kaldık' biçiminde yorumlandı. Bir yanda Ukrayna'ya operasyon düzenleyen Rusya, diğer yanda demokrasi, hukuk devleti, insan hakları gibi temel değerlerle hiç ilgisi olmayan otokratik iki ülke, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri...

'KATLANACAĞIZ ZORUNLU OLARAK'

Her ne kadar konuya 'kolera – veba' benzetmesiyle yaklaşılsa da, basında yer alan yorumların neredeyse tamamı, 'Buna katlanmak zorundayız' biçiminde oldu. Gelecek kışı soğukta geçirmek istemeyen Almanya'nın gerçekten başka seçeneği yok. Bu yüzden de ziyaret, “Federal Ekonomi Bakanı enerji rica etti'', biraz ileri giden gazetelerde ise “Enerji dilendi'' sözleriyle yorumlandı. 

Ülkenin başkenti Berlin'de yayımlanan sol eğilimli gazetesi TAZ bile Katar ile Birleşik Arap Emirlikleri'nden sıvı doğal ithaline karşı çıkmadı, ortaya çıkan yeni durumdan Rusya Devlet Başkanı Vlademir Putin'i sorumlu tuttu. 'Kirli Reel Politika' başlıklı yorumda savaş karşıtı, demokrasi ve insan hakları savunucu Yeşiller Partili Federal Ekonomi Bakanı Habeck'in bu iki ülkeden 'enerji rica etmek' zorunda kalmasını, trajik bir durum olarak niteledi.

Haber dergisi Stern'de yer alan yorumda ise siyasette ahlaki çözümlerin bulunmadığı belirtilerek, ''Almanya da Ukrayna'ya silah satıyor, bu silahlarla insanlar öldürülüyor'' denildi. Öte yandan, Almanya'nın temel değerlerinden vazgeçmeden bu krizlerden ders çıkarması gerektiği belirtildi.

BEŞAR ESAD'IN AĞIRLANDIĞI ÜLKEYE GİTTİ

Deutschlanfunk'ta yer alan yorumda ise Birleşik Arap Emirlikleri kastedilerek, bakan Habeck'in bir hafta kadar önce Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın ağırlandığı ülkeye gittiği yorumu yapıldı. Esad ile görüşen Birleşik Arap Emirlikleri Veliaht Prensi Muhammed bin Zayed El Nahyan'ın, Habeck ile görüşmediğine dikkat çekildi. Bu ülkenin Müslüman Kardeşler ile Hamas örgütlerini desteklediği hatırlatıldı. Habeck'in Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri'nde insan hakları ihlallerini dile getirmesi ise “Bu eleştiriler dinlenir ancak bunlar yine bildiklerini okurlar'' biçiminde değerlendirildi.

ALMANYA'NIN ENERJİ KAYNAKLARI

Enerjide dışa bağımlı olan Almanya, doğal gazının yüzde 55'ini, petrolün de yüzde 30'unu Rusya'dan ithal ediyor. Almanya, Angela Merkel'in başbakanlığında 2011'deki Fukuşima'daki kazadan sonra bütün nükleer santrallerini kapatma kararı almıştı. İşletilen son üç santral de bu yılın sonunda kapatılacak. 

Nükleer santralleri kapatma kararının ardından Almanya yenilenir enerjiye büyük ağırlık vermişti. 2020 itibariyle elektrik üretiminin yüzde 45'i yenilenir enerji kaynaklarından, yaklaşık yüzde 50'si de termik santrallerden, kalanı da atom santrallerinden sağlanıyor. 2035'e kadar elektrik üretiminin tamamının yenilenir enerji kaynaklarından sağlanması hedefleniyor. Ne var ki, uzmanlar bunu gerçekçi bulmuyor. Öte yandan Almanya ulaşım ve sanayide büyük oranda fosil enerjiye bağımlı bulunuyor. Taşıt, uçak, gemi gibi ulaşım araçlarının yüzde 95'i fosil enerji ile çalışıyor.