Almanya'da futbolun homofobiyle imtihanı
Almanya'da gerçekleşen "Futbol Onur Haftası"nda düzenlenen atölyelerde, futbolda cinsiyetçilik tartışılıyor. Duvar yazarı Volkan Ağır, Bundesliga'da oynayan Köln'ün CEO'su Alexander Wehrle ile homofobi karşıtı bir futbol için yaptığı beyin fırtınasını şu sözlerle aktarıyor: Hani Türkiye'de dilimizden düşmeyen şey gerçekten olabiliyormuş!
Volkan Ağır - vagir@gazeteduvar.com.tr
BERLİN – Almanya'da 5-9 Ekim arasında gerçekleşecek “Football Pride Week - Futbol Onur Haftası”na gitmek, gecesinde yaşananlardan bağımsız olarak söylüyorum 15 Temmuz'dan itibaren yapılacaklar listemin en başında yazılıydı. Her zaman yaptıklarını örnek almamız gerektiği konusunda hemfikir olunan Alman futbolunun, homofobiyi futboldan şutlamak için neler yaptığını birebir görmek, hatta katkıda bulunmak için bundan daha güzel bir fırsat olamazdı.
5 Ekim'de gayri resmi bir kaynaşma için SV Emspor Berlin Takımı'nın antrenman sahasının yanında bulunan, kulübe ait küçük kafede buluştuk. Soğuk Berlin akşamında içimizi ısıtmak için yanında beklediğimiz mangalda pişirdiğimiz yemekleri yiyip tanıştık. Malum 15 Temmuz gecesi İzmir'de birlikte sabahı beklediğimiz arkadaşlarımla tekrar buluşmanın keyfiyle resmi açılış günü için evime döndüm. 6 Ekim öğlen 13.30'da başta Homofobi Karşıtı Futbol Taraftarları (Fussball Fans Gegen Homophobie), Avrupa Futbol Taraftarları Birliği (Football Supporters Europe), Queer Futbol Taraftarları (Queer Football Fans) ve Lezbiyen ve Gayler Federasyonu (Lesben und Schwulen Verband) olmak üzere birçok paydaşın bir araya gelerek organize ettiği etkinlik için Berlin'deki Birleşik Hizmetler Sendikası binası ver.di'de buluştuk.
'AYRIMCI VE DIŞLAMACI TUTUM DEĞİŞECEK'
Avusturya'nın nadide futbol dergisi Ballesterer'den Nicole Selmer'in sunumuyla başladı gün. Açılış konuşmalarını yapmak üzere Almanya Futbol Federasyonu ve Bremen Futbol Federasyonu temsilcisi Björn Fecker ve Bundesliga Derneği CEO'su Stefan Kiefer'i sahneye aldık.
İlk sözü alan Kiefer, Almanya'da toplumsal bilincin çoğulculuğa dönüşmesiyle saklanması gerekmeyen eşcinsel sevginin açıkça yaşanmasının mümkün hale geldiğini söyleyerek başladı konuşmasına. Ancak henüz yeterli haklara ulaşılamadığını, daha geniş kitlelerin eşcinselliği kabullenmesi gerektiğini ve bu konuda Bundesliga Derneği olarak gerekli duruşu sergileyeceklerini söyledi. Cinsel ayrımcılığı ve her türlü dışlamacı tutumu ne stadlarda ne de başka yerde kabul etmediklerini de ekledi. Toplumdaki bu sorunu futbolun tek başına çözemeyeceği kabulüyle birlikte futbolun insanları bir araya getirme ve olumlu etkileme gücünü kullanmak için çalışacaklarını da vurguladı. Çok net bir şekilde de Bundesliga Derneği'nin amacının “Ne yazık ki hâlâ maço tavırlı profesyonel futbolu değiştirmek” olduğunu söyleyip sözlerini bitirdi.
'KÖTÜ PAS 'KARI GİBİ' ATILMAMIŞTIR!'
Almanya Futbol Federasyonu ve Bremen Futbol Federasyonu temsilcisi Björn Fecker de ayrımcılığın, homofobinin ve ırkçılığın spor alanlarında kesinlikle kendine yer bulmaması gerektiğini söyleyerek başladı konuşmasına. Medyanın da seyircileri sadece sorun yaratan unsurlar olarak görmemesi gerektiğini ekledi. Acaba Türkiye'ye mi gönderdi mesajı orası pek açık değildi. Maçlar öncesinde takım kaptanlarının ellerine tutturulan metinleri okutma eylem yöntemini eleştirdi. Ve çok güzel bir örnek ve eleştiriyle de sözlerini bitirdi. Tam çevirisiyle değil ama çok daha kolay anlaşılabilecek jargonla aktarırsam: “Kötü atılan pas, 'karı gibi' atılmamıştır. Daha güçlü bir forvet karşısındaki savunmacı 'ibne' değildir. Ya da kısa saçlı bir kadın futbolcu lezbiyen değildir. Bunu değiştirmek bizim için bir meydan okumadır ve biz bunu kabul ediyoruz.” Yeşil sahalarda duymak istediğim açıklamalara doymuştum ki önümüzdeki hafta da homofobi konusundaki tutumlarından dolayı taraftar gruplarına ve derneklere Julius Hirsch ödülleri verileceğini söyledi.
1. FC KÖLN CEO'SU İLE KAFA KAFAYA VERDİK
Etkinlik, 5 farklı eşzamanlı atölye ile devam etti. Atölyelerin başlıkları “Futbolun paydaşlarını homofobi karşıtı çalışmalar için nasıl eyleme geçirebiliriz” olarak genellemek mümkün. Ben Bundesliga'nın köklü kulübü 1. FC Köln'ün CEO'su Alexander Wehrle ve Queer Futbol Taraftarları'ndan Dirk Middeldorf'un moderasyonundaki “Kulüpler çevrelerini nasıl harekete geçirebilirler?” atölyesine katıldım. Alexander Wehrle, futbolda homofobi karşıtı çalışmalarıyla bilinen biri. Önce bu konuda yaptıklarını dinledik kendisinden. (İlerleyen günlerde kendisiyle yaptığım özel röportajı da okuyabilirsiniz.) Sonra kısa bir soru cevap seansının ardından oturup birlikte maç günü ne tür etkinlikler yaparsak insanları bu konuda bilinçlendiririz konusu üzerinde beyin fırtınası yaptık. Şaka gibi değil mi? Ülkenin önemli futbol kulüplerinden birinin CEO'su ile Alman Futbolundaki homofobi sorununu çözmek için oturup birlikte çalıştık. Hani Türkiye'de dilimizden düşmeyen ve ütopik görünen şey gerçekten olabiliyormuş. Ve hatta sadece kendi taraftarı değil, Düsseldorf, Schalke 04 gibi başka takımların taraftarları ile birlikte bile bunu gerçekleştirmek mümkünmüş.
Sonrasında ise atölyedeki çıktılarımızı, tüm diğer atölyedekilerin yaptığı gibi birbirimize sunduk. Birbirinden ilginç sonuçlar ortaya çıktığına emin olabilirsiniz. Ancak hepsini tek tek burada yazmak da uzun gelecektir. Sonuç kitapçığı çıktığında aktarımlar için tekrar burada görüşelim.
Not: Etkinliğin ikinci günü gerçekleşen “Nasıl birlikte koordine olabiliriz?”, “Avrupa'daki tüm LGBT taraftar grupları organizasyonlarını nasıl gerçekleştirebilir?” ve “Rusya ve Katar'da yapılacak Dünya Kupaları'nda homofobi karşıtı neler yapılabilir?” başlıklı 3 atölye ile ilgili izlenimler, Volkan Ağır'ın yarınki ikinci yazısında.