Ankara Barosu: Emniyette 5 kişiye işkence yapıldı

Ankara Barosu tarafından oluşturulan heyetin gözaltındaki şüphelilerle yaptığı görüşme sonucunda hazırlanan rapora göre, Ankara Emniyet Müdürlüğü Mali Şube Müdürlüğü'nde karanlık bir odaya sokulan beş kişye işkence yapıldı. Ankara Emniyeti iddiayı reddetti.

Abone ol

DUVAR - Ankara Barosu, FETÖ operasyonuyla gözaltına alınan beş kişinin Ankara Emniyet Müdürlüğü Mali Şube Müdürlüğü’nde işkence gördüğünü tespit ederek rapor hazırladı. Ankara Emniyet Müdürlüğü ise iddiayı yalanladı.

Ankara Barosu’na bağlı Avukat Hakları Merkezi, Cezaevi Kurulu ve İnsan Hakları Merkezi; Ankara Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlar Soruşturma Bürosu’ndaki işkence iddialarına ilişkin rapor hazırladı. Eski Dışişleri Bakanlığı personeline yönelik gerçekleştirilen FETÖ operasyonda gözaltına 105 eski çalışanının avukatlarının baroya kötü muamele şikayetinde bulunduğu belirtilen raporda, bunun üzerine oluşturulan heyetin Ankara Emniyet Genel Müdürlüğü Mali Suçlar Soruşturma Bürosu’na 27 Mayıs 2019’da giderek işkence gördüğünü öne sürülen altı kişiyle görüşme yaptığı anlatıldı.

DOKTORA ANLATAMAMIŞLAR

Raporda şu bilgiler yer aldı:

  • Görüşülen altı kişinin tamamı “mülakat” adı altında görüşmelere götürüldüklerini, burada itirafçı olmaya zorlandıklarını, tehdit ve hakaretlere maruz kaldıklarını ifade etmişlerdir. Görüşülen altı kişinin tamamı birden fazla defa mülakata çıkarıldıklarını, mülakatta kendilerine psikolojik baskı uygulandığını, mülakatı gerçekleştiren kişileri görseler teşhis edebileceklerini ifade etmişlerdir.
  • Görüşülen altı kişiden beşi mülakatlar haricinde işkenceye ve kötü muameleye maruz kaldığını ifade etmiştir. İşkence ve kötü muameleye maruz kaldığı ifade eden beş kişinin ortak anlatımlarına göre; bu kişiler (bir kişi cumartesi gecesi, bir kişi cumartesiyi pazara bağlayan gece, üç kişi ise pazar gecesi) gözaltındaki tutuldukları koğuşlardan çıkarıldıklarını, Mali Suçlar Soruşturma Bürosunun giriş katında bulunan bölümü getirildiklerini, büronun girişindeki dar koridorda kapısında “girilmez” yazılı kapıdan içeri sokulduklarını, buradan karanlık bir odaya sokulduklarını, karanlık odaya bırakan kişilerin çıktıklarını, karanlık odada yüzlerini karanlık sebebiyle göremedikleri kişilerin, kendilerini önce duvara yasladıklarını, gözlerini bağladıklarını sonrasında diz çöktürdüklerini, bir süre süründürdüklerini, jop ile kafalarına vurulduğunu, konuşmazlarsa jopu makatlarına sokulmakla tehdit edildiklerini, karanlık odadaki kişilerin jopu vücutlarında gezdirdiklerini ifade etmişlerdir.
  • Bu yaşananların ardından; üç kişi tamamen soyulduklarını, bir kişi belden altı soyulduğunu, bir kişi ise pantolonun yarıya kadar soyulduğunu ve devamında; tamamen ve bel altı soyulan toplam 4 kişi, tekrar ters kelepçelenerek cenin pozisyonuna getirildiklerini, makatlarında jop gezdirildiğini, bu sırada konuşmaları konusunda tehdit ve hakaretlere maruz kaldıklarını, kendilerine bir ile iki dakika arasında değişen süreler verildiğini, sonrasında “ikinci aşamaya geçiyoruz” denilerek makatlarına yağ veya kayganlaştırıcı olduğunu düşündükleri bir madde döküldüğünü, yine makatlarında jop gezdirilerek işkenceye maruz kaldıklarını ifade etmişlerdir. Bir kişi ise pantolonun çıkarılmaya çalıştığını, pantolonunun yarıya kadar zorla çıkarıldığını, zorlayarak geri çektiğini, vücudunda ve kıyafetleri üzerinde iken jop gezdirerek işkenceye maruz kaldığını ifade etmiştir.
  • İşkence ve kötü muameleye maruz kaldığını ifade eden beş kişiye karanlık odada kendilerine işkence ve kötü muamele uygulayan kişilerin seslerini Mali Suçlar Soruşturma Bürosunda yüzünü gördükleri ve sesini duydukları kişilerden herhangi biri olup olmadığı sorulmuş, farklı kişiler olduklarını ifade etmişlerdir. Kendilerini tanıtıcı bir ifade kullanıp kullanmadıkları sorulduğunda dört kişi bu yönde bir ifade kullanılmadığını, bir kişi ise “biz dışarıdan geldik, profesyonel bir ekibiz” diye söylemde bulunduklarını ifade etmiştir.
  • İşkence ve kötü muameleye maruz kaldığını ifade eden beş kişi günlük doktor muayenesi sırasında yanlarında bir kolluk görevlisinin bulunduğunu, can güvenliklerinden duydukları korku ve kaygı sebebiyle yaşadıkları doktora anlatamadıklarını ifade etmiştir.
  • İşkence ve kötü muameleye maruz kaldığını ifade eden bir kişi ikinci aşama olarak ifade edilen işkence ve kötü muamele durumu öncesinde odada bulunan bir kişinin kendisine evli olup olmadığını sorduğunu, evli olduğunu söylemesi üzerine “bak bir daha karınla yatamazsın, geceleri kalkıp ağlarsın” dediğini ifade etmiştir.
  • İşkence ve kötü muameleye maruz kaldığını ifade eden bir kişi işkence ve kötü muameleye başlanmadan önce kendisine “Burada jop sokuyoruz, bunları duymuşsundur, hepsi doğru” denildiğini ve devamında yukarıda anlatılan işkence ve kötü muamele işlemlerine maruz kaldığını ifade etmiştir.

ÜÇ KİŞİ ETKİN PİŞMANLIKTAN YARARLANDI

Ankara Barosu’nun raporunda, görüşmek istenilen kişilerden üç kişinin ise etkin pişmanlıktan yararlandığı ve ifadelerinin alınıp bırakıldığı belirtilerek, şu değerlendirmelerde bulunuldu:

“AİHS ve diğer uluslararası sözleşmelerde de yazılı olduğu üzere doktor raporunun varlığı tek başına işkence ve kötü muamele yaşanmadığının göstergesi değildir. Yukarıda tespitlere konu anlatımlar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; kişiler kolluk görevlisi nezaretinde doktor muayenesine hukuka aykırı bir şekilde çıkarılmıştır. Dinlenen kişilerin anlatımları birbirleri ile çelişmemekte, aksine uyum göstermektedir. Anlatımlar bir bütün olarak değerlendirildiğinde, kişilerin darp, cebir izi bırakılmayacak şekilde işkence ve kötü muameleye maruz kaldıklarını doğrulamaktadır. Yukarıdaki tespitler de dikkate alınarak ilgililer hakkında derhal soruşturma başlatılmalı ve işkence suçuna göz yuman ve işkence suçunu işleyen kişiler başta olmak üzere kişilerin maddi ve manevi varlığına saldırıda bulunan kişilerin tespit edilerek cezalandırılması gerekmektedir.”