Ankara Barosu işkence raporuna 'FETÖ' suçlaması

DUVAR - Ankara Barosu’nun 'FETÖ' operasyonunda gözaltına alınan bazı kişilere işkence yapıldığı yönündeki raporuna İçişleri Bakanlığı'ndan açıklama geldi. İçişleri Bakan Yardımcısı Muhterem İnce, işkence iddialarını reddetti, bu iddiayı ortaya atan avukatlardan birinin anne babası ve kardeşinin byLock kullanıcısı olduğunu, babasının tutuklu, ağabeyinin firari olduğunu, bir başka avukatın byLock kullanıcısı olarak tutuklu bulunduğunu söyledi. Bakan Yardımcısı İnce, Komisyon Başkanı Hakan Çavuşoğlu’nun “İşkence iddialarını FETÖ organize ediyor?” sorusuna “Aynen öyle, uluslararası bağlantılar var bu konuda” yanıtı verdi.

Meclis İnsan Hakları İnceleme Komisyonu, İçişleri Bakan Yardımcısı Muhterem İnce ile bakanlık bürokratlarını dinledi. Sunumların ardından milletvekilleri de son aylarda gündeme gelen, Baro raporlarına da yansıyan Halfeti ve Ankara’daki işkence iddiaları, kayıp olayları, Cumartesi Annelerinin eylemine engeller gibi olaylarla ilgili çok sayıda soru yöneltti.

İŞKENCE YOK RAPORU VAR

Bakan Yardımcısı İnce, Ankara Emniyetindeki işkence iddialarıyla ilgili şu bilgileri paylaştı: “Ankara Emniyeti Dışişleri Bakanlığında yapılan sınav usulsüzlüğüyle ilgili 250 kişiyi kapsayan bir çalışma kapsamında 44 ilde eş zamanlı bir operasyon yaptı, 129 şüpheli gözaltına alındı. Gözaltı süreleri, sayı fazla olduğu için hâkim kararıyla 2 kez uzatıldı. Bunların bütün doktor raporları alındı, bütün avukat görüşmeleri yaptırıldı, hatta bu dönemde 139 avukatla 658 defa görüşme sağlandı, tüm görüşmeler de tutanağa bağlandı. “İşkenceye maruz herhangi bir darp ve cebir yoktur” ibaresinin tüm doktor raporlarında olduğunu tespit ettik.”

İşkence iddialarını reddeden Bakan Yardımcısı, Ankara Barosu’nun raporuyla ilgili ise, “Bunu iddia eden avukatlar içerisinde, mesela bir tanesinin babasının ve kardeşinin byLock kullanıcısı olduğu, babasının tutuklu, ağabeyinin firari olduğunu biliyoruz. Yine, başka bir avukatın babasının byLock kullanıcısı olduğu ve bu nedenden tutuklu olduğunu biliyoruz, böyle bir bilgiyi de sizlerle paylaşmak isterim” dedi.

'AVUKATIN BABASININ ŞUCU BUCU OLMASI HUKUKİ BİR CÜMLE Mİ?'

Bakan Yardımcısı İnce’nin sözlerine tepki gösteren HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, “Ankara Barosunun avukatlarının babasının şucu bucu olması, KHK’yle atılması bir hukuki cümle midir Allah aşkına? Ankara Barosuna kayıtlı bir avukat gidip orada açıklama yapmıştır, “Babası, teyzesi, amcası şu suçludur.” demek bir savunma mıdır? Ortada son derece ciddi bir işkence iddiası vardır. Baronun raporu son derece vahim iddialarla doludur” dedi.

Bir savunma yapmadığını, sadece bilgi verdiğini belirten Bakan Yardımcısı, “Bu savunma yapılacak bir konu değildir, bir iddiadan ibarettir, iddialar gerçekleşirse gereği yapılır” dedi. “Bunun bir FETÖ organizasyonu olduğu yönünde elimizde bilgiler var, bizde de böyle iddialar var” diyen Bakan Yardımcısı Komisyon Başkanı Hakan Çavuşoğlu’nun “Yani işkence iddialarını FETÖ organize ediyor?” değerlendirmesine “Aynen öyle, uluslararası bağlantılar var bu konuda, uluslararası bilgiler var bizde” karşılığını verdi.

HDP’li Gergerlioğlu, işkence iddiasını Ankara Barosu’nun ileri sürdüğünü belirterek, “Siz Ankara Barosunu FETÖ’cülükle mi itham ediyorsunuz?” diye sordu. Bakan bu soruya, “Hayır, öyle bir şey yok, ne alakası var? Biz bilgiyi söylüyoruz” yanıtı verdi.

İçişleri Bakan Yardımcısı İnce ve Bakanlık bürokratlarının diğer konularla ilgili değerlendirmeleri ise şöyle oldu:

BAKANLIKTA MENZİL TARİKATI ETKİN İDDİASI: Buna katılmamız mümkün değil çünkü en hassas olduğumuz ve birinci derecede mücadele ettiğimiz konulardan bir tanesi. İçişleri Bakanlığının ve devletin bütün diğer memurlarının, devlet adına hizmet yapan tüm kamu personelinin sadece devletten emir alan, Anayasa’ya, hukuka bağlı, kanunlarda görevleri belirtilmiş, görevleri yapan ve emri sadece dediğim gibi devletten alan, vatanına, milletine hizmet eden bir yapıda olmasını temin etmeye çalışıyoruz ve bu konudaki tüm kriterleri kullanıyoruz.

6 KİŞİNİN KAÇIRILDIĞI İDDİASI: Bunlar bizim kayıtlarımızda da kayıp kişiler yani aranan kişiler. Savcılıklardan bunları yakalama kararı var. 5’i hakkında silahlı terör örgütüne üye olma, devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askerî casusluk amacıyla temin etmek, silahlı terör örgütü kurmak, yönetmek veya üye olma gibi suçlardan arama kararı var. Bir diğeri hakkında da 2019 yılı içerisinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmiş. Bunların nerede olduğu konusunda gerçekten bizler de bilgiye sahip olduğumuzda gerekli işlemi yapacağız. Yurt dışına kaçmış olabilirler, bilemiyorum, herhangi bir yerde saklanıyor olabilirler.

HALFETİ İŞKENCE İDDİASI: İçişleri Bakanlığı mülkiye teftişlerinden bir heyet oluşturdu. İnceleme sürüyor. Rapor doğrultusunda gerekli işlem yapılacak. Olayla ilgili iddialardan bir tanesi, ellerin arkadan kelepçelendiği, başına çuval geçirildiği, gözlerinin bağlandığı şeklinde. Şahsın görüntüleri kameralardan izlendiğinde, başında çuval bulunmadığı ve soruşturma işlemleri aşamasında tamamen görevli bayan personel tarafından kendisine eşlik edildiği görülüyor. Bir fotoğraftan bahsediliyor. Bu fotoğrafı incelediğimizde, bu fotoğrafın Halfeti’yle bir ilgisinin olmadığı, farklı bir yerde çekilmiş olduğunu görüyoruz. Sulh ceza hâkimliğinde kötü muamele yapıldığı iddiasında bulunan kişi yaralarını göstermesi istenildiğinde bir yara gösteremiyor. Kendisine günlerce elektrik verme, falakaya yatırma, kaba dayak atma gibi fiziki işkenceler yönünde bir iddiada bulunan şahıs var. Bu şahıs da incelendiğinde, kendisine su içmek için bir su şişesi verildiği, kolunu suyla ıslatarak yumuşattığı ve elindeki kapakla da buraya çeşitli izler oluşturduğu tespit ediliyor. Kamera kayıtları var.