Antalya'da 'bir damla suyumuz kalmadı' diyenlere yanıt: 'Hidrofor taktırın'

Antalya’da turist trafiğinin en yoğun dönemi temmuzda büyük bir su sıkıntısı baş gösterdi. ASAT’ın binlerce abonesi, ‘bir damla su yok’ şikayetiyle arıza kaydı için acil çağrı hattında sıra bekliyor.

Abone ol

ANTALYA - Uzmanların yıllardır uyardığı su krizinin ilk patlak verdiği şehirlerden biri Antalya oldu. Mevsim normallerinin üstünde sıcaklarla kavrulan kentte, su kaynaklarından sonra su şebekesi de alarm vermeye başladı. Şehir merkezinde ve kırsalda on binlerce musluktan günlerdir su akmıyor.

Şehir merkezinde günde bine yakın boru arızası yaşandığı için çareyi basınç düşürmekte bulduklarını belirten Antalya Su ve Atıksu İdaresi’nin (ASAT) yetkililer, su sıkıntısının yaz sonuna kadar devam edeceğini dile getirdi. Kent merkezindeki ana caddelerde 3 katın üstündeki evlere su çıkmıyor, kırsalda birçok noktada sulama suyu bulunamıyor. “Bir damla su yok” diye arayan abonelere, ‘hidrofor taktırın’ deniyor. Hidrofor satanlar siparişlere yetişemezken, sağlık kuruluşlarına enfeksiyon şikayetiyle başvuran sayısı giderek artıyor. Ayrıca tarım alanlarında kuraklık kapıda.

10 TEMMUZ’DA SU KESİLDİ VE GERİ GELMEDİ

10 Temmuz’da su şebekesinden şehir merkezine verilen su, aniden sekteye uğradı. Çoğu 7-8 katlı binalardan oluşan merkezi caddelerde 3’üncü katın üstündeki konutlarda su bir anda kesildi ve geri gelmedi. Kentin kırsal kesimlerinde de tarım arazileri için hayati öneme sahip olan suya ulaşım birçok noktada imkansız hale geldi. Kentin en eski yerleşim yerlerinin bulunduğu merkez ilçe Muratpaşa’da abonelerden gelen çağrılar nedeniyle çağrı hatlarında 25 kişilik yığılmalar oluştu. Çağrı hattından çözüm isteyen abonelerin ilk günlerde aldıkları ortak yanıt, “Büyük bir boru arızası giderildi ve şebekeye yeniden su verildi, bekleyin gelecek” oldu. Bu bekleyiş günler sürünce çare arayışının yerini öfke aldı.

ÇAĞRI MERKEZİ ‘DEPO SU TUTMUYOR’ DEDİ

İsyan eden şehir sakinleri, Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin şikayet hatlarına, ASAT teknik arıza hattına, CİMER’e, ‘Şikayet Var’ gibi internet portallarına ve sosyal medyaya on binlerce zehir zemberek mesaj bıraktı. Çağrı hatlarını arayan aboneler, “Bekleyin” yerine, “Depo su tutmuyor” yanıtını duymaya başladı. Ani kesintinin, ASAT’ın su basıncını düşürmesi nedeniyle yaşandığı anlaşılınca susuz geçen her gün artan öfke doruğa çıktı. Antalya Büyükşehir Belediyesi yönetimi, çözüm için çareyi suya yüzde 446 zam yapmakta buldu. ASAT Genel Kurulu’nda alınan zam kararıyla birlikte evlerde 5 metreküpe kadar 1,83 TL olan suyun birim fiyatı 10 TL oldu.

‘AĞUSTOS SONUNA KADAR BÖYLE GİDECEK’

ASAT Genel Müdür Yardımcısı Ümit Daban, şehir insanı yaz sıcağında susuz bırakan ‘basıncı düşürme’ kararının abonelerin susuz kalmasına neden olan düşük basıncın sebebini şöyle açıklıyor: “Su basıncı yüksekken çok fazla su borusu arızası yaşanıyor. O nedenle basınç düşük olmak zorunda. ASAT’ın 4 kattan yukarıya su çıkarma zorunluluğu yok. 4 kattan yüksek binaların hidrofor taktırması zorunlu. Artık Antalya 25 yıl önceki Antalya değil. 2,5 milyon nüfuslu bir şehir. Su şebekesi şehrin yoğunluğunu kaldırmıyor ve yoğun kullanım nedeniyle bu sıkıntılar yaşanıyor. Ağustos sonuna kadar bu durum böyle. İnsanların buna alışması lazım.”

YILLARDIR ‘GELİYOR’ DENEN KARA SENARYO KAPIDA

Uzmanlar, temmuz sıcağında kenti susuz bırakan bu sorunla ilgili yönetimin altyapı ihmalinin yanında bir temel nedene daha işaret ediyor. 2021 yılından beri yaptığı uyarıyı tekrarlayan Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Dursun Büyüktaş, yıllık yağışın son 30 yılda sık sık standart değerin altında gerçekleşmesinin vahim tabloyu gözler önüne serdiğini söyleyerek, “2005-2008-2013-2016-2017-2020-2021 yıllarında yağışın beklenenin oldukça altında gerçekleştiğini görüyoruz. Akdeniz’de 30 yıllık yağış ortalamamız yaklaşık 665 bin metre, bahsettiğim yıllarda ise 500’lü rakamlara düştük ve kuraklıktan bahseder hale geldik” diyor.

‘SERALAR BİR DÖNÜMDE 10 TON SU TÜKETİYOR’

Yağış miktarı giderek düşerken, su kullanımına ilişkin uyarıların da dikkate alınmadığını söyleyen Büyüktaş, “Seralar bir dönümde yaklaşık 10 ton su tüketiyor. Korkuteli’nde vahşi sulama suyu bitirdi. Elmalı’da bilinçsiz tarım faaliyetleriyle Avlan Gölü kurudu. Gazipaşa’dan Aksu’ya kadar 180 kilometrelik hatta bol su isteyen tropik seralar kurduk. Eskiden 50 metre derinlikte bulunan suya şimdi 100 metrede bile ulaşılamıyor. Şehir nüfusu giderek artıyor. Yaz sezonunda mevcut nüfusun 7-8 katı insan yoğunluğuna ulaşan şehrin bazı bölgelerinde su sorunları yaşanacağını defalarca söyledik. Damla sulama destekleriyle önlem alınması için uyardık” diyerek Antalya’da ‘susuz yaz’ın göz göre göre gelen bir felaket olduğuna dikkat çekiyor.

‘SUYU DOĞRU YÖNETİRSEK ŞEHRİ KURTARABİLİRİZ’

Jeoloji Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Mustafa Karancı da Türkiye'deki su rezervinin yüzde 9'unun Antalya'da olduğunu belirterek, uyarıyor: “Bunu doğru yönetmezsek su fakiri olmaya adayız. Antalya, 2 milyon 700 bin nüfusla Türkiye'nin beşinci büyük ili. Mevcut nüfusa ilave olarak 17 milyon turist beklentisi olan ve krizler dışında ağırlayan bir şehir. Kentin temel su kaynağı, 25 kilometre uzaklıktaki Kırkgöz su kaynaklarından merkeze ulaşıyor. İçme suyumuzun neredeyse tamamını sondajlardan karşılıyoruz. Nem dengesinin değiştiği, yağışların azaldığı ve kuraklığın arttığı son durumda şehrin su kaynakları mevcut nüfusu, özellikle de yazın artan yoğunluğu karşılayamıyor. Ancak suyu doğru yönetirsek bu şehri kurtarabiliriz diye düşünüyorum.”