Arzu Çerkezoğlu: Emeğin Türkiye'si için yürüyoruz

Pelin Akdemir

BURSA - Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), "Gelirde adalet, vergide adalet" sloganıyla İstanbul'dan Ankara'ya başlattıkları yürüyüşün üçüncü gününde Bursa'daydı. DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, "Bu ülkenin gerçek sahipleri olarak eşitlik, adalet, barış ve kardeşlik içerisinde, demokrasinin bütün kurumlarda işlediği emeğin Türkiye’si için yürüyoruz" dedi.

13 Kasım Pazartesi günü, İstanbul Söğütlüçeşme'den başlayan yürüyüşünün üçüncü gününde DİSK üyeleri Bursa'daydı. Line TV önünde saat 16.00'da buluşan DİSK'liler, buradan Kent Meydanı'na yürüdü. Sendika üyeleri, Kent Meydanı'nda bekleyenler tarafından alkışlarla karşılandı.

'HEPİMİZİ YOKSULLUKTA EŞİTLİYEN POLİTİKALARI HAYATA GEÇİRDİLER'

DİSK üyeleri, "Vergide adalet istiyoruz", "Ankara duy sesimizi, bu gelen işçinin ayak sesleri", "Yaşasın sınıf dayanışması" sloganları attı.

Gittikleri her yerde coşkuyla karşıladıklarını söyleyen DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, konuşmasına "Bu yolda umut var. İşçiler yürürse bu ülkede bütün karanlıklar dağılır, yolumuz aydınlanır. Ülkenin geleceği aydınlanır. Gelirde adalet, vergide adalet, ülkede adalet için yürüyoruz" sözleriyle başladı.

Çerkezoğlu, "Bu ülkenin tüm değerlerini ve güzelliklerini üreten işçi sınıfı, emekçiler, kadınlar ve emekliler olarak ürettiğimiz değerden aldığımız pay her gün daha fazla geriliyor. İstiyorlar ki bütün işçiler, en düşük ücret olan açlık sınırının altındaki asgari ücretle çalışsın. Bütün emekliler ucube sistemle icat ettikleri hazineden tamamlanan 7 bin 500 lirayla yaşasınlar. Hepimizi yoksullukta eşitleyen politikaları hayata geçiriyorlar" diye konuştu.

'DÜNYANIN EN ADALETSİZ VERGİ SİSTEMİ TÜRKİYE'DE'

"Düzenin bütün çarklarının zengini daha zengin, yoksulu daha yoksul yapmak üzerine döndüğünü" belirten Çerkezoğlu, "Düzenin bütün çarkları yoksuldan alıp zengine vermek için dönüyor. Hepimizi açlığa mahkum eden bu düzeni değiştirmek için yürüyoruz. Dünyanın en adaletsiz vergi sistemi Türkiye'de. İşçinin de patronun da bir kilo domates aldığı zaman ödediği verginin aynı oranda olduğu, o nedenle de adaletsiz olan vergiler, devletin vergi gelirlerinin 4'te 3'üne ulaştı. Bizler daha ücretimizi almadan peşin peşin gelir vergisi ödüyoruz. Vergi dilimleri bilerek düşük belirlendiği için hemen sanki zengin olmuşuz gibi vergi dilimine giriyoruz" ifadelerini kullandı.

Çerkezoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Zenginlerden, patronlardan, sermayeden vergi alamayan hükümet, bütün vergi gelirleri için işçinin, emekçinin, emeklinin, halkın cebine gözünü dikmiş durumda. Eğer ülkeyi yöneten hükümet devletin vergi gelirlerini arttırmak istiyorsa artık bizim cebimize bakmaktan vazgeçsin de etrafına baksın. O rekor kârlar kıran şirketlere baksın. Kur korumalı mevduatta milyonlar kazananlara baksın. Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınan adil bir vergi sistemi için yürüyoruz."

ÇERKEZOĞLU'NDAN 600 MİLLETVEKİLİNE ÇAĞRI

Arzu Çerkezoğlu, 600 milletvekilini vergi yükünü halkın üzerinden kaldıracak uygulamayı Meclis'ten geçirmeye çağırdı. Çerkezoğlu, vergi adaletsizliğinden kurtulmak için gelir vergisi oranının yüzde 10'a düşürülmesi, asgari ücrete getirilen vergi istisnasının doğru biçimde uygulanması, 2008 yılından beri iş verenlere verilen 5 puan prim desteğinin işçilere de verilmesi, damga vergisinin kaldırılması taleplerini dile getirdi.

Asgari ücretin belirlenmesiyle ilgili toplantıların başlayacağını hatırlatan Çerkezoğlu, asgari ücretin 14 bin liraya dayanan açlık sınırının altında olduğunu, bu nedenle asgari ücretin bir işçinin ailesiyle birlikte yaşayabileceği bir ücret olarak belirlenmesi gerektiğini söyledi.

Çerkezoğlu, "Türkiye'nin asgari ücretliler toplumu olmaktan kurtulması için, sendikalaşmanın önündeki engellerin kaldırılması için yürüyoruz. 10 milyon emeklinin 7 bin 500 liraya mahkum edildiği bir süreçte en düşük emekli aylığının en azından asgari ücret düzeyinde olması için yürüyoruz. Kadınlar olarak yaşadığımız eşitsizliklere karşı eşit koşullarda yaşadığımız ve çalıştığımız bir ülkeyi kurmak için yürüyoruz. Çocuklarımıza ve gençlerimize insanca yaşayacakları bir ülke kurmak için yürüyoruz. Bu ülkenin gerçek sahipleri olarak eşitlik, adalet, barış ve kardeşlik içerisinde, demokrasinin bütün kurumlarda işlediği emeğin Türkiye’si için yürüyoruz" diyerek konuşmasını tamamladı.

DİSK'in yürüyüşü yarın Eskişehir üzerinden devam edecek. Cuma günü Ankara'da Ulus Meydanı'nda yapılacak miting ile talepler bir kez daha dile getirilecek.