Hepimizin gözü aslında cebimizde. Asgari ücretli çalışanlar
Asgari Ücret Tespit Komisyonu’ndan çıkacak kararı bekliyor. Diğer
özel sektör çalışanları için de durum benzer. Yeni yıla girerken
ücret artışları ne durumda olacak sorusu cevap bekliyor.
Memurlar ve emekliler için de aynı durum söz konusu.
Ocak ayı başında açıklanacak 2022 yılı enflasyonu ile birlikte
onlar da maaş zamlarını öğrenmiş olacaklar.
Asgari ücret için Türk-İş’in talep ettiği net ücretin 9.000 TL
olduğunu öğrendik. Diğer yandan işveren tarafının ne kadarlık bir
ücrete razı olacağını ise bilmiyoruz. Muhtemelen akşama doğru nihai
kararı öğrenmiş olacağız. Seçime doğru gittiğimiz dönemde bu kez
işçilerin talepleri kabul görecek mi hep birlikte öğreneceğiz.
Genel kanaat ise 8.000-8.500 TL arası bir yerde asgari ücretin
belirleneceği yönünde. Yani yüzde 50 civarı bir asgari ücret
zammından bahsediyoruz. Böylesi bir artış normal şartlarda oldukça
iyi bir artış olabilirdi. Ancak geçtiğimiz yıl yaşadığımız
enflasyon travması ve satınalma gücündeki erimenin yarattığı etki
hala duruyor. Dolayısıyla da asgari ücretlinin yine sadece kısa
süreli bir rahatlama yaşayacağı beklentisi yüksek.
Diğer yandan işverenlerin de bu artışı karşılama konusunda ciddi
endişeleri var. Bu şekilde bir artışın birçok firmada işten
çıkarmalara yol açacağı konuşuluyor. Aslında bir açıdan
baktığınızda ekonominin yapısı da buna işaret ediyor.
Ülkedeki tüm işletmeler ihracatçı değil…
Ülkedeki tüm işletmeler döviz garantili iş yapmış müteahhit
değil.
Üzerinden pandemi geçmiş bir esnaf grubu var. Küçük ölçekli
işletmeler var. Emek yoğun çalışan hizmet sektörleri var. Zaten yıl
sonuna doğru durgunluğun arttığı, tahsilatın zorlaştığı bir dönemde
bir de böyle bir ücret artışını karşılamakta güçlük çekecekleri
aşikâr.
Anlayacağınız işveren de zam ne oranda olursa olsun memnun
olmayacak!
Bir de bu zamla ilgisi olmayan bir kesim var! Emekliler,
memurlar…
Asgari ücretin yüzde 50 ya da üzerinde arttığı bir dönemde toplu
sözleşme gereği yüzde 8 ve enflasyon farkı kadar maaş artışı alacak
milyonlardan bahsediyoruz. Aralık ayı enflasyonu hariç tutulduğunda
yılın ikinci yarısındaki fiyat artış oranı yüzde 14. Aralık ayında
yüzde 3 civarı bir aylık enflasyon dahi gelse bu kesimlerin alacağı
ücret zammı – başka bir karar alınmazsa – yüzde 25’i aşmayacak.
Oldukça zor koşullarda hayatına devam eden emekliler için hayat
daha da zorlaşacak!
Anlayacağınız asgari ücret ne olursa olsun kimse mutlu
olmayacak!
**
Bir de asgari ücret çok artarsa enflasyon artarcı grup var.
Onlar da memnun olmazlar elbette!
Ancak kendilerine bir soru sormak isterim.
Dün TÜİK tarımsal girdi maliyetlerine ilişkin endeks verilerini
açıkladı. Yıllık artış oranı yüzde 134 olmuş durumda. Ve bilin
bakalım bu tarımsal girdi maliyetleri hesabında ne yok?
Doğru bildiniz!
Emek maliyeti yok.
Yani tarımda ücretler dışında da maliyetler yüzde 134 artmış
durumda. Enflasyonun asıl nedeninin maaş artışları olmadığını
kendilerine daha nasıl göstereceğiz bilemiyorum.
Enflasyonu artıran işçilerin kararları değildi.
Bedelini onlara ödetmek de hiç adil olmayacak!
Asıl mesele enflasyonla mücadele etmeyen bir ekonomi
politikasının uygulamada olmasıdır. Asgari ücret enflasyonu daha da
arttıracak diyenlere tavsiyem enflasyonun asıl kaynağı kimse onun
bu yaşanan sıkıntıların maliyetini üstlenmesi gerektiğini
söylemeleri.
Günü zor bitiren işçiyi bırakıp, biraz da oraya bakmaları!