Avustralya'da sağcı parti silah lobisi ile pazarlık yapıyor
Avustralya'da sağcı parti Tek Ulus ile ABD'li silah lobileri arasındaki ülkedeki silah yasalarının gevşetilmesi karşılığında yapılan pazarlık ülkede tartışmalara neden oldu. Avustralya Başbakanı Scott Morrison, Tek Ulus'u "Avustralya'nın silah yasalarını en fazla teklifi verene satmaya" çalışmakla suçladı.
DUVAR - Avustralya'nın Tek Ulus partisinin ülkedeki silah yasalarının gevşetilmesi karşılığında ABD silah lobisinden milyonlarca dolar talep ettiği ortaya çıktı. Yeni Zelanda cami saldırıları sonrası silah kullanımı kısıtlayan düzenlemeler yaparken, Avustralya'da ortaya çıkan bu durum hem iktidar hem de muhalefet tarafından sert bir şekilde eleştirdi.
Avustralya'nın aşırı sağcı-milliyetçi partisi Tek Ulus'un (One Nation) ABD'deki silah lobisi Ulusal Tüfek Birliği'nden (NRA) Avustralya'daki silah yasalarının gevşemesini sağlama karşılığı milyonlarca dolar talep ederken yakalandı.
Al Jazeera'nin bir belgeselinde kendisini silah lobicisi olarak tanıtan gazeteci Rodger Muller'ın gizli kamerayla yaptığı çekimlerde, Tek Ulus'un üst düzey yetkilileri Steve Dickson ile James Ashby Eylül 2018'de ABD'de NRA ve Koch Endüstri ile bağış toplantıları yaparken görüntülendi. Buna göre Tek Ulus yetkilileri, Avustralya'daki silah yasalarının altını oymak için ABD'deki silah lobisinden 20 milyon dolarlık bağış talep etti.
Belgeselde Parti liderinin genel sekreteri Ashby NRA'dan Avustralya'daki destekçilerini harekete geçirmelerini talep ettiklerini belirtip "Onların yazılımlarını kullanmak isterim, üzerine bağışlarla da bize yardım ederlerse süper olur" diyor. 10 milyon dolar bağış alsalar 8 senatör çıkarabileceklerinden söz ediyor. Partinin Queensland eyaletindeki lideri Dickson, böylelikle "güç dengesini sağlamaları halinde her aşamada hükümeti avuçlarının içine alacaklarından" söz ediyor. NRA ile görüşmeye girmeden evvel Dickson 10 milyon dolar istemeyi önerirken, Ashby rakamı ikiye katlayıp 20 milyon dolara çıkarıyor.
AVUSTRALYA BAŞBAKANI: BUNU TİKSİNDİRİCİ BULUYORUM
Görüntüler karşısında Avustralya Başbakanı Scott Morrison, Tek Ulus'u "Avustralya'nın silah yasalarını en fazla teklifi verene satmaya" çalışmakla suçladı. Morrison, ziyaretin Avustralya parlamentosunun yurt dışından siyasi bağışı yasaklamasından haftalar önce yapıldığına dikkat çekti. Oysa yurt dışından siyasi bağışı yasağını kamuoyu önünde Tek Ulus da desteklemişti. Belgesel sayesinde açığa çıkanların, Avustralyalıların mayıstaki genel seçimlerde neden Tek Ulus'a oy vermemeleri gerektiğini gözler önüne serdiğini belirten Morrison, şöyle konuştu:
"Bugün haberlerle, Tek Ulus partisi yetkililerinin, Avustralya'nın silah yasalarını yabancı alıcılardan en fazla teklifi verene satmaya çalıştığına yönelik daha fazla kanıt gördük ve bunu tiksindirici buluyorum."
Muhalefet lideri Bill Shorten da Tek Ulus'u "Avustralya'nın siyasi sistemine ihanet etmekle" suçladı. Shorten, "Tek Ulus yetkililerinin ABD'ye gidip milyonlarca doların peşine düşmesi, Avustralya'da silah yasasını yumuşatma sözü vermesi, kesinlikle korkunç bir şey" dedi.
Pauline Hanson'ın liderliğindeki Tek Ulus'un 2016 seçimlerinde parlamentoya soktuğu 4 senatörden 2'si daha sonra partiden ayrıldı. Tek Ulus'un eski senatörlerinden biri de Yeni Zelanda'dak iki camiye düzenlenen ve 50 can alan terör saldırısının ardından "Yeni Zelanda sokaklarında bugün kan dökülmesinin gerçek nedeni, her şeyden önce Müslüman fanatiklerin Yeni Zelanda'ya göç etmesine izin veren göçmen programıdır" diyen Fraser Anning'di. (Kaynak: Sputnik)