Ayda Gezgin taburcu edildi

İzmir'deki depremde enkaz altından 91 sonra kurtarılan 3 yaşındaki Ayda Gezgin, hastaneden dün taburcu edildi.

Abone ol

 DUVAR - İzmir'de, 30 Ekim'de meydana gelen depremde 91 saat sonra Rıza Bey Apartmanı'nın enkazından çıkarılan 3 yaşındaki Ayda Gezgin'in Ege Üniversitesi Hastanesi'ndeki tedavisi tamamlandı.

Hastaneden babası Uğur Gezgin'in kucağında üzeri bir ceketle örtülerek ayrılan Ayda Gezgin, otomobiyle kendilerini almaya gelen bir yakınının evine götürüldü.

İzmir'in Seferihisar ilçesi açıklarında meydana gelen depremde en çok hasarı Bayraklı ilçesi Manavkuyu Mahallesi'ndeki binalar görmüştü. Deprem sırasında çöken Rıza Bey Apartmanı'nda Ayda Gezgin'in annesi Fidan Gezgin'in de aralarında bulunduğu 37 kişi ölmüştü. Ayda Gezgin, 91 saat sonra 3 Kasım'da binanın enkazından sağ olarak çıkarılmıştı. 

Çocuğun tedavisine, Ege Üniversitesi Çocuk Hastanesi Yoğun Bakım Servisi'nde başlamıştı.

EKREM İMAMOĞLU ZİYARET ETTİ

Öte yandan Ayda Gezgin'i taburcu edilmeden önce İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Ekrem İmamoğlu hastanede ziyaret etti. Hastandeki diğer yaralılara 'geçmiş olsun' diyen İmamoğlu ""Enkaz altından çıkan çocuklarımızla aslında biz umut tazeliyoruz. Çünkü onların çok şey başaracağını, hissediyoruz. Bir afette kimsenin burnunun kanamadığı bir ülke var etmeliyiz. Şehirlerimizi hızlıca bu anlamda kimsenin burnunun kanamayacağı bir şekle getirmeliyiz. Ben açıkcası bu ziyaretten bu sorumluluğu ve duyguyu aldım öyle ayrılıyorum. Çocukların durumları ve sağlıkları çok iyi" dedi.

'SEFERBERLİK BAŞLATILMALI'

İmamoğlu ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, depremzedelerle de biraraya geldi. "İnsanı öldüren deprem değil, insanın kendi eliyle yaptığı yapılar" diyen İmamoğlu şu açıklamayı yaptı: "İstanbul depremi, büyük deprem Türkiye'nin bağımsızlık sorunudur. Hem can, hem mal kaybı hem motivasyon kaybı açısından. O zaman bizim afet öncesini, afet sonrasından çok daha fazla ele almalı ve çözüm bulmalıyız. Tabiri caizse depreme dair seferberlik duygusuyla bu konuya sarılmalı, her konusuna çözüm üretmeliyiz. Şunu söyleyeyim, bu işler çok dağınık olmamalı, yerelden yönetilmeli. Yerelde sıkı bir sistem oluşturulmalı. Bütünlükçü bir kavramla depremin bir konsey şeklinde ele alındığı bir sistem oluşturulmalı. İçinde de herkes olmalı."
(İZMİR-AA)