Bakan Selçuk: Her şüpheli ölüm kadın cinayeti değil
Aile Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Türkiye'deki kadın cinayetlerinin dünya ortalamasının altında olduğunu söyledi. Selçuk, "Her kadın cinayeti bizim kadına yönelik şiddetteki kadın cinayeti değildir. Her intihar kadın cinayeti değildir. Her şüpheli ölüm de kadın cinayeti değildir. Bazı internet siteleri intiharları kadın cinayetlerine katıyorlar. Basın mensuplarımıza önerim İçişleri Bakanlığımızı esas almasıdır" dedi.
DUVAR - Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddet açısından Türkiye'nin dünyaya göre kötü durumda olduğu algısının yanlış olduğunu ileri sürdü.
CNN Türk'te katıldığı 'Hakan Çelik'le Hafta Sonu' programinde soruları yanıtlayan Fatma Zümrüt Selçuk şöyle konuştu:
DÜNYAYLA HEMEN HEMEN AYNI: Hem ülkemizde hem dünyada çok boyutlu sorun. Hem kültürel hem ekonomik birçok arka planı var. En önemli kırmızı çizgilerimizden bir tanesi. Sıfır toleransla amasız fakatsız devam etmekteyiz. Bizim bunun herhangi bir bakanlığın, kurumun değil, topluca bütün vatandaşlarımızın içinde olduğu bir seferberlikle hareket etmek gerekir. Dönüşüm esasında. Dünyada da 3 kadından biri hayatında fiziksel ve cinsel şiddete kalmış durumda. Türkiye'de de hemen hemen aynı.
TÜRKİYE KÖTÜ DURUMDA DEMEK YANLIŞ: Şöyle bir algı yanlış. Türkiye daha kötü durumda demek yanlış. Ülkemizde şiddetin medyaya yansımasını tartışabiliriz. Dünya ortalaması altında bir seyirdeyiz. Milyonda öldürülen kadın sayısı ABD'de 22, Romanya'da 8, Türkiye'de 4'e kadar indi. Türkiye'de kadına yönelik şiddetin diğer ülkelerden fazla olduğunu söylemek yanlış bir bilgi. Rakamları uluslararası kıyas için belirtiyorum. Önemli olan şiddeti sıfıra indirmektir.
İÇİŞLERİ VERİLERİNİ ESAS ALIYORUZ: İçişleri Bakanlığı verilerini esas alıyoruz. Her kadın cinayeti bizim kadına yönelik şiddetteki kadın cinayeti değildir. Her intihar kadın cinayeti değildir. Her şüpheli ölüm de kadın cinayeti değildir. Bazı internet siteleri intiharları kadın cinayetlerine katıyorlar. Bu konuda dikkatli olmak lazım. Bazı STK'larımızın yayınladığı siteler var. İçişleri Bakanlığımız tespit ediyor. Biz o verileri esas alıyoruz. Basın mensuplarımıza önerim İçişleri Bakanlığımızı esas almasıdır.
AYRIM YAPMIYORUZ: Kadın ve çocuğun her durumunda müdahiliz. Bize başvuru ulaştığında davaya müdahil oluyoruz. Erkeğin mağdur olduğu durumlarda da dahil oluyoruz. Biz hak temelli müdahil oluyoruz. Şunu ifade edeyim neden kadına yönelik şiddet, neden erkek korunmuyor deniyor. Burada mağdur olma tarafının yoğunluğu ile ilgili. Cinayetlerde dünyada yüzde 19 kadınlar öldürülüyor. Cinayete kurban giden kadınların yüzde 82'si yakın tanıdığı insan. Erkeği erkek öldürüyor, çatışma kavgada ölüyor ama kadınlar hane içindeki tanıdığı erkek tarafından öldürülüyor. Yoksa tabii ki kadına da erkeğe de ayrım yapmıyoruz.
NETFLİX AÇIKLAMASI: Çok yanlış bir afişle çocuklarımızı metalaştıran bir afişle Netflix bir dizi yayınını sokacağını ifade etti. Biz de RTÜK'e başvuru yaptık. Hem afiş, hem içeriği okuduğumuzda bizim kültürel kodlarımızla, geleneklerimizle, aile yapımızla uyuşmayan bir içerik içindeydi bu dizi. Biz başvuru yaptıktan sonra, bakanlık yetkililerimiz Netflix'le de görüştü. Bizim için önemli olduğunu da ifade ettik. RTÜK'te kaldırma kararını Netflix'e iletti. Bunun arkası gelir mi burada teyakkuzda olmamız lazım. Biz ne kadar bunları engellemeye çalışsak da toplumsal olarak bu arz-talep dengesinde, bu arzı da talebi de oluşturmamamız gerekiyor. (HABER MERKEZİ)