Bartın’da üç fabrikada işçiler zehirlendi: 'Yemekten değil sudan oldu'
Bartın’da geçen pazar günü başlayan zehirlenme vakaları sürüyor. Üç farklı tekstil fabrikasında eş zamanlı olarak görülen zehirlenmelerde şebeke suyundan şüpheleniliyor.
Kübra Ay
BARTIN - Bartın Atılım Sanayi Sitesi’nde bulunan üç tekstil fabrikasında çalışan 120 işçi zehirlendi. Zehirlenmenin sudan olduğu iddia ediliyor.
YEMEK VE SUDAN NUMUNELER ALINDI
Geçtiğimiz pazar günü üç farklı tekstil fabrikası işçilerinde eş zamanlı olarak karın ağrısı, ishal, mide bulantısı belirtileri ortaya çıktı. Hastalanan işçiler hastanenin acil bölümüne başvurdu. Korona virüsü tedbirleri kapsamında işçilerin pandemi birimine yönlendirilip test yapıldığı ve test sonuçları çıkana kadar izolasyona alındığı belirtildi. Test sonuçları negatif çıkan işçilerin daha sonra zehirlenme ihtimali üzerine Bartın İl Tarım Müdürlüğü’nden gelen ekipler, yemek ve sudan numune aldı.
‘ÜÇ FABRİKA DA FARKLI YERDEN YEMEK ALIYOR’
Gonca GYM Tekstil fabrikasının insan kaynakları sorumlusu İnci Kaçar, “Yemekten değil, sudan zehirlendik. Zira üç fabrikada da aynı anda zehirlenme hadisesi yaşandı. Her bir fabrikanın yemeklerini aldığı iş yerleri birbirinden farklı” dedi. Kaçar, kentin tamamında olan su sorununun bu bölgede daha ciddi boyutlarda yaşandığını iddia etti. Numune sonuçlarını beklediklerini ve ona göre önlem alacaklarını ifade eden Kaçar şunları aktardı: “İşçilerden ve fabrikanın ortağı Fatih Fermanoğlu’ndan gelen zehirlenme şikâyetleri akabinde su kriziyle ilgili yerel medyaya ulaşmaya çalıştık. Ancak yerel medya kendilerine yeterli sayıda ihbar gelirse haber yapabileceğini söyledi. İnsanlar kendi canlarıyla uğraşıyor, sağlıklarını yitirmiş vaziyette, nasıl bu şikayeti gerçekleştirebilir anlayamıyorum. Bir şekilde işçilerden biraz daha hafif semptom gösterenlerden rica ettik. 12 kişi başvurdu ve nihayet gündeme geldi ama bir çözüm olur mu bilemiyorum.”
‘SU KİRLİ VE BULANIK’
Kaçar, zehirlenme sonrasında Atılım Sanayi Sitesi yetkililerinin bölgedeki su deposunu temizlediklerini, ilk temizlemede su deposunun vaziyetini görmediğini ancak ikinci depo temizliğine tanık olduğunu söyledi. Kaçar depodan çıkan çamuru ve kiri görünce şaşkınlık içinde kaldığını ifade etti: "Bu depoya getirilen suyun Bartın Çayı’ndan, başka yerlerden toplanılarak ve arıtılmadan getirilen su olduğunu öğrendik.” İnci Kaçar, depo temizliğinden sonra dahi çeşmeden gelen suyun kirli ve bulanık aktığını ifade etti.
‘YETKİLİLER TOPU BİRBİRİNE ATIYOR’
Tekstil fabrikası sahibi Şadan Fermanoğlu, şikayetlerin geldiği günün hemen ertesinde fabrikayı kapattıklarını, işçilere ücretli izin verdiklerini söyledi. Bugün itibariyle zehirlenmeyi daha hafif semptomla atlatan işçilerin tekrar işe başladıklarını ancak durumu ağır geçirenlerin fabrikanın üçte ikisi oranında olduğunu belirtti. Fermanoğlu, yaşadıkları su sorununun kronikleştiğini ifade ederek kime gitseler kendilerini oradan oraya yönlendirdiklerini ancak sorunla ilgili sonuç alamadıklarını kaydetti. Fermanoğlu, “Belediye ‘burası mücavir alan, ben size hiçbir şey yapamam, siz Bartın İl Özel İdaresi’ne başvurun’ diyor. Oraya gidiyoruz, onlar da ‘benim oraya elim, kolum uzanmaz’ diyor. İyice yılan hikayesine döndü bu iş, iyice çıkmaza girdi. Ortada halk sağlığı var, insanların sağlığı var” diye konuştu. Fermanoğlu, bölgedeki kaynak suyun depoda kullanıldığını ve aynı kaynak suyu üniversite ve KYK yurdunun da kullandığını belirterek şunları söyledi: “Bize verilen kaynak suyu, aynı hat üzerinde olduğumuz üniversiteye ve kredi yurtlar kurumuna da bağlanmış. Bizim yaşadığımız bu sorunu üniversite ve yurtta da görebiliriz ne yazık ki.”
‘BİR ANDA GÜNLÜK YAŞAMIMIZ ALTÜST OLDU’
Tekstil işçisi Zerda Çoban ise Bartın’da zaten genel olarak su sorunu yaşadıklarını vurguladı. Sanayi bölgesindeki suyu içmeseler de meyve ve sebze yıkadıklarını, abdest aldıklarını aktardı. Çoban cumartesi günü bir anda şiddetli karın ağrısı ve ishal ile başlayan semptomları sonrasında hastaneye başvurmuş. Hastanede pandemi birimine yönlendirilen Çoban test yaptırmış ve sonuç negatif çıkmış. Diğer işçiler gibi tüm tahlillerin arkasından bağırsak iltihabı teşhisi konmuş. Üç gün çalışamayan Çoban, bugün daha iyi hissettiğini söylese de arkadaşları arasında çok ağır vakalar olduğunu aktardı. Gün içinde işyerindeki arkadaşlarından birinin çalışırken ağırlaşıp ambulans ile devlet hastanesine kaldırıldığını söyledi. Çoban, “Bir anda günlük yaşamımız altüst oldu, ihmal yüzünden sağlığımızdan olduk” dedi.
‘ŞEHRİN BÜYÜK BİR SU KRİZİ VAR’
İşçi Semra Köse de, “Bartın merkezde güya ‘şebeke suyu içilebilir’ diyorlar ancak bir tek Bartınlının şebeke suyunu içtiğini göremezsiniz. Belediye su tankerleriyle günün belli saatinde su dağıtır ya da yine günün belli saatinde insanlar mahallelerdeki çeşmelere burada adı ‘kavşak suyu’ olarak bilinen temiz içilebilir sudan doldurmaya gider. Bu şehrin zaten büyük bir su krizi var” diye konuştu.
Bartın İl Özel İdaresi ise 120 işçinin sudan dolayı zehirlenmesine neden olan alt yapı krizi ve ihmal iddialarıyla ilgili görüşme talebimize henüz yanıt vermedi.